Twitter fenomeni Fuat Avni'nin Zaman, Bugün, Hürriyet, Sözcü, Taraf ve Todays Zaman gazetelerinde çalışan 150 kişi ile birlikte Türkiye genelinde 400 kişinin gözaltına alınacağını duyurmasının ardından yüzlerce vatandaş, Zaman gazetesinin Yenibosna'daki merkezinin önüne gelerek destek gösterisi yaptı. Zaman Gazetesi yazarlarından Bülent Korucu, Süleyman Sargın, Ali Bulaç, Ahmet Turan Alkan, Abdülhamit Bilici, Sevgi Akarçeşme, gazete önünde bekleyen okur ve vatandaşları selamladı.
Bülent Korucu vatandaşlara seslenerek, "Bize şeref verdiniz, bize güç verdiniz. Önce Allah'a ondan sonra size ve sizin dualarınıza güveniyoruz. Biz utanacak bir şey yapmadık. Utanacak olanlar var bu ülkede. İnsanların arasına çıkamayacak insanlar var. Çok şükür biz hep insanları arasında olmaya çalışıyoruz. Çünkü utanacak bir şeyimiz yok." diye konuştu.
Yazar Ali Bulaç ise operasyonları eleştirerek hukuk vurgusu yaptı. Bulaç, şunları dedi: "İnşallah hiçbir şey olmaz. Sabırla bu dönemi atlatacağız. Ülkemiz açısından son derece önemli. Bizim göstereceğimiz sabır, metanet, performans hukuk içerisinde kalarak ayakta durmak çok önemli."
Zaman yazarlarından Sevgi Akarçeşme de "Medyada ciddi bir karartı olduğu için bir kısmı bunları duymayacak. Sesimizin duyulmasını istemiyorlar. Bizim susmak, çekinmek gibi bir derdimiz. Yanlış hiçbir şey yapmadık bugün akşam burada duruyoruz. Bizim yazdığımız her haberi didik didik incelesinler saklayacak gocunacak tek bir şeyimiz. Biz boyun eğmeyeceğiz. Susmayacağız, susturamayacaklar." açıklamasında bulundu.
Abdülhamit Bilici: Türkiye’nin sivilleşeceğini, demokratikleşeceğini sanıyorduk
Zaman gazetesi ve Cihan Haber Ajansı'nın 1997'den beri akreditasyon sıkıntısını yaşayan kuruluşlar olduğunu belirten Abdülhamit Bilici de, "Akreditasyon 2012'de kalkmıştı. Türkiye'nin sivilleşeceğini, demokratikleşeceğini sanıyorduk. Fakat tuhaf bir yere geldik. Bugünkü manşetimize bakın, demokrasiye ve medyaya darbeden bahsediyoruz. İnşallah bu medyaya, Zaman'a sahip çıkmanız, bu tür kötü düşünceleri olanları da düşüncelerinden vazgeçirecektir. Türkiye demokrasi yolundaki engelleri inşallah hep beraber aşacaktır" diye konuştu.
Basına yapılacak olası bir operasyonun dünyaya anlatılamayacağını ifade eden Bilici, "Bu dünyanın hiçbir yerinde hiç kimsenin kimseye anlatamayacağı bir tablo. Dünyanın hiçbir yerinde anlatılamayacak bir tablo. Dolayısıyla inşallah bu işe teşebbüs edenler, aklından geçirenler bile bundan vazgeçeceklerdir. Türkiye'de özgürlükler için, hak için mücadele etmesini bilen bir yapıyız. Bediüzzaman Said Nursi'nin 1908'de kulaklarımızda olan bir sözü var; 'Zalimler için yaşasın cehennem.' Bugün Zaman gazetesinin tirajı 1 milyona yakın ve o insanlar cesurca gazete alamaya devam ediyorlar" şeklinde konuştu.
Demokrasi yolunda Türkiye'nin çok mesafe aldığını kaydeden Bilici, şunları dile getirdi: "Şu anda kapısında bulunduğumuz kurumda son 10 yılda Türkiye'nin demokrasi mücadelesinin bayraktarlarından biriydi. Gizli, derin yapılara karşı, parti kapatmalara karşı bu gazetenin ne kadar kahramanca bir duruş sergilediğini bütün Türkiye, sizler ve dünya biliyor. Dolayısıyla şimdi bu duruşa rağmen bu demokratça duruşa rağmen bu yapılan ithamları hepinizle beraber kınıyorum. Bu gazete 1987'den beri Türkiye'nin demokrasi mücadelesine destek veriyor. Mazlumların yanında yer alan 30 yıllık bir tarihimiz var. Bu tarih asla yok edilemez."
Sargın: Bu gazetenin hiçbir ferdi başımızı öne eğecek hataya düşmedi
Bir imtihan döneminden geçtiklerini belirten Zaman gazetesi yazarıSüleyman Sargın da, "Gelse celalinden cefa, yahut cemalinden vefa, ikisi de cana safa, kahrın da hoş, lütfun da hoş hakikatini vicdanımızda iliklerimize kadar hissedeceğimiz bir dönem yaşıyoruz. Allah vicdanımızda tüm derinliğiyle hissettirsin. Siz de biliyorsunuz, gecenin bu saatinde burada olmanız da bunu gösteriyor. Bu gazetenin hiçbir ferdi, hiçbir büyüğümüz, hiçbirimizi utandıracak, başımızı öne eğecek bir günaha bir hataya girmedi Allah'a şükür" diye konuştu.
Yağan yağmurların damlaları adedince Allah'a hamdettiklerini kaydeden Sargın, şunları söyledi: "Bu gazetenin çalışanları, yönetenler, yazarlar, arkadaşlarımız, 'Saçlarım adedince başlarım olsa, her gün birini kesseler, yine zalimin önünde eğilmem' diyen üstadın arkasından gidiyorlar. Bu gazetenin yazarları, yöneticileri, bu gazeteye emek verenler, bin dönemeç karşınıza çıksa, hiç durmadan aynı şeyi söyleyeceksiniz. 'Çıktık dikenli yollara, söz verdik Allah'a, geri dönmeyeceğiz' diyen Hocaefendi'nin arkasından yürüyorlar. Rabbim onu başımızdan eksik etmesin. Ona uzun ömürler versin, onu mahcup edecek hataların, yanlışların içine girmekten de bizi muhafaza etsin. Gecenin bir vakti de buraya geldiniz Allah razı olsun, Cenabı Hak da sizin bu teveccühünüze rahmetiyle mukabele ediyor. Melekler indiriyor bu yağmurları üzerimize. Çok yoruldunuz, çok beklediniz, size gönülden teşekkür ediyoruz."