Yeni Şafak gazetesi yazarı Ahmet Ünlü, “Sayıştay’ın tespit ettiği sınavsız atamalarla ilgili sorunlar nasıl çözülecek?" diye sordu. Ünlü, "Mevzuatta sınavsız atamalar için açık kapı olduğu müddetçe bu kapı sürekli olarak zorlanacaktır" düşüncesini dile getirdi.
Ünlü yazısında, "Son dönemde Sayıştay, hülle atama olarak adlandırılan görevde yükselme kapsamındaki kadrolara sınavsız atamaları mercek altına aldı ve tazmin hükmü çıkarmaya başladı. Bu atamalardaki süreç şu şekilde işlemektedir. Önce görevde yükselme sınavı kapsamı dışındaki kadrolara atama yapılmakta kısa süre sonra da görevde yükselme kapsamındaki kadrolara sınavsız bir şekilde atama yapılarak süreç tamamlanmaktadır. Mevzuata bakıldığında sınavsız atanılan üst düzey kadrolardan tekrar sınavsız olarak görevde yükselme kapsamındaki kadrolara atama yapılmasında mülga Devlet Personel Başkanlığı görüşlerine göre mevzuata aykırılık yoktur. Ancak Sayıştay, sınavsız atamaların başka bir müdürlüğe atamanın basamağı olamayacağını belirtiyor ve tazmin kararı veriyor." ifadesini kullandı.
Ünlü şunları kaydetti:
"Mevzuatta sınavsız atamalar için açık kapı olduğu müddetçe bu kapı sürekli olarak zorlanacaktır. Bu nedenle kimseyi ayıplamak doğru değildir. Önemli olan kapıları sonuna kadar kilitlemek ve şeffaflığı ön plana çıkarmaktır. Bir tarafta müdürlük sınavını kazanmak için gece gündüz demeden emek harcayan ve sınav üstüne sınava girenler diğer tarafta ise tanıdık bildik marifetiyle emek harcamadan ve zahmete katlanmadan sınavsız müdür olanlar. Artık vicdanların kaldıramayacağı bir hale dönüşen sınavsız yükselmelerin sona erme zamanı gelmelidir.
Bu tür yanlışları ortadan kaldırmanın yolunun kamu kurumlarındaki şeffaf uygulamaları arttırmaktan ve mevzuat boşluğunu doldurmaktan geçtiğini ifade etmek isteriz. Yapacağı bir yanlışın yarın gazetelere manşet olacağını bilen bir idareci, yanlışa tevessül etmez diye düşünüyoruz. Elbette yüzünün astarı düşmüşler çıkacaktır ama bunların azınlıkta olduğunu düşünüyoruz.
Bir de kapı açık olmadığı halde mevzuata aykırı uygulamaların da sonlandırılması gerekiyor. Sayıştay kararlarında sıklıkla dolu müdürlük kadrolarına görevlendirmeler yapıldığını görüyoruz. Raporlarda bazı müdürlüklerin yarıdan fazlasının bu şekilde yürütüldüğü belirtiliyor. Yani asil müdüre hukuksuz talepler yaptırılamadığı için bunlar bir kenara çekilerek yerine başkaları görevlendiriliyor. Sayıştay, kamu zararı oluşmadığı için de bu tür uygulamalara eleştiriden öte bir şey yapamıyor."