Yargıtay, Türk Hava Yolları (THY) eski Başmüfettişi Bilal Yıldız’ın 2008’da dönemin THY Amsterdam Şefi Sadi Okumuş’la ilgili usulsüzlük iddialarını içeren bir rapor yazmasının ardından başlayan süreçte haksız bir şekilde şirketteki pozisyonunun düşürüldüğü, kanuna aykırı olarak maaş kesintisi yapıldığı ve sistematik olarak ‘mobbing’e maruz bırakıldığı gerekçesiyle açtığı davada verilen 10 bin liralık manevi tazminat kararını onadı. Bakırköy 15. İş Mahkemesi, 2014’te verdiği kararda Bilal Yıldız’ı ‘çaresiz ve savunmasız bir konuma iterek, düşmanca ve gayri ahlaki bir strateji çerçevesinde 4 yıl boyunca müfettişliğin mesleki itibarına ve özellikle de şahsına karşı uygulanan dışlama’ , ‘aşağılama’, ‘yıldırma, bezdirme vb. psikolojik tacize maruz bırakma şekillerinde gerçekleştirilen kasıtlı, sürekli ve sistematik ‘mobbing’ in sabit olduğu’ hükmüne varmıştı. Yargıtay’ın onama kararıyla THY, eski bir personelinin ‘mobbing’ suçlamasıyla açtığı davada ilk kez mahkûm oldu.
1987’de müfettiş yardımcılığı sınavını kazanarak girdiği THY Anonim Ortaklığı’nda (THY AO) 1999’da başmüfettişliğe yükseltilen Bilal Yıldız, 2008’de dönemin THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu’nun yakını olduğu iddiası mahkeme kararına da yansıyan Amsterdam Şefi Sadi Okumuş’un 2 hafta boyunca işe mazeretsiz olarak gitmediğiyle ilgili bir rapor hazırladı. İşleme konmayan raporla ilgili şahit olarak dinlenen müfettiş İsmail Rüştü Altay, 2009 başında raporu değiştirilmeden işleme konması yönünde görüş bildirerek iade etti. Bilal Yıldız raporla ilgili inceleme teklif etmesinin ardından başmüfettişlik görevinden alındı. THY Elazığ Satış Müdürlüğü’ne atanan Bilal Yıldız’ın Sadi Okumuş hakkında hazırladığı raporla ilgili işlem yapılmadı.
Elazığ raporuna da tenzili rütbe
Ailesiyle Elazığ’a taşınarak yeni görevine başlayan Bilal Yıldız, dönemin Devlet Hava Meydanları İşletmeciliği (DHMİ) Elazığ İl Müdürü Mehmet Kaya’nın uçaklara usulsüz bagaj yüklemesi yaptığı iddiasını raporlaştırarak THY üst yönetimine sundu. Dönemin DHMİ Genel Müdürü ve THY Anonim Ortaklığı Yönetim Kurulu üyesi Orhan Birdal’ın da adının geçtiği raporu sunmasının ardından Bilal Yıldız bir yıl içinde ikinci kez tenzili rütbeye uğratılarak 2010’da Eğitim Başkanlığı’nda öğretmen kadrosuna atandı. Yıldız’ın 8542 lira olan maaşı 5033 liraya düşürüldü.
Bilal Yıldız: Temel Kotil “Baskı var, görevden aldık” dedi
2013 yılında ‘verimsizlik’ iddiasıyla işten çıkarılan Bilal Yıldız, açtığı tazminat davasında dönemin THY Genel Müdürü Temel Kotil’in kendisine “DHMİ Genel Müdürü Orhan Birdal baskı yaptı, dayanamadık sizi görevden aldık” dediğini iddia edecekti.
Görevine dönmek istedi, soruşturma açtılar
Öğretmenlik kadrosunda bulunduğu 1 yıl içinde öğretmenlik yapmasına izin verilmeyen, başka bir iş de verilmeyen Yıldız, başmüfettişlik müktesebatının iadesini yazılı ve sözlü olarak istedi. Ancak dönemin Personel Yönetimi Başkanı Ömer Faruk Öztürk ile dönemin Yurtiçi Personel Yönetimi Müdürü Beyza Kaya, 11 Mayıs 2011’te “çalışmalarından verim alınamadığı ve hizmetinden istifade edilemediği” gerekçesiyle Bilal Yıldız’dan yazılı savunma istedi.
Savunması alınan Bilal Yıldız, bir kez daha tenzili rütbeyle Kalite Güvence Başkanlığı’na uzman olarak gönderildi. Bunun üzerine Bilal Yıldız, “özlük hakları yönünden sürekli hak kaybına uğratılarak rencide edildiği” ve “işten atılmasıyla sonuçlanacak maksatlı bir tutumla karşılaştığı” gerekçesiyle dava açarak “başmüfettişlik müktesep hakkının tespiti ile aylık ücret farklarının iadesi”ni talep etti.
İkinci soruşturma sonrası işten atıldı
Davayı geri çekmemesi halinde iş akdinin feshiyle tehdit edildiğini öne süren Bilal Yıldız, bu süreçte yaşadığı stres nedeniyle yüksek tansiyon ve diyabet hastası olduğunu öne sürerek şirket ve yöneticileri hakkında bir de ‘mobbing’ davası açtı. Bilal Yıldız, mobbing davası açmasından kısa bir süre sonra ikinci kez açılan ‘verimsizlik’ soruşturmasında savunma vermesinin ardından 2013’te işten atıldı. Öte yandan Bakırköy 16. İş Mahkemesi, Bilal Yıldız’ın THY’de çalıştığı dönemde açtığı davada özlük haklarına yönelik tüm talepleri haklı bularak THY’nin ücret farklarını ödemesine hükmetti.
İşe iade kararı uygulanmadı
Bilal Yıldız 2013’te işten atılmasının ardından açtığı iade davasını kazandı ancak THY, Bakırköy 32. İş Mahkemesi’nin uygun bulduğu tazminatı ödemeyi tercih ederek işe iade kararını uygulamadı.
Mahkeme ‘mobbing’ dedi
Bilal Yıldız’ın 100 bin liralık manevi tazminat talebiyle açtığı ‘mobbing’ davası 30 Eylül 2014’te sonuçlandı. Bakırköy 15. İş Mahkemesi, müştekiyi ‘çaresiz ve savunmasız bir konuma iterek, düşmanca ve gayri ahlaki bir strateji çerçevesinde 4 yıl boyunca müfettişliğin mesleki itibarına ve özellikle de şahsına karşı uygulanan dışlama’ , ‘aşağılama (kişiliği ve saygınlığı zedeleme)’, ‘yıldırma, bezdirme vb. psikolojik tacize maruz bırakma şekillerinde gerçekleştirilen kasıtlı, sürekli ve sistematik ‘mobbing’ in sabit olduğu’ hükmüne vardı. Mahkeme, 10 bin lira manevi tazminata hükmetti.
"Yöneticiler işveren konumunda değil”
Mahkeme tarafından verilen kararda; müştekinin kişilik haklarının zedelendiği, bu işlemlerin süreklilik arz ettiği, sistematik olarak uygulanan mobbing neticesinde, itibarının bozulduğu yönünde yeterli, kesin ve inandırıcı delil bulunduğu kanaatine varıldı. Ancak, sadece THY Anonim Ortaklığı’na yönelik manevi tazminat talebinin kabulüne karar verildi.
Diğer davalılardan, eski Yönetim Kurulu Başkanı, Hamdi Topçu, eski Yönetim Kurulu Başkanvekili Cemal Şanlı, eski Genel Müdür Temel Kotil, eski Pazarlama ve Satış Genel Müdür Yardımcısı Faruk Çizmecioğlu, eski İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı Kazım Çalışkan, eski Teftiş Kurulu Başkanı Orhan İkiz, eski Personel Yönetimi Başkanı Ömer Faruk Öztürk, DHMİ eski Genel Müdürü Orhan Birdal ve Candan Karlıtekin’in ise THY AO’nda çalışan kişiler oldukları ve Bilal Yıldız’ın işvereni konumunda bulunmadıkları gerekçesiyle, bu kişilere yönelik davanın ve tazminat talebinin reddine karar verildi.
Yargıtay onadı,
THY ‘mobbing’ten mahkûm oldu
Bakırköy 15. İş Mahkemesi’nin kararını her iki taraf da temyize götürdü. THY ve şu anda hiçbiri THY yönetiminde yer almayan davalıların avukatları kararın bozulmasını talep ederken, Bilal Yıldız ise yerel mahkemenin ‘şirket yöneticilerinin işveren olmadığı’ yönündeki kararını temyiz etti. 16 Şubat’ta karar veren Yargıtay, THY Anonim Ortaklığı hakkında verilen mahkûmiyet kararını onarken, tarafların diğer itirazlarını reddetti.