Dünya

Yorum: 'Nafri' tartışması bir kenara bırakılmalı

Almanya'da Kuzey Afrikalılara "Nafri" demenin kabul edilebilir olup olmadığı tartışılıyor. DW'den Jens Thurau'ya göre, 'Nafri' tartışmasını bir kenara bırakıp, daha önemli konulara eğilmek gerekiyor.

03 Ocak 2017 20:23

Geçen yıl Köln şehir merkezinde meydana gelen olaylarda, çoğunluğu Kuzey Afrikalı olan yüzlerce genç erkek, çok sayıda kadını ciddi biçimde taciz etmiş ve tecavüze varan olaylar yaşanmıştı. Köln polisi, kentte geçen yıl yaşanan taciz ve tecavüz vakalarının benzerlerinin bu yıl yaşanmasını ve geçen yılkine benzer suçlamalara ve eleştirilere maruz kalmayı engellemek için yoğun çaba sarf etti.

Bu çerçevede, bu yıl Köln Katedrali'nin çevresine deyim yerindeyse 1700 polis memurundan oluşan bir kale örüldü. Yüzlerce genç erkeğe polis kontrolü uygulandı ve 16'sı Alman olmak üzere yaklaşık 100 kişi gözaltına alındı. Öte yandan polisin bir grup Kuzey Afrikalı'nın aynen geçen seneki gibi Köln'de buluşmak üzere anlaştığını belirlemesi sonucu yeni taciz eylemleri engellenmiş oldu.

Galeyana gelmiş bir tweet

Tüm bunlar gerçekleşirken Köln polisinin gece yarısı attığı şu tweet ise tartışma yarattı: "Köln Garı önünde yüzlerce Nafri kontrol ediliyor. Ayrıntılar geliyor." 'Nafri' tabiri, Almanca 'Kuzey Afrikalı' anlamına gelen 'Nordafrikaner' kelimesinin kısaltması. Atılan bu tweet sonucunda bu tabirin, Köln polisi tarafından Kuzey Afrikalı suçlu ya da şüpheliler için kullanılan kurum içi bir tasvir biçimi olduğu ortaya çıktı.

Köln polis teşkilatı sözcüsü, kulağa oldukça saygısızca gelen tweetin "o anın galeyanıyla" atıldığını söyleyerek, bu tabirin kamusal alana yansımasından ötürü özür diledi. Sözcü bunun, görevi geçen yıl meydana gelen olaylara benzer vakaları engellemek olan polis memurlarının içinde bulunduğu yüksek düzeydeki gerginlikten de kaynaklanmış olabileceğini de ifade etti.

Yorucu bir tartışma

Söz konusu tweet'e gelen tepkiler yorucu olduğu kadar öngörülebilirdi de. Yeşiller, tabiri kabul edilemez bulurken, polisin neden yasa dışı olarak 'ırksal profilleme' uyguladığını, yani insanlara neden yalnızca dış görünüşlerinden ötürü potansiyel suçlu muamelesi yapıldığını sordular. Hristiyan Demokrat Birlik polisi savunurken, Köln polis teşkilatı başkanı ise ırkçılık suçlamalarını reddetti. "Görünüşünden Kuzey Afrikalı oldukları anlaşılan genç erkekler" için zararsız 'Nafri' tabiri dışında bir sözcük kullanılması gerektiğini savunan yeşiller, Twitter üzerinde 'daima online olanlar derneği'nin tüm nefretiyle karşı karşıya kaldılar. Peki biz bundan ne çıkarmalıyız?

Öncelikle sakin olmak gerek

Her Kuzey Afrikalı genç erkek, kadınları taciz etmiyor. Ama bir yıl önce Köln'de gerçekleşen olaylarda faillerin çoğunun Kuzey Afrikalı olduğu gerçeğini tartışmak yersiz. Bu çerçevede polis bu yıl, bu gruba odaklandı. Başka kime odaklansaydı ki? Polis, heyecanlı tweet'lerinden ötürü özürünü de diledi, gayet güzel bir iş de çıkardılar. O yüzden öncelikle bir sakin olmamız gerekiyor.

Görünen o ki, bizim gibi gazetecilerin büyük çoğunluğu, tartışma ve kavgadan fazla hiçbir şeyi sevmiyor. Bu yüzden ağızdan çıkan her sözden bir skandal yaratılıveriyor. Bense karşı bir öneride bulunuyorum: 'Nafri' tabirini bir kenara bırakalım ve gerçekten önemli olan sözlerle ilgilenmeye dönelim. Benden bu kadar.

© Deutsche Welle Türkçe

Jens Thurau