*Umut Deniz Elçi
Boks tarihinin belki de en büyük maçını izleme şansını yakaladık. Boksun namağlup efsanesi Floyd Mayweather, MMA tarihinin en büyük yıldızı Conor McGregor ile ringde kozlarını paylaştı. Kıran kırana geçen maçta her iki tarafın da kazandığı anlar oldu. Maçın başlarında İrlandalı McGregor üstünlük sağlasa da 4’üncü raunttan sonra kontrolü ele alan Mayweather, yorulan rakibini 10’uncu rauntta durdurmayı başardı.
Maçtan önce Mayweather bile konuşmalarında genç aslan McGregor’ın kendine büyük sorunlar yaşatabileceğini ve rakibinin gücünün çok yüksek olduğunu söylemişti. Aradaki yaş farkı da eklenince, İrlandalının şansının olduğunu düşünen büyük bir kitle oluşmuştu. Peki, Conor McGregor neden kaybetti?
6 yıl sonra gelen nakavtla rekoru kırdı
2011’den beri tam 8 maçtır nakavta ulaşamayan "Money" lakaplı dövüşçü Mayweather, kariyerinin jübile maçında nakavtı (teknik nakavt) buldu. Floyd Mayweather, Conor McGregor galibiyetiyle skorunu 50-0’a taşımış ve efsanevi İtalyan boksör Rocky Marciano’nun 49-0’lık skorunu geçmiş oldu. Mayweather’ın 2011’deki tartışmalı nakavtı sayılmazsa, son kabul edilen nakavtı 2007 yılında gelmişti.
İrlandalı şansı
MMA organizasyonu UFC’de sadece 5 yıl önce, 2013 yılında dövüşmeye başlayan Conor McGregor, kafeste rakipleri ardı ardına durdurmayı başararak şöhret basamaklarını hızla tırmandı. İrlandalı’nın yıldızını gerçek anlamda parlatan olay ise ünlü Diaz kardeşlerin küçük olanı Nate Diaz ile gerçekleştirdiği arka arkaya 2 maç oldu. Normalde dövüştü sıkletin üstündeki bir kiloda gerçekleştirilen karşılaşmaların ilkinde kondisyonu yetmeyen ve son rauntta rakibi tarafından submission ile (boğularak) mağlup edilen McGregor, bu yenilgisinin rövanşını bir sonraki maçta almayı başardı. Kıran kırana geçen bu iki karşılaşma ile Conor McGregor bir dünya yıldızı oldu.
Mcgregor'un sol yumruk festivali
Conor McGregoru kafeste diğer dövüşçülerden farklılaştıran özellikleri akıcı hareket tarzı, adımları ve (en önemlisi bu) sol yumruklarındaki isabet ve güç oldu. Güreşin de dahil olduğu ve rakibini yere almanın legal olduğu MMA (karma dövüş sanatları) karşılaşmalarında Conor’ın taktiği kendini yere aldırmamak ve küçük eldivenlerle rakibin gardının içinden sol direktle isabet bulmak oldu. Basit gibi gözükse de, McGregor neredeyse tüm rakiplerini (hepsinin sol direktin geleceğini bilmesine rağmen) sol vuruşlarıyla durdurmayı başardı.
Bir efsane olan “İrlandalı’nın sol eli” durdurulamaz gibi gözüküyordu. UFC’de iki kemeri aynı anda almayı başaran ve MMA dünyasında tüm hedeflerine ulaşan McGregor, bu sefer gözünü boksa dikti. Sadece isim yapmak için boksa laf attığı düşünülse de, sözlerini Floyd Mayweather’ın dikkate almasıyla tüm dövüş dünyası değişti. Karşılıklı atışmalardan sonra Mayweather ve McGregor’ın bir boks müsabakasında karşı karşıya geleceği duyuruldu.
Mcgregor'ın floyd taktiği
Floyd Mayweather’ın boks tarihindeki en iyi defansif boksör olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Omuzlarını eldivenleri gibi darbeleri karşılamak için kullanan ve yumruklardan kaçmak için sürekli seviye değiştiren Mayweather tüm kariyerinde sadece bir defa, 2001 yılında Carlos Hernandez’in karşısında boks minderine dokundu. Mayweather kariyerinde bir daha asla aldığı darbeler nedeniyle yere düşmedi.
Ancak, Mayweather’ın -ne kadar iyi olursa olsun- defansının işlemediği bir rakip var, o da “zaman”. İlk profesyonel maçına 1996 yılında çıkan “Money” lakaplı boksör, 1977 doğumlu. Defansa ve kontra vuruşlara dayanan tarzı olan dövüşçülerin hıza ve atletizme ihtiyacı, ağır yumrukları olan dövüşçülere göre daha çok oluyor. Aynı zamanda bu tarzın en sevmediği rakip de konvansiyonel olmayan teknikleri kullananlar. İşte burada Conor devreye giriyor.
1988 doğumlu Conor McGregor, 29 yaşında. Yani rakibinden 11 yaş daha genç. Aynı zamanda Conor’ın MMA’den gelmesi nedeniyle tarzı, geleneksel boks tarzlarından farklılık gösteriyor. Daha açık bir gard kullanan McGregor, en fazla 2 vuruşluk kombinasyonlarla sol direktini rakibinin gardından içeri sokmaya çalışıyor. Aynı zamanda Conor’ın güreş konusunda da iyi olması nedeniyle rakibine sarılmayı seven Floyd’a sorunlar yaşatabileceği düşünülüyordu. Bir bakıma öyle de oldu.
Conor Mcgregor neden kaybetti?
McGregor’ın maça çıkarken oyun planı, alışılmadık dövüş tarzı ile Floyd’u şaşırtmak, bu arada rakibinin bir açığını bularak sol direktlerinde isabet sağlamaktı. Ancak, karşılaşma beklediği gibi sonuçlanmadı. Neden mi?
MMA her ne kadar kompleks bir dövüş tarzı olsa da, boks içinde tekme ya da güreş olmadığı için adeta bir “santimler oyunu”. MMA’de darbeler her yandan gelebilirken, boks içinde darbeler sadece rakibinin iki yumruğundan geliyor. Tabii, boksörlerin defanslarının ve ataklarının çok daha sıkı ve teknik olarak doğru olması gerekiyor. MMA dövüşçüleri pek çok disipline çalışırken, boksörler hayatları boyunca sadece iki kolla yapılan “eskrim”e ve adımlarına odaklanabiliyor.
Böylece Conor’ın yumrukları isabetli olsa da, yıllardır darbeleri savuşturmayı başarmış olan Mayweather’ın gardını geçemedi. Hakkını vermek gerekiyor; İrlandalı yine de ilk rauntlarda isabet sağlamayı başardı.
Conor’ın diğer taktiği ise Floyd’un sevdiği sarılma pozisyonlarında güreş tecrübesini kullanarak kendi için avantaj yaratmaktı. Bir nebze başarılı oldu da… Ancak, bokstaki sarılmalar, MMA’deki sarılmalarla aynı fırsatları sunmuyor. Conor pozisyonu kontrol edip aparkatlarını kullanamadan tecrübeli hakem ikiliyi her defasında ayırdı.
Son detay ise dövüşçülerin kondisyonu, yani benzin depoları oldu.
MMA’de maçlar kemer için olmadığı takdirde 5 dakikalık 3 raunttan oluşuyor. Unvan maçlarında ise 5 dakikalık 5 raunta çıkıyor. Boksta ise karşılaşmalar 3 dakikadan 12 raunta kadar uzayabiliyor. Conor’ın 5 raunt çıktığı ve maç sonuna kadar dövüştüğü sadece bir maç bulunuyor (Nate Diaz’la ikinci maç). Kariyeri boyunca genel oalrak nakavtla kazanan ve submission ya da nakavtla kaybeden İrlandalı fenomenin en büyük sorunu -dün gece de gördüğümüz gibi- kondisyon. Floyd Mayweather için ise durum çok farklı. Mayweather’ın çıktığı maçların büyük bir kısmı son zile kadar devam eden karşılaşmalardan oluşuyor. 12 rauntluk karşılaşmalar Mayweather için neredeyse rutin olmuş durumda. Bu durum da Mayweather vs McGregor maçını en çok etkileyen faktörlerden biri oldu.
Bir sonraki adım ne olacak?
Medyada söylenenlere göre sadece maçtan alınan para McGregor için 300 milyon dolar olurken, Mayweather için 100 milyon dolar olacak. Skorunu 50-0’a çıkaran ve Rocky Marciano’nun 49-0’lık rekorunu geçen Mayweather için yolun sonu gelmiş gibi gözüküyor. Daha da büyük bir karşılaşma çıkmadıkça -ki ufukta böyle bir ihtimal yok- Mayweather’ın hayatının geri kalanını paralarını sayarak geçireceğini söyleyebiliriz. Belki de boks dünyasına kazandırdıklarıyla bunu hak ediyor.
Conor McGregor için ise hikaye yeni başlıyor. 30 yaşını doldurmamış yıldız için ihtimaller sonsuz. Antrenman sırasından Malignaggi ile arasında bir husumet gelişen McGregor boksta kalmayı seçerse bir sonraki rakibi, eski antrenman partneri olabilir. Diğer taraftan UFC’de de kemerini almak isteyen sayısız dövüşçü bulunuyor. Conor, Mayweather maçının kariyerinin son maçı olduğunu söylese de, İrlanda’nın çıkardığı en büyük dövüşçüyü tekrar ringde ya da kafeste göreceğimizi umuyoruz.
Bu yazı mma.com.tr'den alınmıştır.