MİT TIR'larında ortaya çıkan silah görüntülerini yayımladığı için Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve hükümet tarafından hedef alınarak hakkında "terör" soruşturması başlatılan Cumhuriyet gazetesinin yazarı Çiğdem Toker, Türkiye'nin Suriye’ye resmen ve halihazırda silah ihracatı yaptığını söyledi. Toker, "TÜİK’in dış ticaret istatistikleri veri tabanına göre, bu yılın ilk dört ayında Türkiye’den, Suriye’ye 508 bin 699 USD tutarında silah satışı gerçekleşmiş" dedi.
Toker'in Cumhuriyet'te "Suriye’ye resmi silah ihracatı" başlığıyla yayımlanan (3 Haziran 2015) yazısı şöyle:
Biliyor muydunuz? Suriye’ye giden MİT TIR’larındaki silah görüntülerinin yayımlanması nedeniyle Genel Yayın Yönetmenimiz Can Dündar, Cumhurbaşkanı’nın tehdidine maruz kalır, “casusluk” iddiasıyla hakkında suç duyurusunda bulunulurken Türkiye, Suriye’ye resmen ve halihazırda silah ihracatı yapıyor.
Ve bu ihracat devletin resmi kayıtlarında, gayet şeffaf bir biçimde yayımlanıyor.
Türkiye’den Suriye’ye yapılan silah satışını öğrenmek için, Türkiye İstatistikKurumu (TÜİK) internet sayfasına girmek ve birkaç dakika ayırmak yeterli,
Suriye’nin ülke kodu: 608.
Silah ve mühimmatın uluslararası ticaret kodu ise 93.
TÜİK’in dış ticaret istatistikleri veri tabanına göre, bu yılın ilk dört ayında Türkiye’den, Suriye’ye 508 bin 699 USD tutarında silah satışı gerçekleşmiş.
Herkese açık TÜİK kayıtlarına göre, “silahlar ve mühimmat, bunların aksam, parça ve aksesuvarları” başlığı altında, Suriye’ye 2014 yılında yapılan ihracat tutarı ise 759 bin 594 dolar.
Türkiye’den Suriye’ye yapılan silah ticareti, yalnızca TÜİK kayıtlarıyla da sınırlı değil. Birleşmiş Milletler’in ticaret istatistiklerini yayımlayan “UN Comtrade” sitesindeki verilere göre, geçen yıl Türkiye’den Suriye’ye, 344 bin 217 USD tutarında silah ticareti yapılmış. (Görüştüğüm bir uzman, rakamın TÜİK kayıtları ile farklı oluşunun sistem ve veri güncellemesi farkından kaynaklanabileceğini belirtti.)
***
Veriler, Suriye’ye yapılan silah ihracatının yasal olduğu konusunda şüphe bırakmıyor. Ancak şüpheli olan bir konu var ki, o da muhatabın kim olduğu...
Bu silahlar kime gitti, kime gidiyor?
Resmi nitelikte bir dış ticaretin muhatabının, meşru hükümet olduğunu varsayacaksak, bu silahlar Esad rejimine gidiyor olabilir mi?
AKP iktidarı, Esad’la yakın zamanda, henüz duymadığımız bir dostluk tazelemediyse eğer, bu silahların Suriye içinde savaşan gruplara mı gittiğini düşünmeliyiz?
***
Türkiye’nin silah satışında Suriye’deki muhatabı kadar, satılan “ürünlerin” ne olduğu da önem taşıyor.
Eğer teknik ticaret tabirlerine dayalı bir açıklama yapıp “Bunlar silah değil ördek tüfeği” denilecekse, hemen bir bilgilendirme yapalım.
Kısa adı GTIP olan Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonu altındaki ürün kodları, her yıl yayımlanan bir listeyle yenileniyor, güncelleniyor.
2015 yılı GTIP tarifesine göre “93” kodu altında, sayfalar uzunluğunda silah ve mühimmat çeşidi yer alıyor.
Bu uzun listede bombalar, ağır toplar, uçaksavarlar da var, ateşli silahlar, mermiler, spor amaçlı av tüfekleri de...
Muştalar da bu fasıla dahil, askeri silahların, mekanizma ve parçaları da...
Ve o uzun listenin sonunda ürpertici bir silah çeşidi daha dikkat çekiyor: Kılıç ve palalar...
Ne satıyorsunuz Suriye’ye sahi?
Gümrük beyannamesi doldurulup vergisi de ödenerek sınırdan geçirilen bu mallar nedir?
Bomba mı, havan topu mu, kılıç mı, sportif amaçlı av tüfeği mi?
Yoksa Konya’da üretilen silah parçaları mı?