Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın düşmanları saymakla bitmez. Erdoğan her türlü komployla sürekli mücadele halindedir. Amerika'daki bir vaiz onu devirmek için derin planlar hazırlamıştır. Gazeteciler küstahtır. Etrrafını gizli ajandayla çalışan savcılar ve karanlık yabancı güçler sarmıştır. Onun ve ülkesinin kötülüğünü isteyenler saymakla bitmez. Cumhurbaşkanı şimdi de onuruna dokunan yeni bir saldırıya katlanmak zorunda.
Muhtaç olunana gülmek
Alman televizyonundaki bir mizah programında Türkiye'nin muktediri alaya alındı. Tanınmış bir Alman şarkısının melodisine adapte edilmiş, ‘Boğazların Patronu' adlı klipte Erdoğan'ın işine gelmeyen gazeteciyi hapse attırdığı, Dünya Kadınlar Günü'ndeki olayların görüntüleriyle, dövülebilmeleri için kadınlara hak eşitliği istediği anlatılıyor. Cumhurbaşkanı kendisiyle alay edilmesinden hoşlanmamış olacak ki, Almanya'nın büyükelçisini dışişlerine çağırttırarak şikayette bulundu.
Berlin zor durumda. Avrupa ve özellikle de Almanya mülteci politikasında (belki de bilerek) Türkiye'ye bağımlı hale geldi. Türk hükümeti tam Ortadoğu'da dizginleri kaptıracakken önemli bir koz kazandı. Ülkede demokratik değerlerin ayıklanmasına rağmen AB'ye tam üyelik görüşmelerinin yeniden başlatılmasını kabul ettirdi. Mizah programında yayınlanan klip, Erdoğan'ı Angela Merkel ile el sıkışırken görüntüleyen sahneyle ve ‘Aman kibar davranın, ipleriniz onun elinde' sözleriyle sona eriyor.
Erdoğan büyüklük gösteremiyor
Alman büyükelçisinin bu alaycı klip yüzünden dışişleri bakanlığına çağrıldığı Berlin tarafından doğrulandı. Büyükelçinin, basın ve düşünce özgürlüğünün korunması gerektiğine dikkat çektiği açıklandı. Erdoğan davranışlarıyla sadece kendine zarar verebilir. Bir nükteyi devlet meselesi yapmak büyüklüğe sığmaz. Videoya da hiç beklenmeyeceği kadar ilgi kazandırır.
Erdoğan alaya, kendini gülünç duruma düşürerek karşılık veriyor. Ama onu kendini beğenmişliğinden Alman diplomasisi bile koruyamaz.