Türk Lirası, ekonomi yönetiminde yapılan değişiklikler ile ekonomi ve yargı sisteminde yapılması vaat edilen reform açıklamalarının ardından değer kazanmaya başlamıştı.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) piyasaların beklentisi doğrultusunda 475 baz puan faiz artışı yaparak politika faizini yüzde 15'e çekmesi de Türk Lirası varlıklara olumlu yansımıştı.
Ancak bütün bu gelişmelere rağmen Türk Lirası, bu hafta dolar karşısında tekrar değer kaybederek 8 seviyesinin üzerine çıktı.
TCMB başkanlığına Naci Ağbal'ın, Hazine ve Maliye Bakanlığı'na Lütfi Elvan'ın atanmasının ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ekonomide yeni bir dönemin başladığını söylemişti.
Bu gelişmelerin üzerine TL, dolar karşısında yüzde 10 değer kazandı; dolar/TL kuru 7,5'in altına kadar indi.
Ancak TL bu hafta kazancının bir kısmını geri verdi; böylece bu yükselişi yüzde 5 ile sınırlı kaldı.
Analistler bu durumu yatırımcıların Erdoğan'ın ekonomi ve yargı reformuyla ilgili daha sağlam adımlar attığını görmek istemesine bağlıyor.
Diğer yandan kurda dalgalanma yaşanmasının normal olduğunu belirtenler ve TL'nin 7,5'in altına inmesini bekleyenler de var.
Yerel yatırımcı altına gitti
Reuters, salı günü Türk Lirası'nın yüzde 2 değer kaybederek dolar/TL kurunun tekrar 8'in üzerine çıkmasını yerellerin altın almasına bağladı.
Dolar/TL kuru, bu ay 8,58 seviyesine çıkarak rekor kırmıştı. TL'nin yılın başından beri dolar karşısındaki değer kaybı yüzde 26'yı buldu.
Diğer yandan Reuters'a konuşan bankacılar, yerellerin salı günü ilk defa 8 seviyesinden dolar satmaya başladığını da kaydetti.
Bunun devam etmesi takdirinde dolar/TL kurunun düşmesi beklenebilir.
Aktif rasyo kararı olumlu yansımıştı
Türk Lirası, salı gününe Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nın (BDDK) aktif rasyo kararının ardından yükselişle başlamıştı.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Türk bankalarını kredi vermeye zorlayan ve bankaların devlet tahvili portföyünü artırmayı hedefleyen aktif rasyosu (AR) düzenlemesinin yıl sonunda uygulamadan kalkacağını duyurdu.
Böylece BDDK'nın nisan ayında getirdiği ve koronavirüs salgının ekonomiye olumsuz etkisini azaltmak için bankaları kredi vermek veya tahvil satın almak zorunda bırakan AR düzenlemesi, normalleşme adımları kapsamında kaldırılmış olacak.
Kararın ardından dolar/TL 7,95'ten 7,84'ün altına kadar gerilerken bankacılık endeksi de %3 civarında yükseldi.
Ancak TL'nin gün içinde tekrar değer kaybederek diğer gelişmekte olan ülke paralarından olumsuz ayrıştığı görüldü.
Hazine de ayrıca normalleşme kapsamında dün 2 yıl aradan sonra ilk kez 10 yıllık tahvil ihalesi gerçekleştirdi; eurobond ihracına da çıktı.
Bülent Arınç'ın istifasının etkisi
Kimi analistlere göre TL'deki değer kaybında Bülent Arınç'ın Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu (YİK) üyeliğinden istifa etmesi de rol oynadı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Arınç'ın geçen hafta eski HDP eş başkanı Selahattin Demirtaş ve iş insanı Osman Kavala'nın uzun tutukluluklarını eleştirmesine sert tepki göstermişti.
Diğer yandan Türkiye'nin Almanya ve AB ülkeleri ile İrini Harekatı yüzünden siyasi bir gerilim yaşamasının da rol oynamış olabileceği kaydediliyor.
Türkiye'den Libya'ya giden Rosalina-A yük gemisinin pazar gecesi Yunanistan'ın güneybatısında, Avrupa Birliği'nin (AB) İrini Harekatı kapsamında bir Alman fırkateyni tarafından durdurulduğu ortaya çıkmıştı.
'Yakın vadede kurdaki görünüm aşağı yönlü'
Hollanda merkezli Rabobank'tan gelişen piyasalar kıdemli döviz stratejisti Piotr Matys ise Sözcü'ye yaptığı açıklamada, kurdaki artışta temel belirleyicinin yerlilerin TL satıp döviz alması olduğunu dile getirdi.
Faiz artışına rağmen TL'ye dönük algının halen kırılgan olduğunu vurgulayan Matys, Avrupa Birliği ile Türkiye arasında diplomatik gerilim gibi haberlerin kolaylıkla TL'yi olumsuz etkileyebildiğine işaret etti.
Matys, son günlerdeki yükselişe rağmen faiz artışı ve yüksek reel faiz nedeniyle kurda yakın vadede görünümün aşağı yönlü olduğunu düşünmeye devam ettiklerini söyledi.