Dünya

Yorum: Almanya'da Davud'un Yıldızı'nı yakan, düşünce özgürlüğü dışındadır

DW Baş Editörü Ines Pohl'e göre, Almanya'da yaşamak isteyen biri ortak değerlere uymakla yükümlü. Pohl, bu değerlerden birinin de antisemitizmle mücadele olduğuna dikkat çekiyor.

12 Aralık 2017 00:40

Almanya'da gösteri ve yürüyüş hakkı büyük bir koruma kalkanına sahip. Sadece özel istisnalar altında bunun kısıtlanabilmesi söz konusu. Buna bağlı olarak demokrasimiz sık sık Alman sokaklarında özünde demokrasi karşıtlığı taşıyan örneğin "Yabancılar dışarı" gibi sloganlara katlanmak zorunda kalıyor.

Ülkemiz Nazi diktatörlüğü altında devletin eleştirel sesleri susturmasının ve sokak protestolarının yasaklanmasının sonunun nereye varacağını acı bir şekilde öğrendi. Bu yüzden Merkel hükümetini eleştirenlerin sokaklara dökülmesi ya da Filistinlilerin Almanya'daki Amerikan Büyükelçiliği önünde, (Tel Aviv'deki) Amerikan Büyükelçiliği'nin Kudüs'e taşınması planlarıyla ilgili öfkelerini ortaya koymaları gayet doğal bir durum.

Suçluların ülkesi başını öte yana çeviremez

Ancak tarihimiz bize her şeye sınırsız bir şekilde izin verme yükümlülüğü getirmiyor. Tam tersine Almanya en az altı milyon Yahudi'nin öldürülmesinden sorumlu. Holokost'un üzerinden ne kadar geçmiş olmasının önemi yok. Almanya'nın antisemitizmle mücadelede her daim özel bir ödevi olacak. Suçluların ülkesi başını öte yana çeviremez. Hiçbir yerde, hele ki kendi ülkesinde.

Bu nedenle Almanya'da üzerinde Davut Yıldızı'nın bulunduğu bayrakların yakılması hiçbir koşulda kabul edilemez. Almanya'da kendilerine koruma, yeni bir memleket arayan insanlar, buna uymakla yükümlüdür. Ortak değerler topluluğumuzun tartışma kabul etmeyen temel taşları var.

Göç ülkesi Almanya

Karşı tarafın şerefini lekelemek için bayrak yakılması, başka toplumlarda alışıldık bir eylem olabilir. Alman Anayasası'nı ayakta tutan başkalarına duyulan saygı ve azınlıkların korunmasıdır. Ceza hukuku açısından bakıldığında önemli değilmiş gibi görünebilir. Ancak Türk, Rus, Amerikan veya Suudi Arabistan bayraklarının yakılması da kabul edilmez. Ülkelerin hükümetlerinin ne denli eleştirilmek istendiği ise burada önemsiz bir noktadır.

Bir göç ülkesi olarak Almanya'daki ortak yaşantımızın ancak tarihimizi asla unutmamamız durumunda bir geleceği olabilir. Bu mirası üstlenmeyen, burada kendine bir gelecek bulamaz. Bunun tartışılır yanı yok.

© Deutsche Welle Türkçe

Ines Pohl