İstanbul, 17 Ekim (DHA) – Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF), “Türkiye’de İklim Değişikliği ve Tarımda Sürdürülebilirlik” Raporu ile tarım ve gıda üretiminin iklim değişikliği ile karşı karşıya kalacağı tehdidin boyutlarını ortaya koyarak çözüm önerilerinde bulundu. Raporda, sürdürülebilir tarım ve gıda güvencesi için “günübirlik politikalarla değil, uzun vadeli ve bilimsel bir yaklaşımla hemen harekete geçilmesi” gereğinin altı çizildi.
Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Çevre ve Tarım Komisyonu adına; İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu başkanlığındaki bir ekip tarafından hazırlanan “Türkiye’de İklim Değişikliği ve Tarımda Sürdürülebilirlik” Raporu, TGDF Çevre ve Tarım Komisyonu Başkanı Ayhan Sümerli, FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık ile Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu’nun katılımıyla düzenlenen basın toplantısında kamuoyuna açıklandı.
“İklim değişikliği göçü tetikliyor”
Konuşmasında, FAO’nun bu yıl için 16 Ekim Dünya Gıda Günü temasını “Göçün geleceğini değiştirin, gıda güvenliği ve kırsal kalkınmaya yatırım yapın” olarak belirlediğine dikkat çeken Dr. Ayşegül Selışık, söz konusu tema ile göçün engellenmesinde gıda güvenliği ve kırsal kalkınmaya yapılan yatırımların öneminin vurgulandığını söyledi.
Dünyadaki göç hareketlerine ilişkin verileri paylaşan Selışık, “İklim değişikliği, tarım ve gıda üretimine olumsuz etkileri ile göçü tetikleyen unsurların başında geliyor. Savaş ve çatışmalardan, iklim değişikliğinin yol açtığı tarım ve gıda üretimindeki azalmalardan en fazla kırsal kesimdeki insanlar etkileniyor. Bu nedenle iklim değişikliği ile mücadele kapsamında atılacak adımlar, hem ulusal sınırlar içerisinde hem de uluslararası göçün önlenmesi bakımından büyük önem taşıyor” dedi.
“Şimdi harekete geçmeliyiz”
“Türkiye’de İklim Değişikliği ve Tarımda Sürdürülebilirlik” Raporu’nun sunumunu yapan Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu, “İş işten geçmeden sürdürülebilir bir tarım ve gıda güvencesi için günübirlik politikalara göre değil, uzun vadeli ve bilimsel bir yaklaşımla şimdi harekete geçmeliyiz” dedi.
“TGDF üzerine düşeni yapmaya hazır”
Toplantıda konuşan TGDF Çevre ve Tarım Komisyonu Başkanı Ayhan Sümerli ise BM’nin Eylül ayında açıkladığı “Gıda Güvenliği ve Beslenme” Raporunun, dünyada 10 yıldan uzun bir süredir gerileyen açlığın, 2016 yılında yükselişe geçtiğini ve 815 milyon insanın aç olduğunu ortaya koyduğunu hatırlattı. Sümerli, “Bu kadar aç insanın varlığı bir yana, 2050 yılında 10 milyara ulaşacak dünya nüfusunu beslemek için tarım ve gıda üretiminin en az yüzde 50 oranında artırılması gerekiyor.” dedi.
Buna karşılık iklim değişikliğinin tarım ve gıda üretimi için büyük tehdit oluşturduğunun altını çizen Sümerli, “Türkiye’de İklim Değişikliği ve Tarımda Sürdürülebilirlik Raporu’nun, Türkiye tarım ve gıda üretimini bekleyen tehlikeyi ortaya koyduğunu söyledi.
Başta Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu olmak üzere raporu hazırlayan isimlere teşekkür eden Sümerli, “Türkiye gıda sektörü olarak gıda güvenliğinden taviz vermeden, gelecek nesillerin en ekonomik ve en sağlıklı nasıl beslenecekleri sorusuna yanıt arayışımız kapsamındaki çalışmalarımızın bir ürünü olan raporun, bu alandaki çalışmalarda yol gösterici olacağına inanıyoruz. Ülkemiz için bir İklim Değişikliği Acil Eylem Planı vakit yitirilmeden hazırlanmalı ve uygulamaya konulmalıdır. Aksi halde yarın çok geç olacak. TGDF olarak biz üzerimize düşeni yapmaya hazırız” dedi.