Independent gazetesinde Robert Fisk, Müslüman ülkelerde son yaşanan protestolar üzerinden kaleme aldığı yazısında, yaşanan gelişmelerin Batı’nın yanlış politikalarından kaynaklandığını ileri sürdü. Fisk, Türkiye’nin bugün Pakistan’ın o dönemdeki rolünü üstlendiğini belirtip Türkiye’nin Suriyeli muhaliflere silah temin ettiğini ve Suriye Mücahidleri’nin faaliyet merkezi haline geldiğini belirtti. Fisk, “Türkiye Ortadoğu’nun yeni Pakistan’ı haline mi gelecek?” diye sordu.
İngiliz gazeteleri bu sabah sayfalarında, ‘Müslümanlar’ın Masumiyeti’ filmi protestoları ve Suriye’deki kriz üzerinden Ortadoğu ve Kuzey Afrika coğrafyasında yaşanan siyasi gelişmelere geniş yer aldı.
Bir Suriyeli arkadaşının kendisine söylediği, Suriye’de kullanılan ‘Bir akrebi beslersen seni sokacaktır’ deyiminden yola çıkarak kurduğu yazısında Fisk, Batı’nın zamanında El Kaide gibi hareketleri destekleyerek bugünkü şiddet tablosunun ortaya çıkmasına katkıda bulunduğunu belirtti.
Fisk: Batı’nın beslediği akrep şimdi onu sokuyor
Deneyimli Ortadoğu muhabiri şöyle yazdı:
“ABD, Libya’nın Albay Kaddafi’sine karşı muhalefeti destekledi, Suudi Arabistan ve Katar’a, milislere para ve silah akıtması için yardımcı oldu ve şimdi kasırga biçti. Amerika’nın Libyalı ‘dostları’ onlara sırt çevirdi, Bingazi’de ABD Büyükelçisi Stevens ve meslektaşlarını öldürdüler ve El Kaide liderliğinde, Müslüman dünyasını yutan anti-Amerikancı protesto hareketine başladılar. ABD, El Kaide akrebini beslemiş ve bu akrep şimdi Amerika’yı sokmuştu.”
Fisk, bu yorumuna Suriye’yle ilgili de geleceğe dair bir uyarı yaparak devam etti:
“Ve dahası ABD şimdi, Suudi Arabistan ve Katar’ın milislere (Selefiler ve El Kaide dahil) para ve silah akıtmasına yardım edip Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ karşıtı muhalefeti destekliyor ve kaçınılmaz olarak Esad devrilirse aynı ‘akrep’ tarafından sokulacak.”
Fisk, ABD’nin başından itibaren Arap Baharı’nı desteklediği söylemine de değiniyor ve bunun ‘uydurma’ olduğunu yazdı:
“Bununla beraber gerçek hikaye başkaydı. Washington on yıllar boyunca Arap diktatörlüklerini destekledi ve silahlandırdı. Saddam favorilerimizden biriydi. Mısır’ın Mübarek’ini sevdik, Tunus’un Bin Ali’sine bayıldık, otokratik Körfez ülkeleriyle hâlâtutuklu bir aşk yaşıyoruz (…) ve en an iki on yıl boyunca Hafız El Essad’a ve hatta kısaca oğlu Beşar’a gülümsedik.”
'Türkiye Ortadoğu'nun yeni Pakistan'ı haline mi gelecek?'
Fisk daha da geriye giderek Batı’nın Afganistan politikasını da hatırlattı:
“Daha geriye gidersek Afganistan’da 1980’den sonra hemen hemen aynı şeyi yaptık. Sovyetler’e karşı, dini anlayışlarına dikkat etmeden Mücahidler’i destekledik ve Pakistan’ı bu adamlara silah akıtmak için kullandık.”
Fisk, bu yorumunun ardından Türkiye’nin bugün Pakistan’ın o dönemdeki rolünü üstlendiğini belirtip Türkiye’nin Suriyeli muhaliflere silah temin ettiğini ve Suriye Mücahidleri’nin faaliyet merkezi haline geldiğini belirtti ve sordu: “Türkiye Ortadoğu’nun yeni Pakistan’ı haline mi gelecek?”
Times, gazete yönetiminin görüşlerini yansıtan imzasız yorum yazısında, Batı’ya tüm yaşananlara rağmen Arap Baharı’na sırt çevirmeme çağrısı yaptı.
"Müslümanlar’ın Masumiyeti" filmini protestolar sırasında yaşananları hatırlatarak "Arap Baharı"nın "Arap Sonbaharı"na dönmekte olduğunu belirten yazı, tüm yaşananlara rağmen bazı olumlu gelişmelerin de bulunduğunu belirtti.
Şideet içeren eylemlere rağmen, “Yine de iyimserlik ve umut şıkırtıları var” yorumuna yer veren yazıda Mısır, Libya ve Tunus hükümetlerinin eylemleri ardı ardına kınamalarına dikkat çekildi.
"Batı’nın Suriye’de olan biteni seyretme ve bekleme politikasının Beşar Esed yönetiminin barbarlığını arttırdığını da" ileri süren yazı tam da böyle bir dönemde Batı’nın Ortadoğu’yla arasına mesafe koymaması gerektiğini öne sürdü.