Bilim adamı, gazeteci- yazar Turan Dursun, 22 yıl önce bugün Hizbullah terör örgütü tarafından katledildi. Abit Dursun, babasının yokluğunu, “Her gece sımsıkıya özlemime sarılıp yatıyorum, insanlığımı unutmamak için” diye anlatıyor. “Turan Dursun’un ölümü büyük kayıp. Her geçen gün daha iyi anlaşılıyor” diyen Abit Dursun’a göre, karanlık odaklar uzun süredir konseptlerini değiştirdi. Aydın, gazeteci öldürmekten vazgeçip, itibarsızlaştırma politikasını uyguluyorlar. Dursun, “Malum, toplama kampında tutulan gazeteciler ve aydınlar bu hedefe dönük çalışma yapıldığını gösteriyor”. dedi.
‘Aydınlar halkı kandırıyor’
Babası Turan Dursun’un, eserlerinin bu 22 yıllık süreçte her yaştan her meslekten insana ulaştığını anlatan Dursun, son yıllarda özellikle gençlerin büyük ilgi gösterdiğini söyledi. Kitap fuarlarında bu görüntünün çok net ortaya çıktığını vurguladı. Abit Dursun sözlerine,“Bunlar çok umut verici. Çünkü ben karanlığın aydınlığa yenileneceğine inanıyorum”ifadeleriyle devam etti..
Aydınları da eleştiren Dursun, “Doğru bilgiye ulaşan aydın kalmadı. Gerçek bilgiyi halkla buluşturan aydın kalmadı. Aydınlar halkı kandırıyor” dedi.
‘Aydınlar korkudan laikliği ağızlarına almıyorlar’
“Bahriye Üçok’un, babamın ve birçok aydının öldürülmesi nedeniyle laikliği ağızlarına almıyorlar. Vazgeçilmiş görünüyor. Laiklik Türkiye’nin gündeminden çıktı. Bu sorunun olmadığından değil, laiklik olmadığından”.
‘Erzurumlu ile İzmirli arasında bir ülke kadar fark’
Abit Dursun, laikliği, aydınlanmayı savunması gereken kişilerin ‘mahalle baskısına’ boyun eğdiklerini düşünüyor. Gençlik yıllarıyla kıyaslandığında birçok özgürlüklerin yitirildiğine dikkat çeken Dursun, “İran gibi sert bir dönüşüm olmadığı için bunun farkında değiliz. Yaşam tarzındaki uçurumlar çok derin. Erzurum’a giden bir İzmirli’nin, İzmir’e gelen bir Erzurumlu’nun yaşam tarzıyla ilgili gördükleri ancak bir başka ülkedeymiş gibi duygusu veriyor” dedi.