T24 Haber Merkezi
Hükümet, TBMM’nin ekim ayında açılmasıyla birlikte Meclis gündemine yabancıya konut ve işyerinin ‘döviz kuru üzerinden satılmasını’ ve bu satış işleminin ‘ihracat sayılmasını’ içeren bir düzenleme getirmeye hazırlanıyor.
Bakanlar sıcak bakıyor
Yenişafak'tan Cahit Saraçoğlu'nun haberine göre konu, gayrimenkul sektörünün üç önemli derneği olan İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER), Konut Geliştiricileri ve Yatırımcıları Derneği (KONUTDER) ile Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) tarafından Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ve Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’la ele alındı. Her iki bakanın da düzenlemeye olumlu baktığı öğrenildi.
Bu çerçevede Türkiye’de sağlık hizmeti alan yabancıların bu hizmetlerinin döviz getirici kalem olmasından dolayı ihracat sayılmasının benzeri gibi, yabancıya konut ve işyeri satışlarının da yabancı para birimi ile olması ve ihracat sayılması üzerinde duruluyor.
Kur krizinin etkisi
ABD ile gerilimin tırmanması ve kur krizi sebebiyle TL’nin değer kaybetmesinin ardından Türkiye, hem turizm bölgesi olarak hem de konut ve işyeri edinimleri konusunda yabancı yatırımcılar için ‘fırsatlarla dolu’ hâle geldi.
Yabancıların Türkiye’ye ilgisinin her geçen gün bu sebeple arttığı, hem turist olarak gelişlerindeki rakamlarda, hem konut ve işyeri alımlarındaki rekor seviyedeki artışlarda görülüyor. Bu kapsamda 2017 yılının ocak-temmuz döneminde yabancılar tarafından 11 bin 321 olan toplam konut ve işyeri alımı, yüzde 30’luk artışla bu yılın aynı dönemlerinde 14 bin 674 adede çıktı.
Cumhuriyet: 'Hayali ihracat' benzeri uygulamaları canlandırmasından korkuluyor
Cumhuriyet gazetesi ise bakanların olumlu karşıladığı belirtilen düzenlemeyle ilgili olarak, "Yapılacak düzenlemenin, geçmişte hazineyi çok büyük zarara uğratan 'hayali ihracat' benzeri uygulamaları canlandırmasından korkuluyor" yorumunda bulundu. Gazetenin internet sitesinde yer alan haberde, Uğur Mumcu ve Altan Öymen'in 1975 yılında yazdıkları 'Mobilya Dosyası' kitaptaki 'hayali ihracat vurgunu' ifşası hatırlatıldı ve şu ifadelere yer verildi:
"Mobilya yolsuzluğu, zamanın Başbakanı Süleyman Demirel’in yeğeni Yahya Demirel’in, mobilya diye sunta ihraç ederek 1975’lerin rakamıyla 25 milyon lira vergi iadesi almasının öyküsü. Altan Öymen ile Uğur Mumcu, kamuoyunu “hayali ihracat”la tanıştırırdılar, ama soluğu mahkemede aldılar, topladıkları belge ve bilgileri 1975’te kitaplaştırdılar."
Reeskont kredilerinden inşaat sektörünün de yararlanması gündeme gelecek
Düzenleme hayata geçirildiği takdirde ihracatçı şirketlerin bankalar üzerinden Merkez Bankası’nın ihracatçılara kullandırdığı reeskont kredilerinden inşaat sektörünün de yararlanması gündeme gelecek.
Reeskont kredilerine hal-i hazırda sadece mal ihraç edenler değil, ‘döviz kazandırıcı’ hizmet sağlayanlar da erişiyor. Yine yabancıya yapılan satışların ihracat sayılması ile KDV iadesi imkanı da sağlanacak. Yabancıya satış işlemlerinde resim ve harç istisnası da oluşacak.
Reeskont sistemi nedir, nasıl çalışır?
Kriz için alınan bir önlem olan ihracat reeskont sistemi özetle şöyle çalışıyor: bu kapsama giren şirketler üç imzalı döviz cinsi ticari senetlerini, bankalar üzerinden Merkez Bankası’na ıskonto ettiriyor. Merkez Bankası faizini peşin keserek, döviz cinsi bu senetlerin karşılığını TL olarak ödüyor. Böylece piyasaya TL sürüyor. Senetlerin vadesinde (en fazla 240 gün), şirketler senette yazan döviz miktarını yine bankalar aracılığı ile Merkez Bankası’na geri ödüyor. İhracatçı şirketlere bankalar üzerinden reeskont kredisi programı 2008 küresel krizi sırasında 500 milyon dolarla uygulamaya sokulmuştu. 2009-2010 yıllarında birer milyar dolar olarak kullandırılmıştı. 2011 yılında 2 milyar dolara yaklaşan reeskont kredilerinin tutarı 2012 yılında 8 milyar dolara daha sonraki yıllarda 12 milyar dolara çıkmıştı