Yunanistan Başbakanı Aleksis Tsipras kuzey komşularının ad değiştirerek, "Kuzey Makedonya Cumhuriyeti" adını almasını "büyük bir diplomatik zafer" diye nitelendirirken bütün dünyaya da seslendi ve herkesin "Kuzey Makedonya" adını kullanmasını istedi.
Tsipras'ın dediği olacak mı, belli değil. Çünkü 140'ın üzerindeki devlet bu Balkan ülkesini Anayasasındaki adıyla, "Makedonya Cumhuriyeti" olarak resmen tanımıştı. Trakya Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Doçenti Yorgo Tzogopulos Deutsche Welle'ye yaptığı açıklamada, "Atina ile Üsküp arasında varılan anlaşmanın devamlılık kazanmasının diğer devletlerin de yeni adı kabul etmesine bağlı olduğunu" söyledi.
Atina'daki Uluslararası İlişkiler Enstitüsü uzmanlarından Konstantinos Filis ise daha umutlu konuşuyor. Filis "Temel istikameti olumlu buluyorum. Ancak bazı noktalara açıklık getirilmesi gerekecek. Örneğin Yunanistan'ın Makedon dilini kabul edip etmeyeceği veya ‘Kuzey Makedon' uyruğunun ihdas edilip edilmeyeceği gibi. Antlaşma metni yayımlandıktan sonra daha isabetli yorum yapılabilir” dedi.
Yunan medyasının resmen doğrulanmayan haberlerine göre Tsipras önümüzdeki günlerde Makedonya Devlet Başkanı Zoran Zaev ile antlaşmayı imzalayacak ve liderler yeni bir işbirliği dönemi başlatma azimlerini dile getirecekler. Buluşmadan önce Makedonya Dışişleri Bakanı Nikola İvanov Berlin'e kısa bir ziyarette bulunacak.
Dışişleri Bakanı Kotzias iyimser
Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kotzias ‘kalıcı ve halkların da kabullenebileceği bir anlaşmaya varılmasını istediklerini' belirtti ve "Küçük bir ülkeye başkalarının bize davrandıkları gibi davranmak istemiyoruz” dedi.
Kotzias kimi kastettiğini açıklamadı. Müzakere sonuçlarından memnun kaldığını belirten bakan toprak taleplerinin ortadan kalkması, mevcut sınırların tanınması, Yunanistan'daki azınlıklarla ilgili spekülasyonlara son verilmesi ve Makedonya'dan sonra diğer devletlerin de yeni adı tanıması açısından Yunanistan'ın kazançlı çıktığını belirtti.
İsim anlaşmazlığı 25 yıldır sürmekteydi. Yugoslavya'nın 1991 yılında dağılmasından sonra Yunanistan'ın kuzey komşusu "Makedonya Cumhuriyeti" adıyla bağımsızlığını ilan etmişti. Makedonya adı üzerinde hak iddia eden Yunanistan, topraklarındaki Makedonya bölgesinin toprak taleplerine maruz kalmasından çekinmekteydi. Yunanistan uzun süre "Makedonya" kelimesinin geçtiği bütün uzlaşma alternatiflerini ret etti. 1995 yılında geçici olmak kaydıyla "Eski Yugoslavya Cumhuriyeti Makedonya" adı üzerinde anlaşma sağlandı. Ancak Yunanistan'da bu isme de karşı çıkan milliyetçiler, "Üsküp devleti" tabirini kullanmayı tercih ediyor.
Yunanistan'ın 2015'te sola kayması ve 2017 yılında da Makedonya'da iktidarın el değiştirmesinden sonra isim anlaşmazlığına çözüm bulma girişimleri yeniden başlatıldı. Tsipras ile Zaev arasında mutabakat sağlanması sayesinde Makedonya'nın NATO üyeliğiyle ilgili görüşmelerin kısa zamanda başlatılabileceği belirtiliyor.
Yunan siyasetinin tuhaflıkları
Solcu Başbakan Tsipras'ın sağ popülist koalisyon ortağı ANEL partisi ise Makedonya anlaşmazlığında her türlü uzlaşma önerisine karşı çıkıyor. ANEL Genel Başkanı ve Savunma Bakanı Panos Kammenos Salı günü düzenlediği basın toplantısında tutumlarında değişiklik olmadığını ve parlamentoda uzlaşmadan yana oy kullananların partiden ihraç edileceğini duyurdu. Kammenos, Başbakan Tsipras uzlaşmayı parlamentodan geçirmeyi başardığı takdirde koalisyonu bozmayacaklarını da sözlerine ekledi.
Bu durumda Üsküp yönetimi ile varılan anlaşmanın onaylanabilmesi için Aleksis Tsipras'ın muhalefetin, öncelikle de sosyalistlerin desteğine ihtiyacı olacak. Tsipras bunu başardığı takdirde Yunan siyaseti yeni bir tuhaflık daha sergilemiş olacak. Katı muhalefet yapan ve erken seçim talep etmekten yorulmayan sosyalistler, kendi ortağından muhalefet gören Tsipras'ın siyasi bakımdan ayakta kalmasına yardım etmiş olacaklar.
Jannis Papadimitriou
© Deutsche Welle Türkçe