İSTANBUL, (DHA)- YEDİTEPE Üniversitesi Laboratuvarları’nda geliştirilen tamamen yerli ve milli özel molekülle inşa edilen dünyanın ilk antimikrobiyal hastanesi hasta kabulüne başladı. Sıfır hastane enfeksiyonun hedeflendiği Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi, 675 milyon lira yatırımla hizmete sunuldu.
İlk hastanesini 2005 yılında açan Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri, Koşuyolu’nda yeni bir hastane yatırımı gerçekleştirdi. Yeditepe Üniversitesi Laboratuvarları’nda geliştirilen, patenti alınan ve dünyada bir ilk olan özel molekül ile sıfır hastane enfeksiyonu hedefleniyor. Dünyadaki hijyen ve teknoloji standartlarının üzerinde olan ve 675 milyon lira yatırımla hizmete sunulan Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi; yaklaşık 35 bin metrekare kapalı alanda, 6’sı yoğun bakım olmak üzere 180 yatak kapasitesi, dokuz ameliyathanesi, 100\'e yakın uzman ve akademisyen hekim kadrosuyla, Türkiye\'nin ilk antimikrobiyal hastanesi olma özelliğini taşıyor.
Yüzyılın beyin cerrahı olarak adlandırılan Prof. Dr. Gazi Yaşargil, Prof. Dr. Uğur Türe ve ekibinin hizmet verdiği Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi, özellikle nörolojik bilimler ve onkoloji alanında ihtisas merkezi konumunda. Beyin cerrahisi, kanser cerrahisi, medikal onkoloji, çocuk kemik iliği nakli, erişkin kemik iliği nakli, ortopedi, göğüs cerrahisi, KBB, genel cerrahi, gastroenteroloji, nükleer tıp, girişimsel radyoloji gibi alanlar, yüksek teknolojiyle donatılmış güçlü branşlar arasında yer alıyor.
\"MR ÇEKİMİ 4 DAKİKAYA İNİYOR\"
Hastanenin beyin cerrahisi ameliyathanesinde bulunan ve Türkiye\'nin ilklerinden biri olan, Magic yazılıma sahip 3 Tesla İntraoperatif MR cihazı; ameliyat esnasındaki MR çekimini 24 dakikadan 4 dakikaya indiriyor. Onkoloji hastalarına multidisipliner yaklaşımla tanı, tedavi, psikolojik destek, diyet eğitimi, ağrı tedavisi, tamamlayıcı tıp hizmeti sunuluyor. Yüksek teknolojiye sahip Girişimsel Radyoloji ünitesinde, beyindeki anevrizmadan, diyabetik ayağa kadar pek çok hastalık tedavi edilebiliyor.
BEDRETTİN DALAN: TÜRKİYE VE DÜNYA’DA İLKLERİN HASTANESİ
Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi’nin hem Türkiye’de hem de dünyada birçok ilki gerçekleştirdiğini belirten Yeditepe Üniversitesi Kurucusu ve Onursal Başkanı Bedrettin Dalan, “1996 yılında Yeditepe Üniversitesi\'nin kuruluşu ile sağlık yatırımlarımızı önceliklendirdik. Üniversite hastanelerimiz üzerine çalışmaya başladık. Her zaman son teknolojiyi takip ederek yüksek kalitede sağlık hizmetini halkımıza ulaştırmayı hedefledik. Mevcut yedi şubemizde birçok yeni teknoloji ve uygulamayı hayata geçirdik. Bugün de dünya standartlarının üzerinde bir hastaneyi ülkemize kazandırmanın gururu içerisindeyiz” dedi.
\"AMELİYAT SONRASI ÖLÜMLERİN YÜZDE 50\'Sİ HASTANE MİKROBUNDAN\"
Antimikrobiyal hastane kavramı ve Yeditepe Üniversitesi tarafından geliştirilen ilk antimikrobiyal molekül hakkında da bilgi veren Dalan, “Araştırmalar gösteriyor ki, ameliyat sonrasında yaşanan ölümlerin yaklaşık yüzde 50’si hastane mikrobundan kaynaklanıyor. Bu sorunu çözmeye odaklandık. Tamamen yerli ve milli bir molekül geliştirdik. Bor esaslı bu molekülle mikropları hastanemizde barındırmıyoruz. Hastane enfeksiyonunusıfıra indiren dünyadaki tek hastaneyiz” ifadelerini kullandı.
Antimikrobiyal dendiği zaman antibakteriyel ile karıştırıldığını belirten Dalan, “Bunu daha net anlatmak gerekirse; bakteriler mikropların sadece yüzde 5’ini oluşturuyor, geriye yüzde 95 mikrop kalıyor. Üniversitemizin laboratuvarlarında, tamamen yerli ve milli olarak geliştirdiğimiz molekülle mikropların tamamını etkisiz hale getiriyoruz” şeklinde konuştu.
“HASTANEMİZ DEVASA BİR STERİLİZASYON CİHAZI GİBİ”
Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi’nin sağlık sektöründe, uluslararası arenada da kılavuz niteliğinde bir hastane olduğunu belirten Bedrettin Dalan şöyle devam etti:
\"Mikropları öldüren ve hiçbir insan hücresine zarar vermeyen bu molekülü kapı kollarından yer döşemesine, elektrik prizlerinden duvar boyalarına kadar demirbaş ekipmanlarımıza uygulattık. Geliştirdiğimiz molekülün yanı sıra, hastanemizde sıfır enfeksiyon istediğimiz için daha inşaat aşamasında çalışmaya başladık. Örneğin, hastanemizde hiçbir duvar köşeli değil. Çünkü köşeli duvarlarne kadar temizlenirse temizlensin mikrop barındırır. Buradan hareketle tüm duvarları, iç bükey veya dış bükey, köşesiz olarak tasarladık. Sağlık alanında bu defa çıtayı daha da yükselttik. Bütün dünyadaki hastaneler Koşuyolu hastanemizi örnek almak zorunda, çünkü artık sıfır hastane enfeksiyonuyla hizmet veren bir hastane var. Bu anlamda da kılavuz biz olduk.\"
Yeditepe Üniversitesi’nde 200 laboratuvar, 500’ün üzerinde akademisyenin görev aldığını belirten Dalan; laboratuvarların toplam büyüklüğünün iki futbol sahası kadar olduğunu, birçok ciddi hastalıkla ilgili çalışmaların devam ettiğini, biyoteknoloji ve genetik bilimler bölümlerindeki altyapının dünyadaki sayılı üniversitelerden daha güçlü olduğunu söyledi. Bedrettin Dalan, bilimsel çalışmalar için kaynaklarının sınırsız tutulduğunun ve bugüne kadar 100’ün üzerinde ülkeden hasta kabul ettiklerinin altını çizdi.
YALNIZCA YATAKLAR İÇİN EKSTRA 30 MİLYON LİRA YATIRIM
Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri’nin uluslararası sağlık derecelendirme kuruluşu olan JCI (JointCommission International) tarafından sertifikalı olduğunu belirten Dalan, “Koşuyolu’nda hayata geçirdiğimiz hastanemiz, JCI’ın kriterlerinin çok üzerinde. Her detayında emeğimizin olduğu, mimarisinden teknolojik ekipmanına kadar dünyada birçok ilki gerçekleştiren bir hastane. Türkiye’de bir ilk olarak Yeditepe Üniversitesi’nin her iki hastanesinde de yıkanabilir yataklar bulunuyor. Hasta odadan çıktıktan sonra yatak yüksek sıcaklıkta suyla yıkanıyor, özel bir maddeyle dezenfekte ediliyor ve yeni hasta tertemiz, mikrop barındırmayan yatağına geliyor. Yalnızca bu dezenfeksiyon ve mikrobu kırmak için ekstra 30 Milyon lira yatırım yaptık. Her iki hastanemizde de, havalandırmalarda antimikrobiyal filtreler bulunuyor\" ifadelerini kullandı.