Gündem

Ümit Kıvanç: Ben beceriksizlik yaptım diye hakikat değişmeyecek

'Ramazan Akyürek veya Ali Fuat Yılmazer'in Cemaat ile ilişkisini kanıtlamanız beklendiğinde apışıp kalabiliyormuşsunuz'

19 Mart 2015 08:44

Ümit Kıvanç*

Takat denen şey, sonsuz sınırsız değil anlaşılan. Memlekette yorulmadan tıkanmadan gün geçirilemediği ve ertesi gün yine bir şekilde bu döngüye devam edilebildiği için, insan bunun mecburiyetten ileri geldiğini, ancak güç yettiğince sürdürülebileceğini kavramamış olabiliyor. Bir gün bir yerde, daha evvel kırk bin defa tekrar ettiğiniz için ezbere bildiğiniz şeylerin içinizde biryerlerde topak olup takılıp kaldığını, dışarı çıkmadığını, bunu zorlayacak halinizin olmadığını, ama galiba zaten böyle bir şeyin içinizden de gelmediğini hissediyorsunuz. İnsan içindeyseniz, olmayacak yerdeyseniz, vaziyeti idare etmeye çabalıyorsunuz, ama herkes sizdeki eksikliği fark ediyor.

Samanyolu Haber televizyonuna gidip, Hrant Dink cinayeti konusunda bir tartışma programına katıldım. Açıkçası, derli toplu birşeyler anlatabilirim derdindeydim. Bunu beceremedim; hem programın akışı izin vermedi hem de ben fırsatları iyi değerlendiremedim.

Yapamadım, çünkü bir anda müthiş bir anlamsızlık duygusu kapladı zihnimi, daha kötüsü ruhumu. Aklımdaki bir sürü şey uçtu gitti. Size bariz görünen bir gerçek karşınızdaki için yok hükmündeyse katılıp kalabiliyormuşsunuz; ben bu duyguyu tanımıyorum. Belki yaşlanmanın kesin kanıtıdır. Belki yaşla ilgisi olmayan bir yorgunluk türünün. Muhtemelen ikisi birdendir. Birisi Erhan Tuncel'in Trabzon'daki McDonalds bombalamasına karıştığına dair sizden belge istediğinde tutulup kalabiliyormuşsunuz. Ramazan Akyürek veya Ali Fuat Yılmazer'in Cemaat ile ilişkisini kanıtlamanız beklendiğinde apışıp kalabiliyormuşsunuz.

Çıktığım programın hasılatı şu oldu: "İşte kardeşim, bu mevzuda en çok atıp tutan adamı getirdik, bişey kanıtlayamadı!" Öyle oldu. Kanıtlayamadım hakikaten. Kabahatin büyüğü benim. Ufağıysa, bir tür bardağı taşıran damla oldu, diyeyim.

Sonuç olarak, adamın biri öfkelendi, tutuldu, kötü performans gösterdi diye hakikat değişecek değil. Siz yine de, programda andığım filmi izleyin, yazıları okuyun lütfen:

• Cinayetten öncesine dair derleme-toplama (kolay okunur, madde madde metin):19ocak.org

• Cinayetten sonraki delil karartma, örtbas etme, saptırma, gizleme, katil kollama süreci; adalet skandalı: 19 Ocak'tan 19 Ocak'a, (sinemadan, tv'den tanıdığınız oyuncuların anlatımlarıyla, film, 45 dk.) İngilizce altyazılısı da şurada: From 19 January To 19 January

• Alper Görmüş'ün Al Jazeera Türk'teki yazıları (Akyürek ile Yılmazer'in -ve tabiî öteki şaibelilerin de- niye şaibeli oldukları ve dediklerine niye güvenemeyeceğimiz hakkında):
Dink cinayetinin istihbaratçıları ne dediler?
İstanbul’dan Trabzon ve Ankara’ya ağır suçlama
Yılmazer de Engin Dinç'i işaret ediyor 

Ayrıca programda dile getirdiğim bazı olgular için: Demet Bilge Ergün ile Timur Soykan'ın Sapan. Hrant Dink Cinayeti kitabı.

*Bu yazı riyatabirleri.blogspot.com.tr blogunda yayımlanmıştır