Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "İzleme Heyeti'ne karşıyım" açıklamaları sonrası başlayan tartışmalara ilişkin olarak, "Selahattin Demirtaş ve Kandil'in geçen hafta yaptıkları açıklamalar süreci zehirlemiş, iklimi bozmuştur" dedi. "Cumhurbaşkanımız bu sürecin mimarıdır ve ona savaş açan yaklaşım kabul edilemez" diyen Akdoğan, "Bu sürece de bir fayda sağlamaz, öncelikle bunun bilinmesi gerekir. Sayın Erdoğan'ı kimse Çözüm Süreci'ne karşı gibi bir konuma da indirgeyemez" diye konuştu.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Başbakanlık Merkez Bina'da basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. "Çözüm Süreci ile ilgili son günlerde yaşanan tartışmalar. HDP Heyeti ile sizin yaptığınız görüşmenin ardından, Sayın Cumhurbaşkanı açıklamalarda bulundu. Bu tartışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna, Akdoğan, şu yanıtı verdi:
"Çözüm Süreci'nde önemli bir aşamada olduğumuzu biliyorsunuz. Sayın Demirtaş'ın ve Kandil'in geçen hafta yapmış olduğu açıklamalar sürecin ruhuna uymuyor. Gelinen aşamanın hassasiyetlerine uygun düşmemiştir, adeta süreci zehirlemiştir, iklimi bozmuştur. Cumhurbaşkanımız bu sürecin mimarıdır ve ona savaş açan bir yaklaşım kabul edilemez. Bu sürece de bir fayda sağlamaz, öncelikle bunun bilinmesi gerekir. Sayın Erdoğan'ı kimse Çözüm Süreci'ne karşı gibi bir konuma da indirgeyemez. 12 yıldır bu alanda çok önemli adımlar atılmıştır, sessiz devrimler gerçekleştirilmiştir. Bunların hepsinin ardında Sayın Cumhurbaşkanımızın imzası vardır. Hem Sayın Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı vizyonunun önemli bir parçasıdır Çözüm Süreci, hem de Sayın Başbakanımızın, Sayın Davutoğlu'nun Başbakanlık ve Genel Başkanlık vizyonunun en önemli hususlarından biridir yine Çözüm Süreci maddesi."
'Cumhurbaşkanımızın sözleri bizim için talimattır'
"Cumhurbaşkanının yeterli düzeyde bilgilendirilmediğiyle ilgili tartışmalar başladı, bunu nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna, Akdoğan, "Süreçte bir bilgilendirme eksikliği varsa bu bize aittir ve bunu telafi ederiz. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konuda sözleri bizim için talimattır. Sayın Erdoğan herhangi biri değildir. Sayın Cumhurbaşkanımız hem Ak Parti'nin Kurucu Genel Başkanıdır, hem de bu siyasi hareketin lideridir. Onun pozisyonu, süreç açısından hayati önemdedir" karşılığını verdi.
Başkanlık sistemi
"Cumhurbaşkanı bugün katıldığı bir toplantıda 'Sistem sürdürülemez, başkanlığa geçilmeli' açıklaması yaptı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna, şu yanıtı verdi:
"Sürdürülmeyeceği konusu çok önceden beri olan bir konu. Ben daha önce yaptığım açıklamalarda halkın cumhurbaşkanını seçmesiyle birlikte yeni bir parametrenin sisteme girdiğini, zaten sürdürülemez hale gelen sistemin bu yeni parametreyle daha da süreci zorlaştıracağını vurgulamıştım. Bu yüzden bu kişilerden bağımsız bir sistem sorunudur. Sayın Başbakanımız da defaatle bunu vurgulamıştır, yeni anayasa bağlamında başkanlık sistemine vurgu yapmıştır. Seçim beyannamesi çalışmalarında da bu değerlendirilen önemli bir konudur."
'Kişisel polemikler bu büyük yapıya zarar veremez'
"AK Parti içinde bir karışıklık söz konusu mu" sorusu üzerine, Akdoğan, "AK Parti büyük bir ailedir ve bir erdemler hareketidir. Kişisel polemikler veya hatalar bu büyük yapıya zarar veremez. AK Parti'nin seçimden güçlü bir şekilde çıkması hem güven ve istikrarın devamı açısından, büyük önem taşımaktadır hem Çözüm Süreci'nin başarıya ulaşması açısından önemlidir hem de yeni anayasanın yapılabilmesi için hayati derecede önemlidir. Bu noktada herkes bu sorumluluğa uygun bir şekilde hareket edecektir. AK Parti'de kişisel meseleler öne çıkarılmaz ve önemsenmez. Bugün, AK Parti Türkiye için büyük bir şanstır ve AK Parti'nin güçlü bir şeklide devam etmesi önem taşımaktadır. AK Parti'nin her bir ferdi, bu büyük ailenin her bir ferdi, bu sorumluluk duygusuyla hareket etmektedir ve edecektir. Bu konuda herkes müsterih olmalıdır" dedi.