Gündem

Topkapı Sarayı’nda keşif; önce Roma eseri zannedildi, hünkâr hamamı olduğu ortaya çıktı!

Daha önce birkaç yazılı kaynakta bahsi geçen hamam ilk defa gün yüzüne çıkıyor

15 Aralık 2017 10:20

Topkapı Sarayı’ndaki Seferli Koğuşu’nun restorasyonu sırasında Fatih Sultan Mehmet’in banyo olarak kullandığı hünkâr hamamı bulundu. 1460’larda sarayın inşası sırasında yapılan hamamın temel kalıntıları ortaya çıkarıldı.

Hürriyet'te yer alan habere göre, Seferli Koğuşu’nun restorasyonunda yapılan kazıyla tarihi bir keşfe imza atıldı. Saray yapılırken inşa edilen ve beş padişahın kullandığı hamama ulaşıldı. 1460’larda sarayın inşası sırasında yapılan hamamın sıcak ve soğukluk olarak addedilen bölümlerinin temel kalıntıları ortaya çıkarıldı.

Hamamı, 1580 yılında harem içindeki hünkar hamamı yapılana kadar Fatih Sultan Mehmet, 2. Bayezıt, Yavuz Sultan Selim, Kanuni Sultan Süleyman ve 2. Selim’in kullandığı düşünülüyor. Sıcak ve soğuk su kanalları net biçimde görülen tarihi hamamın kalıntıları korunup üstü cam kaplanarak ziyaretçilere gösterilecek. Daha önce birkaç yazılı kaynakta bahsi geçen hamam ilk defa gün yüzüne çıkıyor.

Önce eski Roma sandılar

Topkapı Sarayı’nı anlatan yerli ve yabancı kaynaklarda sözü edilen hünkâr hamamının temel kalıntıları restorasyon sırasında tesadüfen bulundu. Saray’ın Seferli Koğuşu olarak bilinen bölümünde başlatılan restorasyon sırasında binanın statik yapısını sağlamlaştırmak için zemin kaldırılarak taşıyıcıların temellerine inildi. Dolgu toprak kaldırıldıktan sonra alttan farklı döneme ait kalıntılar geldi. Önce bunların eski Roma kalıntıları olduğu düşünüldüyse de kazı genişletilince yazılı kaynaklarda belirtilen Topkapı Sarayı’nın ilk hamamı olduğu anlaşıldı. 1972 yılındaki restorasyon sırasında Mimar İlban Öz’ün sözünü ettiği hamamın sıcak su sistemi olduğu anlaşıldı. Diğer yandan Fatih Sultan Mehmet dönemini Topkapı Sarayı’nı anlatan yabancı kaynaklarda da ‘‘Kurşun kaplı kubbesi, içi mermer döşeli, sıcak ve soğuk su çeşmeleri ve altın kurnaları bulunan hamam’’ olarak tasvir ediliyordu. 1580’li yıllarda Mimar Sinan tarafından haremde yeni hünkâr hamamı yapılmış ve bu hamam terk edilmiş.

İstanbul Kültür ve Turizm İl Müdürü Coşkun Yılmaz ile Müze Başkanı Prof. Dr. Mustafa Küçükaşçı eşliğinde kazıları devam eden hamamı gezdik. Kalıntılar sıcak ve soğuk su kanallarını gösteriyor. Hamamın soğukluk kısmı Fatih Köşkü’nün altına doğru devam ediyor. Restorasyon tamamlandığından hamam kalıntılarının üzeri camla örtülerek gelen ziyaretçilerin görmesine imkân tanınacak. 
Yılmaz keşfi şöyle anlattı: ‘‘Burası Fatih Sultan Mehmet zamanında yapılan büyük hamam veya Enderun Hamamı olarak biliniyor. 16. yüzyıl başında kapatılmış, içoğlanlar için koğuş alanı yapılmış. Daha sonra Seferli Koğuşu’na çevrilmiş. Cumhuriyet döneminde onarım yapılırken hamam fark edilmiş ama üzeri kapatılmış. Bilimsel anlamda ilk defa bu restorasyon sırasında tüm unsurlarıyla ortaya çıkarıldı. Burada sıcaklık bölümünü görüyorsunuz yan tarafında da soğukluk kısmı var. Fatih döneminde kullanılmış bir hamam. İlk hamam olduğunu düşünüyoruz. Daha sonra hamam haremin içine taşınıyor. Seferli Koğuşu aslına uygun yapılırken hamam kalıntıları da korunacak.”

Görünür hale getireceğiz

Topkapı Sarayı Müze Başkanı Prof. Mustafa Küçükaşçı ise ‘‘Daha önce birkaç kitapta yer alıyor ama ilk defa bu restorasyon sırasında kapsamlı olarak belgeleme imkanımız oldu. Görünür hale getirmek istiyoruz şimdi. Fatih’in izinin olması ayrıca önemli. Haremdeki hamamın, 1580’li yıllarda yapıldığı tahmin ediliyor. Valide hamamı ile hünkâr hamamı yan yana yapılıyor. Aynı külhandan besleniyor. Bu hamam yapılınca ilk hamam terk ediliyor. Seferli Koğuşu’ndaki hamama ‘2. Selim hamamı’ ismi de veriliyor.” diye konuştu.

Her daim hazır

 Osmanlılara 1505’de esir düşen ve Eski Saray’da içoğlanı olarak yaşamış olan Cenovalı Giovanni Antonio Menavino, kitabında hamamı şöyle tasvir ediyor; ‘‘Hamam tamamen yuvarlak ve tonozludur. Ortada iki adam boyunda ustaca yapılmış oluklarından serin suların aktığı beyaz mermerden bir havuz bulunur. Üzerinde birinden soğuk diğerinden sıcak su akan iki musluğun olduğu çok büyük olmayan bir de kurna vardır. Hamam her zaman hazır tutulur...’’