Tarih kitapları 13 Kasım 2015'i yazacak. Çünkü bu tarih hem Fransa, hem Avrupa, hem de tüm Batı için kara bir cumayı ifade ediyor. Dünyanın en güzel kentlerinden biri olan Paris'e yönelik kararlı ve iyi planlanmış terör saldırıları aslında IŞİD'in savaş ilan ettiği anlamına geliyor. İslami cihatçıların bu savaş ilanı Avrupa'da yaşayan bizlere, hepimize yönelik yapılmıştır. Yaşam tarzımız, özgürlüklere yönelik siyasal, insani ve toplumsal bakışımız hedef alınmıştır.
Bu durum biz Avrupalıları bugün, yani saldırılardan bir gün sonra Fransa'ya daha önce nadiren sergilediğimiz kardeşlik bağlarıyla bağlıyor. Etkilendik, üzüldük, hatta hepimiz öfkelendik. Öfkemiz 120'den fazla insana kıyan, çok sayıda kişiyi de yaralayan IŞİD'in cinayet işlemekten aldığı zevke.
Saldırılar Avrupalıların kalbine saplanmış bir bıçaktan farksız.
Terör Fransa'ya öldürmek amacıyla saplanmış bir bıçak gibi. Zira Fransa yaygın ve oldukça gelişmiş denetim imkanlarına rağmen vatandaşlarını saldırıdan koruyamadı.
Saldırıların özünde Fransa'nın siyasi ortamına zarar verme niyeti yatıyor. Çünkü siyasi ortamı sağa, aşırı sağ bir çizgiye doğru sürükleme Fransa'nın içine kapanmasına ve küresel anlamda geri çekilmesine yol açacaktır. Fransa'da 13 Kasım kâbusunun siyasi kazananı kuşkusuz Front National (Ulusal Cephe) olacaktır. Talihsiz, pek sevilmeyen Cumhurbaşkanı Francois Hollande ise kaybedeni.
Henüz IŞİD saldırganlarının tam olarak nereden geldikleri bilinmese de "Kara cuma" Avrupa'yı değiştirecek. Acaba Paris'in banliyölerinden mi geliyorlar? Kenar mahallelerde, kökenlerinden koparılarak paralel toplumlarda yaşamaya itilen Müslüman gençler mi bunlar? Ya da Suriye'den, Irak'tan mültecilerin arasına karışıp gelen teröristler mi? Bu konu Avrupa ve Almanya'da tartışmaları hararetlendirecektir.
13 Kasım Fransızların ve Avrupalıların üzerine çöreklenen bir kâbustur. Bu yenilginin, çaresizliğin aynı zamanda da hedefsiz bir öfkenin günüdür. Diğer yandan da eski kıtanın açık ve liberal toplumlarının gururla, "Biz yaşam tarzımızı değiştirmeyeceğiz" diyeceği gündür. Sakin ve mantıklı olunması gereken bir gün aynı zamanda. Ortadoğu'dan Batı'ya kaçışın nedenlerini ortadan kaldırmak isteyenler Esad ve IŞİD'le mücadele etmelidir. IŞİD'in Batı'ya ilan ettiği savaş başka çare de bırakmıyor.