Sözcü yazarı Yılmaz Özdil, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı süren ve 31 Mart seçimlerinde AKP’nin Büyükçekmece Belediye Başkan adayı olan Mevlüt Uysal'ın Büyükçekmece'deki sahte seçmen iddiasıyla ilgili olarak kullandığı "Soyadlarına bakıldığında AK Parti'ye oy verdikleri kolayca tespit edilebilen 3092 seçmenin kaydı düşürülmüş” sözlerini değerlendirdi. Özdil, "Mevlüt Uysal'ı tenzih ederim, elbette bunu kastetmemiştir ama" ifadesini kullanarak "İnsanları soyadına göre kategorize etmek, seçmen listelerini soyadına göre tasnif etmek, dedesi şu partiye oy veriyorsa, torunları da mutlaka o partiye oy veriyordur, gelinleri de aynı görüştedir diye fişlemek, soyadından siyasi çıkarım yapmak, Nazi uygulamasıdır" dedi.
Özdil'in "Soyadı" başlığıyla (13 Nisan 2019) yayımlanan yazısının ilgili bölümü şöyle:
...Soyadı meselesini tarihte ilk kez, Hitler kötüye kullandı.
1938 yılında kanun çıkardı, Yahudilerin Alman kökenli ad-soyad kullanmasını yasakladı, Yahudi kökenli ad-soyad kullanmalarını mecbur etti.
Hatta, Yahudi ad-soyadlarına bile sınırlama getirilmişti, toplam 250 ad-soyad listesi belirlenmişti, sadece o listeden seçilebiliyordu. Mesela, Tevrat'ta geçen, ama Yahudi olmayanların da kullandığı ad-soyadlarının kullanılması yasaktı.
Adını soyadını söylediğinde Yahudi olduğun şak diye belli olacaktı, bunu istiyordu.
★
Tarih boyunca soyadından insan damgalayan başka bir yönetim olmadı, görülmedi.
★
Mevlüt Uysal'ı tenzih ederim, elbette bunu kastetmemiştir ama…
★
İnsanları soyadına göre kategorize etmek, seçmen listelerini soyadına göre tasnif etmek, dedesi şu partiye oy veriyorsa, torunları da mutlaka o partiye oy veriyordur, gelinleri de aynı görüştedir diye fişlemek, soyadından siyasi çıkarım yapmak, Nazi uygulamasıdır.