Adı andıçla özdeşleşen Şemdin Sakık’ın, önceki gün Ergenekon duruşmasında Taraf'ı ve bazı gazetecileri hedef göstermesi yargıya taşınıyor. Hem Taraf gazetesinin avukatı Veysel Ok hem de Mehmet Altan’ın avukatı Ergin Cinmen, suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladılar. Avukat Ok, Sakık’ın gazetecileri karalayan açıklamalar yapmasına izin veren mahkeme başkanı Hasan Hüseyin Özese ve mahkeme heyetinin de “andıca alet olduğunu” söyledi. Ok, Sakık’ın gazetecilerle ilgili sözlerinin dava tutanaklarından çıkarılması için başvuruda bulunacağını belirtti.
Taraf gazetesinde yer alan habere göre; geçen ağustosta Yeni Akit gazetesine gönderdiği mektupla Hasan Cemal, Cengiz Çandar, Ahmet Altan ve Yasemin Çongar’ı hedef gösteren Sakık, önceki gün de mahkemede, “Taraf gazetesinin örgüt bülteni mi yoksa ulusal bir gazete mi olduğu anlaşılmamaktadır. Öcalan’ın her sözü manşetten veriliyor. 2007’den günümüze kadar süren şiddette her kişinin isminin altında Taraf gazetesi vardır” diye konuştu. “Öcalan’ın yanına gelen hiçbir gazeteci, yalnızca gazeteci değildir” diyen Sakık, duruşma tutunaklarına giren şu ifadeleri kullandı: “Hasan Cemal, Cengiz Çandar, Altan kardeşler, Yasemin Çongar, gazetecilik için gelmediler. Onların görüşme amacının örgütün askerî gücünü kullanmak olduğunu düşünüyorum.”
Avukat Veysel Ok, suç duyurusuyla birlikte Sakık’ın sözlerinin dava dosyalarından çıkarılması için de girişimde bulunacak.
28 Şubat’taki gibi
Avukat Ok, yaptığı yazılı açıklamada şunları kaydetti: “Şemdin Sakık’ın Ergenekon davasında verdiği ifade ve özellikle de Taraf gazetesi ile yazarları hakkındaki suçlamaları ve iftiraları, 28 Şubat sürecindeki andıç vakası ile büyük benzerlik taşımaktadır. 28 Şubat sürecinde de Şemdin Sakık’ın ifadeleri ile kimi gazeteciler, siyasi partiler, milletvekilleri ve sivil toplum kuruluşları PKK ile işbirliği halinde gösterilmeye çalışılmıştır.
O dönemde asker bu andıçlamaya vesile olmuştu. Şimdi ise aslında daha da vahim olanı mahkemenin bu andıçlamaya ön ayak olmasıdır. Mahkemenin tavrı ve Şemdin Sakık’ın beyanları ile Taraf gazetesinin ve yazarlarının hedef gösterilmesini psikolojik bir harekâtın parçası olarak görmekteyim. CMK’nın 205. maddesinde; ‘Bir kimse duruşma sırasında bir suç işlerse mahkeme olayı tesbit eder ve bu hususta düzenleyeceği bir tutanağı yetkili makama gönderir’ hükmü mevcuttur. Ergenekon davasına bakan mahkeme, Sakık’ın ifadelerindeki hakaret, iftira teşkil eden beyanlarını suç kabul edip Sakık hakkında gereğinin yapılması için yetkili makamlara ihbarda bulunabilirdi. Mahkemenin Sakık’ın hedef gösterici beyanlarına karşı büyük toleransı düşündürücüdür.
Mahkemenin görevi ve yetkisi dahilinde olduğu halde yapmadığı suç duyurusunu müvekkillerim adına yapacağız ve ayrıca İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne de başvuru yaparak Sakık’ın Taraf gazetesi ve yazarlarına yönelik hedef gösterici hakaret ve iftiralarının dava dosyasından çıkarılmasını talep edeceğiz. Taraf gazetesi ve yazarlarının asılsız iftiralarla hedef yapılmak istenmesine karşı tüm yasal haklarımızı kullanacağız.” Mehmet Altan’ın avukatı Ergin Cinmen ise şunları söyledi: “Çok açık bir şekilde Şemdin Sakık’a birileri bir şeyler söyletmeye çalışıyor. Daha önce de Akit gazetesinde benzer şeyler çıktı. Halbuki Mehmet Altan hiçbir şekilde böyle bir görüşme yapmadı.”
Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Ahmet Abakay da, “Ahmet Altan’ın da belirttiği gibi doğru olmayan ama belli bir amaca hizmet eden açıklamalar söz konusu. Bu bir suç, karalama ve saldırıdır. Bunu asla kabul etmiyoruz. Sizin aracılığınızla ben de savcılığa suç duyurusunda bulunuyorum” dedi.
Sakık iftiralarına dün de devam etti
Ergenekon davasında tanık olarak dün ikinci kez dinlenen PKK’nın eski komutanı Şemdin Sakık, Taraf ’a yönelik iftiralarına dün de devam etti. Mahkeme heyeti yine bu iftiraları dinlemekle yetindi. Sakık dünkü ifadelerinde, Taraf ’ın geçmişteki Aydınlık gazetesine benzer bir rol üstlendiğini, Ahmet Altan ve Yasemin Çongar’ın Öcalan’dan “sözcülük yetkisi” aldığını, daha sonra bu yetkiyi Hasan Cemal’e devrettiklerini, gazeteyi çıkarmadan önce ABD’ye gidip görüşme yaptıklarını, Ergenekon yanlısı olduklarını ve akan kanda Ahmet Altan ve Yasemin Çongar’ın sorumluluğu bulunduğunu iddia etti.
Hedef gösteren Akit’e takipsizlik
Asılsız iddialarla birçok gazeteci hakkında karalama kampanyası düzenleyenYeni Akit gazetesi, Ali Bayramoğlu hakkında öne sürdüğü “Ermeni kökenli” ve “Ermeni tezlerini ırkçı bir saikle savunuyor” sözlerinden ötürü soruşturmaya tabi tutulmadı. Bayramoğlu hakkındaki karalama kampanyasına ilişkin olarak Irkçılığa ve Milliyetçiliğe Karşı Dur De Girişimi tarafından yapılan suç duyurusu hakkında “kovuşturmaya yer olmadığı” gerekçesiyle takipsizlik kararı verildi.
Taraf ’a konuşan Ali Bayramoğlu, şunları söyledi: “Acıklı bir durum aslında. Orada suç duyurusuna konu olan Akit gazetesi, Ermeniliği bir küfür ve hakaret unsuru olarak kullandı ve arka arkaya yaptığı yayınlarla bunu kampanyaya çevirdi. Çok açık bir şekilde bir nefret suçu işleniyor. Bununla ilgili yapılan bir suç duyurusuna takipsizlik kararı verilmesi, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi insanın içini acıtıyor; hem demokrasi açısından hem de adli refleks açısından. Ben ayrıca bir suç duyurusunda bulundum. Onunla ilgili henüz bir sonuç gelmedi ama umutlu değilim. Görülüyor sonuçları. Ama bu tür eylemleri de yargı dışında engellemenin yolu yok. Hukuken kendilerini bezdirme yoluna gitmeye devam edeceğiz.”