Gündem

Ulusal gazeteciler yerel gazetecilerle buluştu

Medialog Pşatform ve Mardin Valiliği'nin birlikte düzenlediği 'Ulusal Medyanın Doğu/Güneydoğu Algısı' konulu çalıştayına birçok gazeteci katıldı.

07 Kasım 2010 02:00

T24 - Medialog Pşatform ve Mardin Valiliği'nin birlikte düzenlediği 'Ulusal Medyanın Doğu/Güneydoğu Algısı' konulu çalıştayına birçok gazeteci katıldı. Sabah gazetesi yazarı Nazlı Ilıcak da Mardin notlarını bugünkü köşesine taşıdı.

Nazlı Ilıcak'ın Sabah gazetesinde "Ulusal medya-Yerel medya buluşması" başlığıyla yayımlanan (7 Kasım 2010) yazısı şöyle: 


Ulusal medya-Yerel medya buluşması

Medialog Platform ve Mardin Valiliği'nin işbirliğiyle düzenlenen "Ulusal Medyanın Doğu/Güneydoğu Algısı" konulu çalıştay için Mardin'deyim. Birçok gazeteci bir aradayız: Ali Bayramoğlu, Ali Bulaç, Alper Görmüş, Ergun Babahan, Hadi Uluengin, Hasan Karakaya, Mümtaz'er Türköne, Orhan Miroğlu, Ferhat Boratav, Yıldıray Oğur... Adıyaman, Bingöl, Diyarbakır, Elazığ, Malatya, İskenderun, Siirt ve Gaziantep'ten katılan gazeteciler de var. Zaten, onlarla buluşmak üzere Mardin'e geldik. Sadece toplantı yapmıyoruz. Yemeklerde de, birbirimizi görüp, konuşup, ortak dertleri paylaşıyoruz. Mardin'e gelmişken, şehir gezisi yapmamak olmaz. Kasimiye Medresesi, Kırklar Kilisesi, Mardin Müzesi, Sürur Han, Hatuniye Medresesi, Cemil İpekçi Giyim Atölyesi, pazar günü görülecek mekânlar arasında. Program çok yüklü. Bütün bu saydığım yerleri gezdikten sonra, otobüsle Diyarbakır'a hareket edeceğiz ve akşam Diyarbakır'da sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte yemek yiyeceğiz.

Medialog Platformu Genel Sekreteri Erkam Tufan Aytav, müthiş dikkatli bir ev sahibi. Konukların her ihtiyacını anında karşılamaya çalışıyor. Biz gazeteciler, öyle kolay misafir de değiliz! Herkesin farklı bir talebi olabiliyor.

Yorucu bir program ama değer doğrusu...

***

Mardin kalesi ve taş evler... Bu fotoğrafı, Şehidiye camiinin terasından çektim. Caminin çok güzel bir minaresi var ama, kubbe yok. Zaten, Mardin'deki bütün evlerde dam bulunmuyor. Evlerin tepesindeki teras, sıcak yaz aylarında, gece serinliğinde yatmak için kullanılıyor. Kalenin eteklerinde, taş evlerin yanı sıra, sonradan yapılmış yerleşim yerleri de mevcut. Bunlar yıkılacak ve Mardin'in tarihi görünümü zaman içinde ortaya çıkan tahribattan arındırılacak.

***

Süryanilerin 4 metropoliti mevcut. Bunlardan biri, Adıyaman'da, biri Midyat Mor Gabriyel Manastırı'nda, biri İstanbul'da ve 4'üncüsü de, Mardin Deyrü'zzafaran Manastırı'nda. "Zafaran" safrandan geliyor. Aslında, en eski ismi "Mor (Aziz) Ananyas" 1932'ye kadar, Patrik de, bu manastırda oturuyormuş. 1932'den sonra, Şam'a yerleşmiş. Türkiye'de mukim 4 Süryani metropoliti Şam'daki Patrik'e bağlı.













***

Deyrü'zzafaran Manastırı'nın içindeki küçük Kilise'yi de ziyaret ettik. Bu ziyaretten önce en alt kata inip, ateşe tapanlar devrinden kalmış bir odayı bize gösterdiler. Tavandaki taşlar, harçla birbirine tutturulmamıştı; kilit taşıyla sıkıştırılmak suretiyle yerleştirilmişti. Manastır'da görev yapan metropolitlerin bulunduğu 7 taş tabut mezar, bu odanın tam üstüne denk geliyordu.