Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 3. İhtisas Kurulu, cezaevinde 4 yıl 2 aylık cezadan hükümlü olan akciğer kanseri Erdinç Tulay’ın “hayati tehlikesi” olduğu gerekçesiyle cezasının ertelenmesi gerektiği yönünde rapor verdi. Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığı, rapor üzerine 16 Temmuz’da Tulay’ın cezasının infazının 6 ay geri bırakılmasına ve serbest bırakılmasına karar verdi. Ancak Tulay’ın örgüt üyeliğinden aldığı 8 yıllık hapis cezası Yargıtay tarafından görüşülmediği için hasta mahkhûm serbest bırakılamadı.
Cumhuriyet'ten Alican Uludağ'ın haberine göre Terör örgütü propgandası suçundan aldığı 4 yıl 2 aylık hapis cezası kesinleşen 63 yaşındaki Tulay, yaklaşık 4 yıldır cezaevindeydi. Bitlis Cezaevi’nde yatan Tulay, geçen mayıs ayında rahatsızlandı. Tulay’ın akciğer kanseri olduğu tespit edildi. Bunun üzerine Tulay, tedavisinin yapılması için Ankara Sincan Cezaevi’ne nakledildi. Burada ameliyat olan Tulay’ın kemiklerine sıçrayan kanser hastalığının 4. evrede olduğu belirlendi. Tulay’ın avukatları, infaz durdurma talebinde bulundu. Bitlis Başsavcılığı, Tulay’ı Adli Tıp’a sevk etti.
Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu, 10 Temmuz 2019’da hazırladığı raporda Tulay’ın metastatik akciğer kanseri olduğu, kemoterapi alması gerektiği, tedavi olmaması halinde hayati tehlikesi olduğu, hastalığının sürekli olduğu, bu nedenle cezasının bir yıl ertelenmesi gerektiği kaydedildi. Raporu dikkate alan Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığı İlamat ve İnfaz Bürosu Savcılığı, Tulay’ın 4 yıl 2 aylık cezasının 6 ay ertelenmesine ve serbest bırakılmasına karar verdi. Karara karşın Tulay, tahliye olamadı. Buna gerekçe olarak Tulay’ın örgüt üyeliğinden aldığı 8 yıl hapis cezasının henüz kesinleşmemesi gösterildi. Tulay’ın avukatları, temmuz ayından bu yana Yargıtay 16. Ceza Dairesi’ne birçok kez dilekçe vererek, tahliye talebinde bulundu. Ancak Adli Tıp’ın raporuna karşın Yargıtay’dan bu zamana kadar herhangi bir karar verilmedi.
Tulay’ın eşi Leyla Yetkin Tulay, son ziyarete gittiğinde eşinin tanınmayacak hale geldiğini belirterek “Çok zayıflamış. Oturup kalkamıyor. Koğuş arkadaşları onun ihtiyaçlarını görüyor, tuvaletini yaptırıyor. Kemoterapi aldıktan sonra iyi beslenmesi, temizliğine dikkat edilmesi gerekiyor. Ancak cezaevi koşulları buna uygun değil. Durumu günden güne kötüye gidiyor. Yargıtay’ın bir an önce dosyayı görüşmesi gerekiyor. Kimse sesimizi duymuyor” dedi.