Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya’nın Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’a, “Vergi yapılandırması planlanıyor mu” diye sorması vergi affını gündeme getirdi. MHP çizgisindeki Türkgün gazetesi, Karakaya’nın soru önergesini "Vergi barışı beklentisi artıyor. Umutlandıran önerge” başlığıyla verdi.
BirGün gazetesine konuşan Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nden vergi uzmanı Doç. Dr. Murat Batı da bir vergi affının kaçınılmaz göründüğünü belirtti. Batı şunları söyledi:
“Kanımca bir vergi affı kaçınılmaz görünmekte ancak çerçevesi net çizilmelidir. Özellikle bu affın bütçe açığını finanse etmek amacıyla değil ekonomiyi bu kriz sürecinden çıkarma planıyla yapılması gerekmektedir. Düzenleme iktidar partisinin birilerini kurtarma gayesiyle değil tüm mükelleflerin aynı gemide olduğunu hatırlayarak hazırlanmalıdır.”
Doç. Dr. Batı, affın istenen sonuca ulaşmasının şartlarını şöyle anlatt:
“Yapılacak affın istenilen sonuca ulaşabilmesi için sermaye sınıfının vergi borçlarından ziyade tüm vergi borçlarını kapsar mahiyette daha geniş kapsamlı bir af yasası ve dolayısıyla da düşük gelirlerinin, küçük çiftçinin ya da küçük müteşebbisin lehine olacak şekilde daha büyük oranlı af müessesesinin işlemesi ve dolayısıyla da ödemelerin en erken bir sonraki yıl ve makul taksitlerle yapılması gerekmektedir. Aksi durum sadece kişileri devletten borçlu olmaktan kurtarıp bankalara ya da başka finans kurumlarına borçlandıracaktır. Ve istatistiksel olarak da bütçe açığı kapanmış görünecektir.”
Sağlam: Vergi barışı talepleri haklı
T24 yazarı, vergi uzmanı Erdoğan Sağlam da "Yeni bir matrah artırımını düzenlerken nelere dikkat etmeliyiz?" başlıklı yazısında vergi mükelleflerinin "gönüllü" ödeme yapacağı düzenlemler üzerinde düşünmenin zamanı olduğunu belirterek şöyle demişti:
"Derin bir ekonomik krizin içindeyiz. Hem bireylerimiz, hem mükelleflerimiz hem de devletimiz ciddi sıkıntılar yaşıyor. İş sözleşmelerinin feshine yönelik yasak yakında kalkacak, korkarım işten çıkarmalar başlayacak. İşverenler de çaresiz, çünkü iş yapamıyorlar. Hazine'nin ciddi gelire ihtiyacı var, çünkü vergi gelirlerimiz hızla azalıyor. Tahakkuk eden vergileri mükellefler ödeyemiyor. Bu ortamda mükelleflerden yeni vergiler almaya çalışmak doğru bir yaklaşım değil, yoğun bakımdaki hastayı öldürebiliriz. Gönüllü ödemeler yoluyla bütçe gelirlerini nasıl artırabileceğimizi düşünmenin tam zamanı!"
Sağlam, ekonomideki zorlu koşulların "vergi barışı" çağrılarını haklı kıldığını belirtmişti:
"Çizmeye çalıştığımız bu tablo iş âleminin gündeme taşıdığı "vergide yeni bir yeniden yapılandırma/vergi barışı" taleplerini haklı kılıyor. Bu tür düzenlenmelere, vergisini düzenli ödeyen mükelleflerin ne derece tepkili olduğunu, vergi sistemini bozduğunu kabul ediyorum. Ancak olağanüstü dönemlerde bu tarz gönüllü uygulamaların zorunlu olduğunu da ifade etmek durumundayım. Bu düzenlemelerin içinde tahsilat oranı ve yaygınlık bakımından en başarılı olan uygulamanın "matrah/vergi artırımı" olduğunu düşünüyorum. Son dönemlerde sayısı hızla artan ve pandemi döneminde mükellefleri zorlayan vergi incelemelerinin de bu uygulama ile hızlı bir şekilde sonuçlandırılması mümkün olacaktır."