Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu'nun tepki çeken depremzede çocuklara ilişkin, "evlat edinen ile evlatlık arasında evlenme engeli doğmaz" yanıtına ilişkin olarak, "Evlatlık nedir?' diye sorarsanız 'evladınız gibidir ama bazı hukuki farklar vardır, dikkat' der size. Bildiğini anlatır. Çünkü 'inanca dayalı bir hukuk biçimi' geliştirmiştir bazı kurallar çerçevesinde. 'Evlatlığınla evlen' diyen yok. Bunun zaten toplumsal olarak kınanan bir olay olduğu da çok açık. Hukuktan bahsetmek 'bunu yap' demek değildir." yorumunu yaptı.
Kılıçarslan yazısında, "İslam dinine göre insan evlat edinebilir ve evet, evlatlığı ile arasında bir “mahremiyet” ilişkisi vardır zira arada bir kan bağı olmadığı için İslam’ın “evlenilemeyecekler listesi”nde evlatlıklar yoktur.Bu, Diyanet’in fetvasının ardından Diyanet’e “sapık” deyip bir bardak suda fırtına koparmaya çabalayan kara dinlilerin de domuz gibi anladıkları bir gerçektir ama onların derdi hiçbir zaman gerçekle olmamıştır. “Evlatlık” meselesi, hemen diğer meselelerde olduğu gibi “hukuki bir iç işleyiş”e konudur İslam’da. Miras bırakamazsınız, soyunuzun evlatlığınızdan devam edeceğini iddia edemezsiniz, nesebinize kaydettiremezsiniz ve evet, evlatlığınızla evlenmenizde hukuken bir mani olmadığı için onunla “evladınızla kurduğunuz” gibi bir mahremiyet alanı kuramazsınız. Bu gayet hukuki fetvadan “Diyanet, evlatlığınızla evlenin dedi; bu Diyanet sapık” cümlesini çıkarabilen kara dinlilere ne söylesek vız gelecek, tırıs gidecek biliyorum ama şu kadarını söylemeyi borç bilirim." ifadesini kullandı.
Kılıçarslan şunları kaydetti:
"Din, kendisine sorulunca “hükmünü söyleyen” bir mekanizmadır. Zekâtı sorarsanız size “Malınızın kırkta birini vermektir” der. Siz bunu “Niye malımın kırkta birini vereyim, ne saçma” diyerek karşılık verebilirsiniz Müslüman değilseniz. Ama bir Müslüman’ın zekât vermesini “saçma” olarak tanımlayamazsınız.
“Evlatlık nedir?” diye sorarsanız “evladınız gibidir ama bazı hukuki farklar vardır, dikkat” der size. Bildiğini anlatır. Çünkü “inanca dayalı bir hukuk biçimi” geliştirmiştir bazı kurallar çerçevesinde.
“Evlatlığınla evlen” diyen yok. Bunun zaten toplumsal olarak kınanan bir olay olduğu da çok açık. Hukuktan bahsetmek “bunu yap” demek değildir. Siz Müslümanları, evlatlığını çocukken taciz eden ve aşırı zeki, pek komik, acayip ironik bulduğunuz Woody Allen mı sandınız lan? Tam tersine, İslam, çerçeveyi net şekilde çiziyor ki evlatlık çocukların hakkı da hukuku da, nesebi de korunsun. Bunu bile anlayamayacak kadar kara dinlisiniz yahu. Lanetli bir kavimsiniz."