Ekonomi

Yeni Şafak yazarı: Türkiye'de yoksulluk neredeyse yok olma noktasında

'Ülkemizde gelir dağılımı daha adaletli bir yapıya kavuştu'

08 Temmuz 2015 14:14

Yeni Şafak yazarı Ünsal Ban, "Türkiye'de yoksulluğun bitme noktasına geldiğini" savunarak, "Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın verilerine göre, ülkemizde 13 yıl önce yüzde 30 seviyelerinde olan yoksulluk oranının yüzde 2'ye kadar gerilediğini görüyoruz. Yoksulluk oranındaki bu gerileme sürecinde, son 12-13 yılda izlenen politikaların yanında kamunun sosyal yardım harcamalarının da önemli bir rol oynadığını söyleyebiliyoruz" dedi. 

Ban, "Dünyanın tüm ülkelerinde gelir dağılımında bozulmalar yaşanıyor ve yoksulluk oranı artıyorken, ülkemizde ise gelir dağılımının daha adaletli bir yapıya kavuştuğu ve yoksulluğun neredeyse yok olma noktasına geldiği karşımıza çıkıyor" ifadelerini kullandı.

Ünsal Ban'ın Yeni Şafak'ta "Yoksulluk 'yok' oluyor…" başlığıyla (8 Temmuz 2015) yayımlanan yazısı şöyle:

Hatırlanacağı üzere, küresel ekonomideki bozulmanın devam etmesi halinde mikro düzeydeki sorunların artacağını ve bu durumun da hane halkı açısından olumsuz etkiler ortaya çıkaracağını dile getirmiştik. Küresel ekonomideki yavaşlama eğiliminin toplam talep ile üretim yapısında zayıflamaya yol açacağını ve bu durumun istihdamda daralmaya neden olacağını da tespitlerimize eklemiştik.

Geldiğimiz nokta itibariyle, birçok ülkede bu olumsuzlukların hissedilmeye başlandığını görüyoruz. Öyle ki, dünya genelindeki yapıya ilişkin yapılan araştırmalara göre 2009'da %44 olan dünyadaki en zengin %1'lik kesimin mal varlığının toplamdaki ağırlığının, geride bırakılan 5 yılın ardından %48'e yükselmiş olduğu karşımıza çıkıyor.

Dahası çalışmalarda, bu oranın gelecek birkaç yıl içerisinde %50'ye yükseleceği ve dünyadaki en zengin %1'lik kesimin mal varlığı ile geri kalanların toplam mal varlığının eşitleneceği de belirtiliyor.

Yani, zenginler mal varlıklarını genişletirken geriye kalanlar ise bu süreci izlemekle yetiniyor. Dünyanın birçok ülkesinde bu gibi sorunlar ile mücadele edilmeye çalışılıyorken ülkemizde ise gelir dağılımının daha adaletli bir yapıya kavuşturulduğu ve yoksulluğun ortadan kaldırıldığı karşımıza çıkıyor.

Yoksulluk nasıl yok oluyor?

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın verilerine göre, ülkemizde 13 yıl önce %30 seviyelerinde olan yoksulluk oranının %2'ye kadar gerilediğini görüyoruz. Yoksulluk oranındaki bu gerileme sürecinde, son 12-13 yılda izlenen politikaların yanında kamunun sosyal yardım harcamalarının da önemli bir rol oynadığını söyleyebiliyoruz.

Veriler çarpıcı; 2002 yılında 1,3 milyar lira olan sosyal yardımlar 23 milyar liraya kadar yükseldi.
26 bin hanenin kendi işlerini kurabilmesini sağlamak amacıyla 15 bin liralık faizsiz ve 8 yıl geri ödemeli desteklerden faydalandırılması dikkat çekici.

53 bin kişiye işe başlama yardımının yapılmış ve sosyal konut programı kapsamında 25 binden fazla yoksul aileye aylık 100 liralık taksitlerle ev sahibi olma imkânının verilmiş olması yoksulluğa karşı verilen savaşta nasıl galip gelindiğini özetliyor.

Evet, önceliği adaleti ve eşitliği sağlamak olan AK Parti hükümetlerinin geride bıraktığımız 12-13 yıldır uyguladığı politikalar sayesinde gelir dağılımının daha adaletli bir yapıya kavuştuğu karşımıza çıkıyor. Öyle ki, ülkemiz açısından en yüksek geliri elde eden beşinci %20'lik nüfus grubu, 2006 yılında toplam gelirden %48,4 oranında pay alırken, 2013 yılında ise bu oranın %45,2'ye düştüğü, yani en çok geliri elde eden %20'lik grubun toplam gelirden aldığı payın azaldığı görülüyor.

Öte yandan, en düşük geliri elde eden %20'lik nüfus grubunun 2006 yılındaki %5'lik payının, 2013 yılında %6,6'ya, en düşük geliri elde eden ikinci %20'lik nüfus grubunun 2006'daki %9,9'luk payının da 2013 yılında %10,9'a yükseldiği gözleniyor.
Bunların yanında ABD'de en düşük geliri elde eden %20'lik nüfus grubu toplam gelirden %5,4 oranında bir pay alabildiğini ve gelişmekte olan ülkelerden Brezilya açısından bu oranın %2,9'a kadar gerilediğini belirtmek gerekiyor.

Netice itibariyle, dünyanın tüm ülkelerinde gelir dağılımında bozulmalar yaşanıyor ve yoksulluk oranı artıyorken, ülkemizde ise gelir dağılımının daha adaletli bir yapıya kavuştuğu ve yoksulluğun neredeyse yok olma noktasına geldiği karşımıza çıkıyor.