ABD Başkanı Donald Trump'ın ülkesinin büyükelçiliğini 6 Aralık'ta Tel Aviv'den Kudüs'e taşıyacağı iddiası, Filistin'de tartışma yarattı.
Filistin basını, Trump'ın 2016'daki başkanlık seçim kampanyasındaki vaatlerinden biri olan bu hamlesinin, Arap dünyasında tepkilere neden olacağı belirtildi.
Kudüs'ün statüsü, İsrail ve Filistinliler arasındaki en tartışmalı konulardan biri. İsrail, 1967'deki Altı Gün Savaşı'nda Doğu Kudüs'ü işgal etmişti ve halen bu bölgeyi işgal altında tutuyor. İsrailü Kudüs'ün tamamını ülkenin bölünmez başkenti olarak tanımlıyor. Filistinliler ise Doğu Kudüs'ün gelecekte kuracakları devletin başkenti olmasını istiyor. Ancak her iki iddia da uluslararası alanda kabul edilmiyor.
Filistin'deki El Fetih hareketine yakın Kudüs merkezli Rasem Ubaydat gazetesinin haberinde, "ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in daimi başkenti olarak tanıması, Filistin halkına bir savaş ilanıdır" ifadeleri yer aldı.
Haberde, bu adımın ABD'nin Filistin halkının temel haklarına yönelik "düşmanca" tavrını daha da derinleştireceği ve İsrail'in Filistin topraklarını işgalini de "meşrulaştırılacağı" belirtildi.
El Fetih'e yakın bir başka gazete olan Ramallah merkezli El Ayyam'ın köşe yazarı Talal Avkal da, Trump yönetiminin bu kararının barış çabalarının sonuca ulaşmasını engelleyeceğini ifade etti.
Yazıda, "ABD, hem Filistin halkının, hem de Arap ve İslam dünyasının baş düşmanı konumuna geri döner" denildi.
Filistin yönetimine yakın Yahya Rabah gazetesi de, Beyaz Saray'ın barış görüşmelerinde hangi tarafta yer alacağının bu karar sonrası belli olacağını yazdı.
David Friedman'ı seçmişiki devletli çözümden vazgeçtikleriniFilistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın şu sözleri de, Filistin basınının başsayfalarına yansıdı:
"ABD'nin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıması, barış sürecini yıkıma uğratır. Hükümet bu gibi olumsuz adamlara karşı uyarıda bulundu."
Arap Birliği de Abbas'ın barış süreciyle ilgili çağrısına destek verdi.