Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, avukatlara posta ile yapılan tebligatların geçersiz olduğuna hükmetti. Yüksek Mahkeme, avukatlara tebligatların elektronik yolla yapılmasının zorunlu olduğuna dikkat çekti. Kararda; avukatlara posta ile yapılan tebligatların yok hükmünde olduğu belirtildi.
Borcunu ödeyemeyen bir avukatın sahip olduğu gayri menkul ihale yöntemiyle satışa çıkarıldı. Satışla alakalı kendisine tebligat yapılmadığını öne süren borçlu avukat mahkemeye başvurdu. İcra Mahkemesi, ihaleyle alakalı tebligatın avukata posta yolu ile yapıldığını belirterek davayı reddetti. Borçlu avukat kararı istinafa götürdü. Bölge Adliye Mahkemesi itirazı reddedince devreye Yargıtay 12. Hukuk Dairesi girdi. Yargıtay kararında; davacı avukatın satış ilanının usulüne uygun tebliğ edilmediğini, 103 davetiyesi çıkartılmadığını, ihale yapılıncaya kadar hiç bir aşamadan haberdar edilmediği iddiasında bulunduğu hatırlatıldı.
Kararda; "7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun Elektronik Tebligat başlıklı 7/a maddesinde; baro levhasına yazılı avukatların bu kapsamda olduğu, 3.fıkrasında; birinci ve ikinci fıkra hükümlerine göre elektronik yolla tebligatın zorunlu bir sebeple yapılamaması hâlinde bu kanunda belirtilen diğer usullerle tebligat yapılabileceği düzenlemeleri yer almaktadır. İlk derece mahkemesince; 28/03/2019 tarihinde borçlu vekilinin yüzüne karşı tefhimden itibaren 10 gün içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildiği, 02/04/2019 tarihinde borçlu vekili tarafından süre tutum dilekçesi sunulduğu ortadadır. Gerekçeli kararın borçlu vekiline posta yolu ile 08/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, gerekçeli istinaf dilekçesinin, posta yolu ile yapılan tebliğe göre 10 günlük süre geçtikten sonra 23/05/2019 tarihinde sunulduğu görülmüştür. Ancak yukarıda yazılı yasal düzenlemelere göre; tebligat yapılan kişinin avukat olduğu nazara alındığında, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 7/a maddesinin birinci fıkrası tebligatın elektronik yolla yapılmasını zorunlu kılıp posta yolu ile yapılan tebligat yok hükmünde olduğundan borçlu vekilinin gerekçeli istinaf isteminin süresinde olduğunun kabulü gerekir. O halde; Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun gerekçeli istinaf dilekçesinde belirttiği hususlar incelenmek suretiyle sonuca gidilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yalnızca kamu düzenine aykırılık yönünden incelenerek karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. Kararın bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir." denildi.