Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko, Kırım Tatarlarının 75 yıl önce Sovyet döneminde uğradığı zulüm ve baskıyı bugün de yaşadığını söyledi.
Poroşenko, Kırım Tatar Sürgünü'nün 75. yılı dolayısıyla başkent Kiev'de düzenlenen törende konuşma yaptı.
Sovyet rejiminin, Mayıs 1944'te bir halkın tarihinin akışını birkaç günde değiştirdiğini belirten Poroşenko, Kırım Tatarlarının evlerine dönüşünün ise uzun yıllar ertelendiğini dile getirdi.
Poroşenko, Ukrayna Parlamentosunda 2015'te Kırım Tatar sürgününün "soykırım" olarak kabul edildiğini hatırlatarak, devlet başkanlığı döneminde bunun gerçekleşmesinden dolayı gurur duyduğunu söyledi.
Mevcut Rus yönetimini "Stalin’in varisi" olarak nitelendiren Poroşenko, 5 yıldır işgal altındaki Kırım Tatarlarının özgürlüklerinden mahrum olduğunu belirtti.
Poroşenko, "Kırım Tatarları, 75 yıl önce Sovyet döneminde uğradığı zulüm ve baskıyı bugün de yaşıyor." dedi.
Kırım Tatarlarının halen baskıdan dolayı korkuyla yaşadığını kaydeden Poroşenko, "Bugün Kırım'da siyasi ve dini zulüm altında hapiste olan 86 kişinin 60'tan fazlası Kırım Tatarı. 170 çocuk babasız kaldı. İnsanlar aşırılık yanlısı veya terörist olarak etiketlenme korkusuyla yaşıyorlar. Onların hapsedilme ya da iz bırakmadan kaybolma riskleri var." ifadelerini kullandı.
Kırım Tatar Sürgünü
Dönemin Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Josef Stalin'in emriyle 18 Mayıs 1944'te Kırım Yarımadası'nda yaşayan Kırım Tatarları, Özbekistan, Sibirya ve Kazakistan gibi Orta Asya içlerindeki bozkırlara ve "oblast" denilen yönetim bölgelerindeki çalışma kamplarına sürüldü.
Kaynaklarda, 200 binden fazla Kırım Tatarı'nın iki gün içinde evlerinden çıkarılarak sürüldüğü, kötü ve çetin yol şartları nedeniyle açlık, susuzluk ve hastalıktan yaklaşık yarısının yollarda hayatını kaybettiği, sürgün yerine ulaşanların da aynı şekilde yarısına yakınının kötü yaşam şartları yüzünden öldüğü ifade ediliyor.
Tatarların, 1953'te Stalin'in ölümüne kadar sürgün yılları boyunca Sovyetler Birliği içinde "Gulag" sistemi olarak bilinen büyük ölçekli projelerde zorla işçi olarak çalıştırıldığı belirtiliyor.