Okmeydanı Cemevi’nde Uğur Kurt’u vuran polis S.K.’nın molotof isabet eden zırhlı araçtan indikten sonra silahını alarak ateş ettiği görüntüler ortaya çıktı. Görüntülerde S.K.’nın cemevine doğru ateş ettiği görülüyor.
Milliyet'ten Kemal Göktaş'ın haberinde yer alan görüntülere göre, S.K., araca molotof isabet etmesinden sonra araçtan çıkıyor ancak sonra geri dönerek araçtan tabancasını alıyor ve doldurarak cemevi yönüne doğru ateş ediyor.
‘Mesleki tecrübesizlik’
Savcılığın ‘meşru müdafaa’ tezini önemli ölçüde çürüten bu çarpıcı bilgi İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun, S.K. ile ilgili soruşturma izni kararında da yer aldı. Mutlu’nun kararında, S.K.’nın araca molotof isabet ettikten 4 saniye sonra araçtan indiği, dönüp tabancasını aldığı ve molotof isabet etmesinden toplam 10 saniye geçtikten sonra, ‘yere ve havaya’ doğru ateş ettiği belirtildi. Mutlu, olayın polis memurunun, ‘mesleki tecrübesizliğinden’ kaynaklandığını savundu.
S.K.’nın, ‘korku ve paniğe kapılarak’ silah kullanma eylemini gerçekleştirdiğini dile getiren Mutlu’nun, Uğur Kurt için de, ‘eylemcilerle hiçbir ilgisi ve ilişkisi olmayan, polisin hedefinde bulunmayan’ ifadesini kullanması dikkat çekti.
Vali Mutlu’nun 27 Haziran 2014 tarihini taşıyan kararında, olay günü olan 22 Mayıs’ta OkmeydanıİTO Ticaret Meslek Lisesi’nde, “Liseli Dev-Genç”in Soma ve Berkin Elvan için boykot yapacağına dair istihbarat alındığı ve okul önüne Çevik Kuvvet, Güvenlik, TEM, Foto Film şubeleriyleKağıthane, Beyoğlu ve Şişli İlçe Emniyet müdürlüğü görevlilerinin konuşlandığı anlatıldı. Okulun bahçesinde 20 öğrencinin oturma eylemi başlattığı, ardından da molotof ve havai fişekle güvenlik kuvvetlerine saldırıldığını kaydeden Mutlu, müdahale edilmesi üzerine grubun Özel Okmeydanı Hastanesi’nin Acil girişine barikat kurduğunu, eylemcilerle polis arasında takip ve kovalamaca başladığını anlattı.
‘Aracına geri döndü’
Mutlu, şunları kaydetti: “Yaklaşık 1 saatlik kovalamacanın ardından TEM Şube Müdürlüğü’ne ait shortland araç Çınar sokaktan Piyale Paşa caddesine seyir halindeyken, önünden geçen bir ekmek aracı nedeniyle durdu. Ekmek aracının geçmesini müteakip 11.38’de Barçın sokaktan atılan bir motolof, shortland aracın ön camındaki havalandırma mazgalına isabet etti. Hem ön kaput hem de aracın içi yanmaya başladı. Aracın şoförü ve yanındaki ekip şefi 3 saniye içerisinde kendilerini dışarı attı. 4 saniye kadar sonra da aracın arkasındaki S.K. ve arkadaşı araçtan atladı. S.K. hemen geri dönerek araçtan tabancasını aldı ve aracın sağ tarafına geçerek arkadaşı ile birlikte birinci molotofun isabet ettiği 11.38’den 10 saniye kadar sonra cemevi istikametinden gelerek tekrar molotof atan gruba ateş etmeye başladı.
‘Yere ve havaya ateş etti’
Bu esnada ikinci molotofu atan gruptan bir kişinin yan sokağa girmek üzere olduğu görüldü. S.K. ifadesinde iki el yere, iki el de havaya ateş ettiğini beyan etti. Ateşin açıldığı yer ile cemevinin bulunduğu mevkii arasında 45 derece civarında eğim ve 60-70 metre mesafe dikkate alındığında yere doğru yöneltilmiş merminin cemevinin avlusunda bulunan şahıslara isabet etmesi mümkündür. Nitekim balistik inceleme sonucunda Uğur Kurt’un ölümüne sebep olan merminin S.K.’nın silahından çıktığı tespit edilmiştir.
‘Korkuya kapıldı’
Atılan ilk molotofun shortland araçta çıkardığı yangında vücudunun değişik yerleri yanan ve bir hafta ile 2 ay iş ve gücüne mani istirahat raporu alınmasına neden olan olayın şiddeti henüz yaşanırken, ikinci molotof saldırısıyla karşılaşılması üzerine polis memuru S.K.’nın ifadesinden de anlaşılacağı üzere mesleki tecrübesizliği nedeniyle korkuya kapıldığı ve yapmaması gereken silah kullanarak polisin hedefinde bulunmayan Kurt’un ölümüne sebebiyet verdiği anlaşılmıştır.”
Çıkan ilk kurşunla hayatını kaybetti
Okmeydanı Cemevi’nde bir yakının cenazesine katılan, ancak Berkin Elvan protestosuna müdahale eden polisin sıktığı kurşunla vurularak yaşamını yitiren Uğur Kurt’un ölümünü araştıran müfettişlerin raporunun detayına Milliyet ulaştı.
İstanbul Valiliği’nin kurşunu sıkan polisle ilgili ‘yargılama’ kararı vermesine dayanak oluşturan raporda, şüpheli polis memuru S.K.’nin terörle mücadele şubesinde kısa süre önce görev yapmaya başladığı, Kurt’a isabet eden kurşunun 66 metreden sıkıldığı ve S.K.’nin silahından çıkan ilk kurşunun Kurt’un ölümüne yol açtığı bilgileri yer aldı.
Makam şoförüymüş
5 yıllık polis olan S.K.’nin daha önce makam şoförlüğü yaptığı, 4 ay önce Terörle Mücadele Şubesi’nde göreve başladığı anlaşıldı. S.K.’nın yeni görevi sonrasında ilk kez göstericilerle polis arasında yaşanan bir çatışmada bulunduğu ortaya çıktı.
İncelemede, göstericilerin çatışma devam ederken polis aracına attıkları molotof sonrasında başlayan yangın sırasında polis memuru S.K.’nin panik yaşadığı ve belindeki silahı çektiği anda tetiğe bastığı belirlendi.
S.K.’nin tabancasından çıkan ilk merminin, Okmeydanı Cemevi önündeki Kurt’un başına isabet ettiği tespit edildi. Müfettişler, Polisin tabancasından çıkan merminin 66 metre yol alarak Kurt’un ölümüne neden olduğu saptandı.
‘Bilerek ateş etmedim’
Soruşturma sırasında müfettişlere ifade veren şüpheli polis memuru S.K.’nin, olayların çıktğı yerde cemevi bulunduğunu bilmediği ve silahını ateşlediği sırada Kurt’u görmediği yönünde bilgiler verdiği öğrenildi. Molotofun, polis aracına isabet etmesi sonrasında başlayan yangında arkadaşının yandığını gördüğünü anlatan S.K.’nin ‘bilerek ateş etmedim’ dediği kaydedildi. Müfettişler, elde ettikleri delil ve bilgilerle hazırladıkları sonuç raporunda, polis memuru S.K.’nin işlediği suçun sabit olduğu yönünde bulgular elde edilmesi nedeniyle hakkında savcılığın adli soruşturma yapmasına izin verilmesi yönünde görüş belirttikleri öğrenildi. Valiliğin “yargılama” kararını bunun üzerine verdiği belirtildi.
24 ay kıdem durdurma
Bu arada, müfettişler, aynı soruşturma onayı kapsamında polis memuru S.K. hakkında idari inceleme yaparak disiplin raporu hazırladı. Emniyet Genel Müdürlüğü’ne gönderilen raporda, polis memuru S.K.’nin işlediği suç çerçevesinde, Emniyet Örgütü Disiplin Tüzüğü’ne göre 24 ay kıdem durdurma ya da ihraç edilmesi yönünde görüş verdiği öğrenildi. Polis memuru S.K.’nin dosyası İstanbul Valiliği İl Disiplin Kurulu’nda görüşüldükten sonra karara bağlanacak.
12 kilometrelik yol 11 günde bitmedi!
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Uğur Kurt’un vurulması olayına ilişkin valiliğin şüpheli polis memuru hakkında soruşturma izini verdiğini duyurdu. Bir yakının cenazesi için Okmeydanı Cemevi’ne giden Uğur Kurt, Okmeydanı’nda polisin açtığı ateş sonucu başından vurularak hayatını kaybetmişti. Olay sonrasında başlatılan soruşturmada kurşunun polis memuru S.K.’nın silahından çıktığı anlaşılınca savcılık İstanbul Valiliği’ne yazı yazarak soruşturma izni istedi. Aradan geçen 2 ayın ardından Başsavcılık dün yazılı bir açıklama yaparak valilikten beklenen iznin çıktığını duyurdu. Başsavcı Hadi Salihoğlu, “Şüpheli polis hakkında İstanbul Valiliği 27 Haziran 2014 tarihli soruşturma izni verdi ancak karar henüz tebliğ aşamasında. Kararın kesinleşmesine müteakip şüpheli polis memurunun savunmasına başlanacak ve soruşturma kaldığı yerden devam ettirilecek” açıklamasını yaptı. Fatih Cağaloğlu’nda bulunan İstanbul Valiliği’nden çıkan iznin Çağlayan’da bulunan İstanbul Adalet Sarayı’na 11 güne rağmen ulaşmamış olması ise dikkat çekti. İki kurum arasındaki mesafe İBB’nin sitesindeki uygulamaya göre 12,2 kilometre.