Ekonomi
Türkiye'deki Yeni Hal Yasası kimin faydasına olacak?
Türkiye’de beklemedeki Yeni hal Yasası teklifinden ne üretici ne de hal temsilcileri memnun. Sektör temsilcileri, özelleştirme sonrası fiyatların yükseleceğini ve kent merkezlerinde "rant kapısı" açılacağını savunuyor.
19 Şubat 2019 08:33
Türkiye’de beklemedeki Yeni hal Yasası teklifinden ne üretici ne de hal temsilcileri memnun. Sektör temsilcileri, özelleştirme sonrası fiyatların yükseleceğini ve kent merkezlerinde "rant kapısı" açılacağını savunuyor.Hallerin özelleştirilmesi ve komisyonculuğun kaldırılması gibi maddeleri nedeniyle Hal Yasası uzun zamandır gündemde. Üretici ve tüketici arasındaki tedarik zincirine ilişkin sorunlara işaret eden hükümet, yasa teklifini hazırladı ancak yasaya son şeklini verip yürürlüğe koymayı seçim sonrasına bıraktı.
"Tarım Ürünlerinin Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun" Teklifi Taslağı 8 Kasım 2018'de Meclis'e taşınmış ve tartışmaları da beraberinde getirmişti. Aradan aylar geçmesine rağmen ise yasadan bir haber çıkmadı.
Konuya yönelik son açıklamayı İstanbul Ticaret Odası (İTO) Meclisi Şubat ayı olağan meclis toplantısına katılan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım yaptı. Yıldırım, Hal Yasası'nın Meclis kapanmadan çıkarılacağını söyledi.
Mevcut hali eleştiriliyor
DW Türkçe'ye konuşan üreticiler ve hal temsilcileri, yasa taslağının görüşleri alınmadan hazırlandığı eleştirisini yöneltiyor. Yasa teklifine göre, toptancı hallerini kurma ve işletme yetkisi belediyelerden alınıp Ticaret Bakanlığı tarafından kuruluş izni verilen anonim şirketlere verilecek.
Kurulan şirketteki kamu kurumu ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının toplam payı yüzde elli birden az olamayacak. Ancak halka arz yoluyla yapılacak sermaye artırımında bu oranın korunması şartı aranmayacak.
Öte yandan taslağa göre, komisyon esaslı faaliyet kaldırılıp sebze ve meyvelerin toptan satışı, üreticiler, üretici örgütleri, ithalatçılar ve toptancı halinde faaliyet gösteren tüccarlar tarafından yapılacak. 175 olan mevcut hal sayısı 30‘a inecek.
"Küçük üretici mağdur olur"
Yasa taslağını eleştirenler arasındaki Tarım Uzmanı Ali Ekber Yıldırım, "Özellikle küçük üretici haldeki komisyoncudan girdi desteği ve finansman sağlıyor. Komisyoncu onun adına ürünü satıyor. Komisyoncu kalkarsa küçük üretici üretim yapamaz. Çünkü şansı kalmaz" diye konuşuyor.
Çiftçi-Sen Genel Başkanı Abdullah Aysu ise yasa taslağını "çiftçiliği ortadan kaldırmaya yönelik bir hamle" olarak değerlendiriyor. Aysu tedarik zincirinin tüm halkalarının şirketlere devredildiğine dikkat çekiyor.
Doğrudan kar politikaları devreye gireceği için şirketlerin kamu yararını gözetmeyeceğini söyleyen Aysu, "Çiftçilerle sözleşmeli üretim yapacaklar. Ne üreteceklerine, fiyatların, ödemelerin nasıl olacağına bu şirketler karar verecek. Bu şirketlere ithalat yetkisi de verileceği için ekmezsen ithal ederim baskısı da olacak. Meclis'e hiç getirilmemeli. Hal Yasası çıkarsa biz bugünleri arayacağız, bu fiyatlar güdük kalacak" diyor.
2,5 milyar TL'lik arsa
Hal Yasası ile birlikte hallerin şehir dışına taşınması da bir kez daha gündeme geldi. İstanbul Anadolu yakasındaki Ataşehir halinin Tuzla'ya taşınması yönünde İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi kararı bile çıkmıştı. Avrupa yakasındaki Bayrampaşa halinin de Silivri ya da Kayaşehir civarına taşınacağı dillendiriliyordu.
Bayrampaşa halinden bir yetkilinin DW Türkçe'ye verdiği bilgiye göre, yeni hal üçüncü havalimanı çevresine taşınabilir. Aynı yetkili özelleştirme sonrası kiraların daha yüksek olacağını, haliyle fiyatların yükseleceğini belirtiyor.
"Yeni Hal Yasası vatandaşa ucuz ürün sağlamaktan ziyade şirketlerin önünü açıp rant yaratacak" diyen yetkili, Bayrampaşa ve Ataşehir'deki arsaların değerine de işaret ediyor.
Bayrampaşa hali 300 dönüm, Ataşehir hali ise 90 dönüm arazi üzerine kurulu. Bir emlak komisyoncusunun DW Türkçe için yaptığı hesaplamaya göre Bayrampaşa'daki arsanın emsal değeri 1 milyar 800 lira, Ataşehir'deki arsa ise 540 milyon lira değerinde. İkisinin toplamı yaklaşık 2,5 milyar lirayı buluyor.
Kentin en kıymetli yerindeler
Çiftçi Sen Başkanı Abdullah Aysu, yasada hallerin taşınmasından söz edildiğine dikkat çekiyor: "Yasada Hal alanları için acil kamulaştırma yapılır, bunun için gerekli yerler sağlanır. 49 yıllığına şirketlere devredilir" diyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından şirketlere bedelsiz olarak devredileceği ifade ediliyor."
Tarım Uzmanı Ali Ekber Yıldırım da hallerin taşınacağı görüşünde. Yıldırım'a göre "Haller, İstanbul, Ankara, Antalya, İzmir‘de kentin merkezinde kalmış çok değerli yerler. Sadece İstanbul değil Antalya için de yeni bir yer bakılıyor. Çünkü kentin en değerli yerinde. Oradaki arsa rant olarak çok değerli." Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Başkanı Özden Güngör ise yeni hal yasasını 'rant yasası' olarak değerlendiriyor. Güngör, "Yarın bir gün hal alanlarını otel ya da alışveriş merkezi yapacağız diyebilirler" diye konuşuyor.
Bayrampaşa halinin olduğu yere fuar ve kongre merkezlerinin yapılabileceği konusunda AKP'li Bayrampaşa Belediye Başkanı Atila Aydıner'in ifadeleri daha önce basına yansımıştı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin tasarrufundaki Ataşehir halinin bulunduğu alan için ise konut projeleri konuşulduğu basına yansımıştı.
Türkiye Halciler Federasyonu taleplerini iletti
Türkiye Halciler Federasyonu da yeni Hal Yasa Tasarısı'na göre komisyonculuğun kaldırılıp tüccarlara izin verilmesi ve hallerin özelleştirilmesine karşı çıkıyor. Yüksel Tavşan başkanlığındaki federasyon heyeti, Cumartesi günü Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ev sahipliğinde Ankara'da Ticaret Bakanlığı ile istişare toplantısı yaptı ve sektörün taleplerini iletti.
DW Türkçe'ye taleplerini sıralayan federasyon, hallerde yüzde 8 komisyonla çalışıldığını, bunun yüzde 4'ü vergi ve masraflara gitikten sonra komisyoncunun elinde yüzde 4 civarı gelir kaldığına dikkat çekiyor. Tüccarın da düşük fiyatla üreticiden alacağını ve yüksek fiyatla tüketiciye satmak isteyeceğini belirten federasyon, hal komisyonculuğunun hal sisteminde devamını talep ediyor.
Aynı zamanda Haller için Yap İşlet Devret (YİD) modelinden vazgeçilmesini ve hallerin kamu hizmeti sayılması gerektiğini savunan federasyon, YİD zorunluluk ise meslek kuruluşlarının da bulunduğu yüzde 51 hissenin korunmasını ve kalan yüzde 49 hisse için mevcut hal esnafına öncelik verilmesini istiyor.
Ayrıca büyük grupların halleri devre dışı bırakıp ürün temin etmesinin, halden ürün alan küçük esnaf ve yerel marketleri mağdur edeceğini belirten federasyon, hal sayısının azaltılması konusunda üretim ve pazarlama dengelerinin dikkate alınmasını, böylece mağduriyetlerin önlenmesini talep ediyor.
Pelin Ünker / İstanbul
© Deutsche Welle Türkçe