Gündem

TIR savcısı Aziz Takçı'dan Başbakan Davutoğlu hakkında suç duyurusu

Aziz Takçı, Ahmet Davutoğlu'nun konuşmalarının 'hakaret' ve 'iftira' niteliğinde olduğunu savundu

30 Aralık 2014 19:06
Arzu Yıldız

Adana’da MİT TIR’ları ile ilgili soruşturmayı yürütürken dosyadan el çektirilen ve önce Trabzon’a ardından da Zonguldak’a atanan savcı Aziz Takçı’nın avukatı Alpdeğer Tanrıverdi, Başbakan Ahmet Davutoğlu hakkında “iftira ve hakaret” suçlamasıyla suç duyurusunda bulundu.

Avukat Tanrıverdi, suç duyurusu dilekçesinde Davutoğlu’nun 13.12.2014 tarihinde AKP Adana il teşkilatı kongresinde ve 27.12.2014 tarihinde AKP Konya il teşkilatı kongresinde yaptığı konuşmalarının “hakaret” ve “iftira” niteliğinde olduğunu savundu.

Tanrıverdi, Davutoğlu’nun yaptığı konuşmayla ilgili şu tespitleri de dilekçesinde sıraladı: “Davutoğlu, müvekkil hakkında "paralelci çete" "19 Ocak'ta MİT TIR'larına operasyon yapanlar,28 Mart'da Dışişleri Bakanlığını dinleyenler,bu hainler var ya, işte onlar istediler ki dışarıdan gelen telkinlerle içerideki işbirlikçileri ile 30 Mart yerel seçimlerinde AKP sendelesin, Türkiye tökezlesin." demek suretiyle müvekkile alenen hakaret etmiş ve müvekkile karşı iftira suçunu işlemiştir. Kaldı ki şüpheli bununla da yetinmeyerek, kamu görevini ifa eden müvekkilin Milli İstihbarat Teşkilatı'na kumpas kurduğunu iddia etmiştir.

Görevini ifa ederken Devlet ve Millet adına hareket eden ve Devlet ve Milletinden başka hiçbir kurum ve/veya şahsa bağlı olmayan müvekkilin görev sırasında yaptığı işlemler dolayısıyla  böylesine ağır bir ithama maruz kalması kabul edilebilir bir durum değildir.

Bir Cumhuriyet Savcısına paralelci çete, kumpasçı yakıştırmalarının alenen hakaret amacı taşıdığı ve iftira olduğunun ispata muhtaç bir yanı da bulunmamaktadır

Şüpheli, yaptığı konuşmalar sırasındaki söylemleri ile müvekkilin görevini gereği gibi ifa etmediği, görevini kötüye kullandığı, savcılık makamının gerektirdiği şekilde davranmadığı kanısı yaratmaya çalışmaktadır.

Uğradığı bu hakaretlerle müvekkilin kamuoyu nezdinde itibarı zedelenmiştir. Bununla birlikte mesleğinde gösterdiği üstün başarılar nedeniyle son derece önemli ve hassas noktalarda görevler almış olan müvekkilin, mesleki itibarı ile meslektaşları ve adalet teşkilatı nezdindeki itibarı da zedelenmiştir.

Devletin yürütme organının başı olan şüphelinin, müvekkil hakkında sarf ettiği sözler ve müvekkile karşı yönelttiği ithamlarla birlikte, müvekkili Türk toplumu tarafından en ağır suçlardan sayılabilecek vatan hainliği, casusluk ve ajanlık suçlamalarına maruz bırakmıştır.

Şüpheli, konuşmalarında binlerce kişi huzurunda küçük düşürmüş,rencide etmiş, kişilik haklarına saldırıda bulunmuş ve işlenmesi muhtemel her türlü nefret suçuna karşı alenen hedef haline getirmiştir.                         

Şüpheli Ahmet DAVUTOĞLU 'nun suça konu konuşmasında kastettiği şahsın müvekkil olduğuna dair de en küçük bir tereddüt yoktur. Zira kamuoyunca "TIR OPERASYONU" olarak bilinen, Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nın (TMK 10. Maddesi ile Görevli ve Yetkili) 2014/2 sayılı soruşturma dosyasındaki tüm işlemlerin müvekkil tarafından yürütüldüğü malumdur. Kaldı ki büyükelçiler toplantısının yapıldığı tarih ve soruşturma dosyasından yapılan işlemlerin tarihleri de herkesçe malumdur.

Bu nedenlerle müvekkile görevinden dolayı alenen hakaret eden ve müvekkilin kişilik haklarına saldıran, müvekkile hain ve paralel çete yakıştırması yapmak suretiyle iftira atan ve hakaret eden şüphelinin cezalandırılmasını talep etmekteyiz.”