T24 Dış Haberler
Venezuela Yüksek Adalet Mahkemesi (TSJ), Devlet Başkanı Nicolas Maduro'ya muhalifliğiyle bilinen Venezuela Komünist Partisi'ne (PCV) müdahale edilmesi gerektiğine karar verdi. TSJ Anayasa Dairesi, PCV'ye "ortakların siyasi katılım haklarını garanti altına alan iç demokratik süreçleri düzenlemek için" bir "geçici yönetim kurulu" atadı. Yeni atanan geçici yönetim kurulu siyasetçi Henry Parra tarafından yönetilecek.
PCV, Venezuela'nın önceki devlet başkanı Hugo Chavez'in müttefikiydi.
PCV, geçtiğimiz hafta sosyal medyadan yaptığı açıklamayla mahkemenin kararına "Venezuela halkı, komünist partiler, işçiler ve dünyanın gerçek anti-emperyalist güçleri önünde, Nicolas Maduro hükümetinin Venezuela Komünist Partisi'ne yönelik keyfi yargı saldırısını kınıyoruz" ifadeleriyle tepki gösterdi.
Partinin görevden alınan genel sekreteri Oscar Figuera, davayı açanları "paralı asker grubu" olarak nitelendirdi ve "anti-demokratik bir manevra" yapmakla suçladı.
|
Geçtiğimiz ay çeşitli ülkelerden 300'den fazla siyasetçi, aydın, sendikacı ve aktivist Maduro'dan PCV'nin "yargısallaştırılmasından" kaçınmasını talep eden bir dilekçe imzalamıştı. PCV, enflasyon ve devalüasyon yoluyla ücretlerin eritilmesine, Venezuelalıların devlet tahvilleriyle desteklenen 5 ABD dolarından daha az kazanmasına karşı çıkıyor. |
PCV Genel Sekreteri Oscar Figuera ve beraberindeki Merkez Komite üyeleri, mahkeme kararından 2 gün sonra yaptıkları bir videolu açıklamada, kararı "örgütün iç işlerine yasadışı bir müdahale" olarak nitelendirdi.
Merkez Komite yaptığı açıklamada, yönetim kuruluna atanan yedi kişinin PCV üyesi olmadığını ve bu nedenle partide liderlik görevlerinde bulunamayacaklarını, mahkeme tarafından atanmalarının kolektifin yetkilerinin "gasp edilmesi" anlamına geldiğini savundu.
TSJ, kendisini "Yurtsever PCV" olarak adlandıran ve amacının örgütü "kurtarmak" olduğunu iddia eden bir "hareket" tarafından yapılan şikayete olumlu yanıt verdi. Bu hareket Mayıs ayında PCV'nin "sahte kongre" olarak nitelendirdiği ve yeni bir liderliğin seçildiği bir kongre düzenlemişti.
Maduro hükümetinin ABD'nin ağır yaptırımları altındayken ekonomiyi canlandırmak amacıyla liberal politikalar benimsemesiyle birlikte Venezuela komünistleri, bu önlemleri "işçi karşıtı" ve sermayeyi kayıran önlemler olarak değerlendiriyor.