Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası verilen uzaktan eğitim kararının üzerinden bir ay geçti. Bu süreçte "psikolojilerin çöktüğünü ve derslerden verim alamadıklarını" belirten öğrenciler, “Hiç kimse geçen günlerimizi, hocalarımız ve arkadaşlarımızla yaşayacağımız iyi/kötü anıları bize geri veremeyecek" diyerek, Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK) daha önce işaret ettiği nisan ayında belirsizliğin ortadan kaldırılmasını talep ediyor.
Diken'de yer alan habere göre, Maraş merkezli 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerden dolayı Yükseköğretim Kurulu (YÖK), 9 Şubat’ta üniversitelerin ikinci bir duyuruya kadar bahar döneminin ertelendiğini duyurmuştu. 11 Şubat’ta da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, üniversitelerde yaza kadar uzaktan eğitime geçildiğini, Kredi ve Yurtlar Kurumu(KYK) yurtlarının da depremzedelerin kullanımına açılacağını açıklamıştı. Kararın ardından uzaktan eğitim yoluyla bir ayı tamamlayan öğrenciler, üniversite altyapılarının uzaktan eğitim için yetersiz olduğunu belirtiyor.
Akademisyen, öğrenci ve veliler uzaktan eğitimin depremzedelerin sorununu çözmeyeceği ve yeni mağduriyetlere yol açacağını savunarak ilk günden beri itirazlarını dile getiriyor. Birçok siyasi de verilen kararı eleştirmiş, Eğitim-Sen dava açmıştı.
"Sistemsel hatalardan dolayı ders sık sık bölünüyor"
Öğrencilerin geneli internetin büyük bir problem olduğunu dile getiriyor. Öğrenciler sistemden düşme, sesin gidip-gelmesi, donma gibi durumlarla sık sık karşılaştıklarını söylüyor. Ve şunları kaydediyor:
“Hiçbir derse zamanında ve vaktinde katılamıyorum. Bazı sistem hatalarından dolayı arkadaşlarım da derslere vaktinde katılamıyor, hocalarımız dersi zamanında başlatamıyorlar. Sistemsel hatalardan dolayı ders sık sık bölünüyor.”
"Arkadaşlarımızla hiçbir iletişimimiz kalmadı"
Özellikle deprem bölgesinde yaşayan öğrenciler bu sorunları daha derinden yaşıyor. Dersleri takip etmek için yeterli ekipmana ve internet altyapısına sahip olmayan öğrenciler var. Mevcut sistemde derslerden verim alamadıklarını belirten öğrenciler şunları aktarıyor:
"Öğrenmemiz gereken konuları bir sistem üzerinden yapıyoruz. Bu bizim aktif olarak katılmamızı sağlayan bir yöntem olmuyor. Çünkü internet üzerinden olduğundan video izler gibi eğitim açıyoruz. Arkadaşlarımızla hiçbir iletişimimiz kalmadı. Hocalarımızla da ders dışı bir ilişkimiz kalmadı.
Asla yüz yüze olduğu gibi olamıyor. Ders anında mesaj yazarak soru sorma kısmı olsa da sorular yüz yüze olduğu gibi sorulamıyor. Hocalarımız bu konuda anlayışlı olsa da iletişim problemleri yaşadığımız bir gerçek.
"Dikkatim aşırı dağılıyor"
Derslere giremiyorum internetten dolayı. Girebildiğimde de anladığım bir şey yok. Sağlık bölümü okuyorum. Uygulamalı dersim var. Ama dersler uzaktan. İleride hiçbir hastanenin beni işe kabul edeceğini sanmıyorum zaten. Uzaktan eğitim ile üniversite bitirmiş arkadaşlarımı kabul etmeyen birçok hastane var.
Artık dersin ciddiyetini kavrayamıyorum ve ev ortamında olduğum için dikkatim aşırı dağılıyor. Canlı dersler sınıf ortamında verilen dersin veriminin yüzde 5’ini bile karşılayamaz. Bir eczacılık öğrencisi olarak uygulamalı derslerim var ve ben bunları uzaktan almak zorunda kalıyorum. Bu uygulamalı derslerin verimliliği konusunda konuşmaya bile gerek yok. Çünkü ortada verim yok. Tüm bunların hepsini toplayınca aldığım eğitimin kalitesi düşüyor ve sözde bir eğitim alıyoruz. Okumuş olmak için üniversite okuyoruz."
"Çalışma ve arkadaş ortamı kesinlikle motivasyon için çok etkili"
Öğrenciler, pandemiden dolayı uzaktan eğitim gördüklerini hatırlatarak yüz yüze sisteme alışmaya yeni yeni başladıklarını ama yine bundan koptuklarını vurguluyor. Bir öğrenci de arkadaş ortamının üniversite hayatı için önemli bir unsur olduğunu daha iyi anladığını aktarıyor ve şunları söylüyor:
“Çalışma ve arkadaş ortamı kesinlikle motivasyon için çok etkili iki unsurmuş. Liseyi ve üniversiteyi memleketim dışında okuduğum için memleketimde pek arkadaşım yok ve bu insanı psikolojik açıdan da olumsuz etkiliyor.”
"Öğrenciler, belirsizliğin ortadan kalkmasını talep ediyor"
YÖK, uzaktan eğitim kararının verildiğinden bu yana hibrit/yüz yüze eğitim için sürekli nisan ayını işaret ediyor. Öğrenciler, belirsizliğin ortadan kalkmasını ve yetkililerin net olmasını talep ediyor.
Bir öğrenci de, üniversite hayatının bir daha gelmeyeceğini ve bunun telafisi olmayacağını dile getirerek, “Hiç kimse geçen günlerimizi, hocalarımız ve arkadaşlarımızla yaşayacağımız iyi/kötü anıları bize geri veremeyecek. Hepimiz kazanarak geldik bu üniversitelere, sınavlara tabi tutulduk, senelerce yerleşmeye çalışan insanlar var ama maalesef bu hakkımızın verilmesi noktasında hala problemler var, net bir açıklama yok" ifadelerini kullanıyor.
TIKLAYIN I YÖK: Üniversitelerde bahar dönemi 'uzaktan' eğitimle devam edecek