İkişer milyarlık iki pisti kırılarak tam ortasına sahra hastanesi inşaatına başlanan Atatürk Havalimanı’nın üçüncü pistinin de uçuş emniyeti açısından güvensiz hale geldiği ortaya çıktı. Uzmanlar, onlarca yerli ve yabancı kargo şirketini ve Cumhurbaşkanlığı Filosu'nun da kullandığı pistin hemen yanına kurulan hastanedeki MR ve bilgisayarlı tomografi cihazlarının yaydığı enerjinin uçuş güvenliğini riske atacağı konusunda uyardı.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla, Atatürk Havalimanı'nda, mevcut binalar varken, değeri ikişer milyar lira olan iki pist kırılarak hastane yapılması tartışılmaya devam ediyor.
İnşaatların sadece iki pisti kullanılmaz hale getirmediği, üçüncü pisti de güvensiz hale getirdiği ortaya çıktı. Havacılık uzmanları hastanenin, aktif durumdaki üçüncü pistin hemen yanı başına yapılmasının iki nedenle risk yarattığını açıkladı. Birincisi binanın tek katlı bile olsa yüksekliği, ikincisi hastanede elektromanyetik dalga yayan yüzlerce cihazın yer alacak olması.
"İnşaata uygun ama havacılığa değil"
Uçakların inmesine bir engel yok ama bu pist artık riskli. Cumhurbaşkanlığı’nın böyle bir meydanda neden böyle bir riske girdiği sorgulanmalı. Önden bir araştırma, bir uçuş testi yapılmadı. İnşaat projesi için en uygun yer seçildi, havacılık için değil… Şimdi havacılık enstrümanları inşaata uymak zorunda kalacak.
Hiçbir şekilde havacılık otoritelerine danışılmadı. Sorsalar, “Madem pistlerin anasını ağlatacaksınız, üçüncü pistin etkilenmemesi için 200 metre daha ileriye yapın” denilebilirdi. Hastane için belirlenen nokta, ulusal ve uluslararası (ICAO-EUR Doc 015) birçok dökümanda belirlenen kısıtlı yerler arasında bulunuyor. Hastanenin bir kısmı hiç yapılaşma olmaması gereken 500 metrelik birincil alan içerisinde kalıyor.
"Hastane tek kat olsa bile tehlikeli"
Hastane tek katlı olsa bile, buraya iniş kalkış yapan başta Cumhurbaşkanı olmak üzere tüm uçaklar için büyük tehlike oluşturması kaçınılmaz. MR'lar, bilgisayarlı tomografi cihazları gibi yüzlerce elektronik alet çalışacak, enerji yayacak. Bunların yayınları pistteki elektronik cihazlara etki eder. Zaman zaman bozar. Bunun iniş anında yaşanması hayati risk anlamına gelir.
"Aydınlatma direkleri de etkilemişti"
1990'lı yıllarda aynı pistin kenarlarına dikilen aydınlatma direklerinin, bir hangar kapısının bile bu cihazları bozduğu tespit edilerek kaldırılmıştı. Bu pist yapılırken yan tarafta Havaş'ın alüminyum kaplama binası vardı, yıktılar.
Hastanedeki elektronik sistemler ve dış yüzeydeki muhtemel yansıtıcı metal ve camlar, uçakların inmesine engel teşkil etmeyecek ama pistteki sistemlerin güvenilmez çalışmasına neden olacak. Şu andan itibaren bir sıkıntı, yeni bir güçlük başlayacak. Önce yapılması gereken en sona bırakıldı. Birçok cihaz inşaat dolayısıyla şu an susturuldu. Uçuş testi ve ayarlar yapılacak.
"Uluslararası mevzuata aykırı"
Eski Sivil Havacılık Genel Müdür Yardımcısı Oktay Erdağı konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede, havaalanları içerisindeki riskler dikkate alınmadan bir anda inşaat faaliyetine başlanmasının uluslararası ve ulusal mevzuata aykırı olduğunu söyledi.
Erdağı, “İlgili kurumların görüşü alınmadan yapılan bu inşaat sebebiyle yaşanacak muhtemel emniyet zaafiyeti, Atatürk Havalimanı'nın tamamen kapanmasının zeminini oluşturacaktır. Tablo bir kez daha değerlendirilmeli, başta Cumhurbaşkanı olmak üzere vatandaşların emniyeti için gerekli önlemler alınmalıdır” diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı filosu kullanıyor
Atatürk Havalimanı'ndaki üçüncü pist yoğun olarak kullanılmaya devam ediyor. Dünyanın en büyük uçaklarından Boeing 747 dahil 16 uçaktan oluşan Cumhurbaşkanlığı Filosu başta olmak üzere Türkiye'den THY, ACT/MY KARGO, MNG, ULS ve onlarca yabancı kargo şirketlerinin büyük gövdeli uçakları bu piste iniyor.