Dünya

Yunanlar sandık başında

Yunanlar uluslararası alacaklıların yardım koşullarını kabul ya da ret oyu kullanmak üzere sandık başında. Referandumun iki cephe arasında başabaş geçmesi bekleniyor.

05 Temmuz 2015 14:09

Yunanistan'da sonucu merakla beklenen referandum için
oy kullanma işlemleri sürüyor.  Uluslararası
alacaklıların reform planlarının halk oyuna sunulduğu referandumun evetçiler ve hayırcılar arasında
başabaş geçmesi bekleniyor.
Referandumun sonucu ülkenin uluslararası alacaklılarla arasındaki ilişkilerin geleceği için belirleyici
önem taşıyor. Yaklaşık 10 milyon Yunan sandıkta ‘alacaklıların taleplerini kabul ediyor musunuz'
sorusuna yanıt verecek. AB Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve Uluslararası Para Fonu'nun (IMF)
yardım paketinin süresi 30 Haziran'da dolmuş, Yunan hükümeti sürpriz bir şekilde referanduma
gitme kararı alarak seçmene ‘hayır' oyu kullanması çağrısı yapmıştı.
Sandıklar TSİ 18'de kapanacak. Temsili değer taşıyan ilk sonuçların sandıklar kapandıktan sonra iki ila
dört saat içinde gelmesi bekleniyor.
Grexit gerçekleşecek mi?
Referandumun sonucu ve Yunan hükümetinin alacağı tavır, ülkenin Euro Bölgesi'ndeki geleceği
açısından da belirleyici olacak.
Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schaeuble, cumartesi günü
Bild gazetesine verdiği demeçte
Yunanistan'ın Euro Bölgesi'nden ayrılması olasılığının göz ardı edilemeyeceğini belirterek, “Euro ile
mi, yoksa bir süreliğine Eurosuz mu? Bu sorunun yanıtını sadece Yunanlar kendileri verebilir”
demişti.
Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier
iseTagesspiegel gazetesine verdiği demeçte
Yunanistan'ın Euro Bölgesi'nden çıkmasının
AB'nin itibarını ve inanılırlığını zedeleyeceği uyarısında
bulunarak, Çin, ABD ve Hindistan'ın Avrupalıların bu krizle başa çıkıp çıkamayacağını yakından takip
ettiklerini belirtti. Steinmeier, “Biz bu tür bir gelişmenin üstesinden mali ve para politikaları
açısından gelebilsek de Yunanistan'ın Euro Bölgesi'nden çıkması AB dışındaki ülkeler açısından son
derece olumsuz bir sinyal olur” diye konuştu.
Alman Dışişleri Bakanı Yunan hükümetini de eleştirdi ve Atina'nın tavrını ‘deneyimsizlik, ideoloji
ve
radikal söylemin bir karışımı' olarak nitelendirdi.