Dünya

Yunanistan için perşembe kader günü olabilir

Yunan hükümeti devlet iflasından kurtulmak için yeni kredi yardımları isteyip istemeyeceğine perşembe günü karar vereceğini bildirdi.

18 Şubat 2015 21:36


Euro Bölgesi ile Yunanistan arasındaki borç tartışması uzadıkça uzuyor… AB Komisyonu Yunanistan’a çağrıda bulunarak şimdiye kadarki yardım programının şartlarını yerine getirmesini istemişti. AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker, Yunanistan’ın Avrupalı ve uluslararası ortaklarına karşı tüm malî yükümlülüklerini yerine getirmesinin zaten kendiliğinden anlaşılır bir durum olduğunu vurguladı. Juncker, Yunanistan ile yapılacak her türlü yeni anlaşmada bu ilkenin temel oluşturacağını da vurguladı. Yunanistan'dan bugün bir karar çıkması bekleniyordu ancak Yunan hükümeti devlet iflasından kurtulmak için yeni kredi yardımları isteyip istemeyeceğine yarın karar vereceğini bildirdi.

Alman hükümeti eğer Yunanistan’a milyarlık yeni kredi dilimine izin verilecekse, Yunanistan’ın da -ülkede nefret uyandıran- reformlara uymak zorunda kalacağını hatırlattı. AB Komisyonu ise Euro Bölgesi’nin Yunanistan’a tanıdığı sürenin cuma günü dolacak olması nedeniyle mevcut anlaşmazlığa bir çözüm bulmaya çalışıyor. Yunan hükümeti şimdiye kadar ülkeye uygulanan tasarruf ve reform uygulamalarını reddediyordu. Ancak Euro Bölgesi ülkelerinden ek malî yardım gelmezse, Yunanistan'ın devlet iflasına düşme riski bulunuyor. Yürürlükte olan mali yardım programının süresi 28 Şubat'ta doluyor.

'Hedef, Yunanistan'ın kendi gücüyle kendini finanse etmesi'

Yunanistan’ın yoğun sosyal sorunları olduğu herkesçe biliniyor. Ülkedeki kötü ekonomik gidişatın faturasını ise dar gelirli vatandaşlar ödemek zorunda kalıyor. Yunan hükümeti Euro Bölgesi’nin şartlarını hayata geçirse bile, halk bu uygulamaları kabul etmemekte direnirse, o zaman ne olur? Alman Maliye Bakanı Wolfgang Schäuble bu konuda şunları söylüyor: “Yunanistan bundan 5 yıl önce alacaklılarının güvenini yitirdi. Biz Yunanistan’a uzun süreli mali yardım yapılmasına önayak olduk. Ama tabii hedef, Yunanistan'ın kendi gücüyle para piyasalarına girmesi ve kendi kendini finanse etmesi. Bu da 2020 yılından önce mümkün olmayacak. Ama Yunanistan son yıllarda önemli başarılar kaydetti. Ülkede işsizlik geriliyor. Bu arada Yunanistan’da kişi başına hayat standardının da bu ülkeyi vergi ödentileriyle desteklemek durumunda olan Euro Bölgesi’nin bazı ülkelerinden çok daha yüksek olduğunu da burada belirtmem gerekiyor.”

Alman Maliye Bakanı Schäuble Yunanistan’ın devlet iflasını göze alır ve tabii Alman vergi mükelleflerinin 70-80 milyar euroluk vergi ödentilerinin havaya savrulmuş olmasını riske atar mı? Schäuble bu konuda şunları söylüyor: “Söz konusu olan bu durum değil! Zaten Yunanistan’ın borçları uzun vadeli finanse edilmiştir, yani borçlar konusu önümüzdeki 10 yıl içinde gündeme gelecektir… Kim bu borç konusunu şimdi açıyorsa, o, dikkatleri Yunanistan’ın asıl sorunlarından başka yöne çekmek istiyordur. Yunanistan bu yola devam etmek zorundadır ya da ayağa nasıl kalkabileceği konusunda başka bir yol göstermelidir. Dediğim gibi Yunanistan son yıllarda hatırı sayılır ilerleme kaydetti. Ama bu ilerleme bedavaya olmuyor. Ama tabii izlenen yol doğruydu… .”

'Sorumluluk şimdi Yunan yetkililerde'

Peki, Yunanistan’ın doğru yolda ilerlemesi yönünde umut var mı? Alman Maliye Bakanı: “Evet tabii ki! Biz bir kere evet dedik; Euro grubunda kimse Yunanistan'ın Euro bölgesinden çıkması için baskı yapmıyor. Şimdi bu konuda olacakların sorumluluğu tamamen Yunan yetkililerdedir.”

'Euro Bölgesi'nin yardımları olmadan Yunanistan'ın yükün altından kalması zor'

Yunanistan'ın alıcılara taahhütlerde bulunmasıyla, ülkenin acilen ihtiyaç duyduğu taze para Atina'ya bir an önce sevk edilir mi, bu konu henüz açıklık kazanmış değil. Yunanistan haziran ayına kadar sadece Uluslararası Para Fonu'na 5,2 milyar euro borcunu geri ödemekle yükümlü. Temmuz ve ağustos aylarında ise ilaveten 6,7 milyar euroluk Avrupa Merkez Bankası'ndaki tahvillerin ödenmesine sıra gelecek. Uzmanlar, Euro Bölgesi ülkelerinin parasal yardımları olmadan Yunanistan'ın bu yükümlülüklerin altından kalkmasının mümkün olmadığına işaret ediyor.