Ekonomi

Taner Yıldız: Venezuella'dan ucuz benzin gelecek

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Ankara'da Diplomasi Muhabirleri Derneği üyeleriyle kahvaltıda bir araya geldi.

25 Ocak 2011 02:00

T24 - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Ankara'da Diplomasi Muhabirleri Derneği üyeleriyle kahvaltıda bir araya geldi. Bakan Yıldız açıklamalarında, AB'ye nükleer konusunda uyarıda bulunurken, hem Venezuella izlenimlerini anlattı hem de Venezuella'dan ucuz benzin müjdesi verdi.

Hürriyet gazetesinden Zeynep Gürcanlı'nın haberine göre, işte Bakan Yıldız’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:

* Doğalgaza zam yok.
* Venezuela'dan ucuz benzin getireceğiz.
* Hala Galatasaraylıyım.
* AB’de süren itiraz nükleer santral ihalesini de etkiler.
* Venezüella lideri Chavez’den Başbakan’a büyük jest: “Erdoğan’ı seviyorum çünkü fakirlerle birlikte.


“Tek tarifeyi kaldıracağız, rekabeti sağlayacağız"
 
Hükümetin sessiz ama en çok çalışan bakanlarından biri Enerji Bakanı Taner Yıldız.

Geçen hafta Venezuela’daydı. Cumhurbaşkanı Hugo Chavez’le görüştü. Ankara’ya hiç uğramayamadan, Azerbaycan’a geçti. Bakü’de Azeri Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüştü. Ve ayağının tozuyla Ankara’da bugün gazetecilerle buluştu.
 
Öncelikle iki önemli müjde;
Doğalgaza zam yok. Taner Yıldız, son derece açık söyledi; “Doğalgaza şu anda zam yok. Çünkü zam yapmayı gerektirecek bir veri yok.”
 
Ve ikinci müjde, dünyanın en pahalı benzini konusunda;
Maliye Bakanı, Türkiye’deki benzinin üzerindeki vergilerde indirim olmayacağını açıklamıştı. Maliye Bakanı benzin fiyatını düşürmüyor ama, Enerji Bakanı fiyatın düşmesi için girişimlere başlamış bile.
 

Venezuella'dan ucuz benzin
 
Taner Yıldız, Venezuela’dan ucuz petrol ürünleri almayı planladıklarını açıkladı. Türkiye petrollerinin alt kuruluşu olan TPIC, Venezuela’dan ucuz petrol ürünü, yani benzin ve mazot ithal edecek. Ve bunu mevcut fiyatların altında piyasaya sürecek. Böylece benzinde rekabetin önünü açacak.

Taner Yıldız, “Türkiye’de 51 tane dağıtım şirketi, 14 bin 600 tane bayi var. Bir rekabetin oluşması lazım. Benzin ve petrol ürünlerinin tek tarifede kalmamasını istiyoruz. Kalksın biri yüzde 3, yüzde 5 az fiyat koysun. Biz bunu istiyoruz” diye konuştu. Bunun önünü açmak için de TPAO’nun alt kuruluşu TPIC devreye sokuluyor. İlk hedef de Venezuela’dan gelecek ucuz benzin.


“Nereye el atsak badem gözlü oluyor"
 
Bakan Yıldız, Venezuela’dan bahsederken, Türkiye’de yaşadığı bir “kırgınlığı” da özellikle dile getiriyor. Söze, “Venezuela’nın kıyıları, Türkiye’nin dörtte biri kadar. Ancak bu kıyılara öyle tesisler kurmuşlar ki, yılda 80 milyar dolarlık petrol satışını buradan yapıyorlar Bizimkiler orayı görseler, sahil batırılmış derlerdi” diyor ve durumu Türkiye ile karşılaştırıyor;

“Oysa Türkiye’de, biz kıyılarda nereye bir enerji merkezi kurmaya kalksak, hemen itiraz ediyorlar. Bugüne kadar 46 nokta için başvuruda bulunduk. 46 noktanın, 46’sı için de itiraz var. Biz nereye el atsak, badem gözlü oluyor. Ben bu itirazların iyi niyetle yapıldığına inanamıyorum. Eğer deniz taşımacılığı yapacaksanız, kıyılarınızda bir yerde de mutlaka enerji merkezi kurmanız gerekir. Ben yapılanların vatanperverlikle alakası olduğunu düşünmüyorum...”

 
İran'la dört yeni sahada doğalgaz işbirliği
 
Enerji Bakanı Yıldız ile sohbetin konularından biri de, İran’la işbirliği idi.
Türkiye’nin BM tarafından İran’a konan yaptırım kararlarına uyacağını, ancak ABD Kongresi’nin koyduğu kararların Türkiye’yi bağlamayacağını vurgulayan Bakan Yıldız, “Türkiye’nin, yanıbaşındaki İran’ın doğal kaynaklarına kayıtsız kalması sözkonusu olamaz” dedi.
Ancak bu kararlılığa rağmen, İran’la 2008 Kasım ayında imzalanmış olan doğalgaz anlaşmasının uygulanmayacağını söyledi Yıldız. Bunun gerekçesinin ise, “siyasi değil, tamamen teknik” olduğunu özellikle vurguladı.

“İran’la 13 Kasım 2008’de Güney Pars yataklarının işletilmesinde işbirliği konusnda bir iyi niyet anlaşması imzalamıştık. Anlaşma paylaşım sistemine dayalı idi. Türkiye’nin 4.5 milyar dolarlık bir yatırım yapması sözkonusuydu. Ancak İranlılar, kendi Anayasaları gereği bu sistemi uygulayamayacaklarını söylediler. Biz de, hesapladık. Onların önerdiği sistemin Türkiye’nin çıkarlarına uymayacağını belirledik. Çıkarlarımıza uymayacağı için de, anlaşmadan vazgeçtik. Çinliler, İranlıların önerdiği model kendilerine uymuş olmalı ki, bizim çekildiğimiz anlaşmayı, İran’la yaptılar.”
Şimdilerde, İran’la daha küçük ölçekli 4-5 doğalgaz sahasında işbirliği imkanları görüşülüyor. Bakan Yıldız, bu konuda TPAO’nun değil, Türk özel firmalarının teşvik edileceğini anlattı.
 

Fransa'ya nükleer gözdağı
 
Enerji konularının büyük bölümü, dış politikayla yakından ilgili.
Bakan Yıldız, “konularımızın yüzde 70’i birbiriyle ilintili. Zaman zaman enerji konuları dış politikayı, zaman zaman da dış politika enerjiyi etkiliyor” diyor.
Ve hemen çok da çarpıcı bir örnek veriyor.
Konu, Türkiye’nin nükleer santral ihalesi.
İlk ihale Ruslar’a verildi. İkincisi için ise Enerji Bakanı Yıldız geçtiğimiz ay Japonya’da temaslarda bulundu.
 
Türkiye’nin bu ikinci nükleer santrali konusunda Fransa da çok istekli. Ancak, Şubat ayında Ankara’ya gelecek Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy’ye Enerji Bakanı Yıldız’dan kötü haber var.
 
Bakan, tavrını açık açık koydu;
“Fransa’nın AB konusunda Türkiye’ye karşı tavrı değişmeden, nükleer ihaleyi alması sözkonusu olmaz” mesajı verdi. İşte Bakan Yıldız’ın bu konudaki açıklamaları;
“Fransa’nın yaptıklarından sonra, hiçbirşey olmamış gibi davranmamız sözkonusu olmaz. Fransa AB konusunda Türkiye’ye karşı çok net tavır aldı. Nükleer santral ihalesi gibi uluslararası büyük maliyetli projelerde bu tavrınların projeyi etkilememesi mümkün değildir.”
 
Türkiye, daha önce de AB sürecinde yolcu uçağı alımı gibi büyük miktarlı alımları diplomatik pazarlıkların parçası yapmıştı. Ancak uçaklar alındıktan sonra, konu kapanmış, etkisi de ortadan kalkmıştı.
 
Oysa nükleer santral öyle değil. Santralin yapımı ve işletmesi ile, yaklaşık 80 yıllık bir süreç. Yıldız ayrıntıları şöyle açıkladı; “Nükleer santral, sadece yapımla sınırlı değil. İşletmesi de var. Öyle tek bir kalemde yapılan bir al-ver ilişkisi deil. 7 yıl inşaat sürecek, 15 yıl alım garantili işletme ve ardından 60 yıllık işletme hakkı da var. Yani 80 yıllık bir süreç...”
 
Bakan’ın mesajı net:
Fransa, Türkiye ile böylesine önemli ve büyük meblağlı, yaklaşık 80 yıllık bir ticari ilişkiye girmek istiyorsa, bunun dış politikadaki gereklerini de yerine getirmeli.
 

Chavez "Selamun aleyküm" diyerek karşıladı
 
Bakan Yıldız’ın geçen hafta yaptığı Venezuella izlenimleri de ilginç...
Hem sosyal açıdan, hem de ticari açıdan.
 
Yıldız, bu konuda söze Venezuella’nın petrol yatakları açısından dünyanın en zengin ülkesi olduğunu söyleyerek başlıyor. “Eskiden en zengin Suudi Arabistan’dı. Ancak Venezuela’nın yeni ortaya çıkardığı, uluslararası kuruluşların da onayladığı rezervleri ile Venezuella dünyanın en zengin petrol yataklarına sahip ülkesi haline geldi” diyen Yıldız, bu ülke ile enerji işbirliğinde büyük potansiyel olduğunu da vurguladı.
 
Venezuella, Türkiye ile ortak petrol çıkarmak ve pazarlamak karşılığında, Türkiye’den toplu konut yapmasını istiyor. Yani bir çeşit, “konut karşılığı petrol” anlaşması sözkonusu olabilecek Venezuella ile.
 
“Venezuella’da çok büyük konut sıkıntısı var” diye anlatıyor Yıldız ve devam ediyor:
“Bizim bildiğimiz, anladığımız gibi bir gecekondu mahallesi yok orada. Bizde olan gecekondu mahallelerinin bir yolu, elektriği, suyu var. Venezuella’da durum öyle değil. Evler kutu gibi birbiri üzerine kurulmuş. ‘Daha yukarıda yaşayanlar evlerine nasıl gidiyorlar’ diye sordum, ‘Diğerlerinin bahçesinden, hatta odasından geçerek giriyorlar’ diye anlattılar. ‘Ne kadar konut yapmamızı istiyorsunuz’ diye sordum, ‘Yapabildiğiniz kadar. Yapabiliyorsanız 2 milyon konut bile olur” dediler.”
 
Venezuella hükümeti, Türkiye’ye iki petrol bloğunda işbirliği önermiş. “Üretim paylaşım modeli ile işbirliği yapmayı planlıyoruz” diyor Bakan Yıldız. Ayrıca Venezuella Türkiye’de bir petrol deposu kurmak da istiyor. Yıldız, “Bu konuya da sıcak bakıyoruz. Önümüzdeki hafta Venezuella’ya göndereceğimiz teknik heyet, bu konuyu da görüşecek” diyor.
 

“Nedir bu TOKİ?
 
Venezuella ile “konut karşılığı petrol” konusu, bu ülkenin Dışişleri Bakanı’nın Kasım ayında Ankara’ya yaptığı ziyaret ile ortaya çıkmış. Venezuellalı Bakan, havaalanından şehir merkezine gelirken, bir zamanlar gecekondularla dolu olan ancak bugünlerde TOKİ’nin yaptığı blokların bulunduğu yoldan getirilmiş. Gelirken de “Nedir bu TOKİ?” diye sormuş. Durumu öğrenince de ülkesine dönüşünde konuyu Venezuella Devlet Başkanı Hugo Chavez’e açmış.
 
Nitekim Chavez’in Bakan Yıldız’la görüşmede ilk sorduğu sorulardan biri bu olmuş:
“Nasıl yıkıyorsunuz gecekonduları. Sahipleri incinmiyor mu?”
 
Bakan Yıldız, “Alternatif yaşam alanları oluşturulduğunu” anlatarak yanıtlamış. Gecekondudaki tapusuz yaşama karşılık, kanuna uygun, tapulu, imkanları daha fazla yerler gösterildiğinde, halkın kendi isteğiyle buralara geçtiğini anlatmış.
 

“Chavez bizi selamun aleyküm diye karşıladı..."
 
Chavez,  Enerji Bakanı Taner Yıldız’a geçen hafta yaptığı ziyaret sırasında büyük ilgi göstermiş görüşme boyunca.
 
“Beni Selamun aleyküm” diyerek karşıladı Sayın Devlet Başkanı. Bildiği bir kaç Arapça cümleden biriymiş” diye anlattı Taner Yıldız.
 

Chavez'in resmi konutunda selzede çocuklar
 
Ardından Devlet Başkanlığı sarayını gezdirmiş Chavez Türk heyetine. Taner Yıldız’ın gözüne bahçede oynayan çocuklar çarpmış. Aynı görüntü, Venezuella Dışişleri Bakanı’nın resmi konutunda da varmış; Ortada oynayan fakir kıyafetli çocuklar. İçeri girdiklerinde ise o yüksek tavanlı, görkemli saray benzeri binada basit ranzalar görmüş Türk heyeti. “Kim bunlar, bu ranzalar neyin nesi?” diye sormuş Bakan Yıldız. Ve aldığı cevap kendisini de, heyeti de şaşırtmış:
“Selzedeler, konutları yapılana kadar bu resmi binalarda kalıyorlar. Dışişleri Resmi Konutu'nun alt katı, onların kaldıkları bölüm. Üst kat ise çalışma ofisleri...”
 

“Bir zamanlar bu sarayı kurşunlamıştım"
 
Chavez, heyete kendi sarayını gezdirirken de benzer manzaralarla karşılaşmış Türk heyeti. Ancak Chavez’in bir sözü, son derece ilginç gelmiş Bakan Yıldız ve beraberindekilere.
 
Chavez, “Bir zamanlar bu sarayı kurşunlamıştım” demiş ve duvarda hala duran bir kurşun deliğini göstermiş.
 
Bakan Yıldız sormuş: “Bir zamanlar kurşunladığınız sarayda, bir gün Devlet Başkanı olarak ikamet edeceğinizi hiç düşünmüş müydünüz?”
Chavez, “Ben Allah’a inanırım” diye yanıt vermiş; “Burada oturacağım hiç aklıma gelmemişti o günlerde. Şimdi burada oturuyorum, ama halkım için oturuyorum..”
 

Chavez'den Erdoğan'a övgü
 
Venezuella Devlet Başkanı, görüşme sırasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan özellikle büyük beğeni ile bahsetmiş. Bakan Yıldız anlatıyor:
“Sayın Chavez, Türkiye’yi çok yakından izliyor. Türkiye’nin dinamizmini anlattı bana. ‘Türkiye çok büyük bir sıçrama yaptı’ dedi. Başbakanımızdan da büyük övgüyle bahsetti. ‘Başbakanı'nızı çok seviyorum. Çünkü hep fakirlerle birlikte. Onlardan kendisini hiç ayırmıyor’ dedi bizim heyete...”
 

İran'la dört yeni sahada doğalgaz işbirliği
 
Enerji Bakanı Yıldız ile sohbetin konularından biri de İran’la işbirliği idi.
 
Türkiye’nin BM tarafından İran’a konan yaptırım kararlarına uyacağını, ancak ABD Kongresi’nin koyduğu kararların Türkiye’yi bağlamayacağını vurgulayan Bakan Yıldız, “Türkiye’nin yanıbaşındaki İran’ın doğal kaynaklarına kayıtsız kalması sözkonusu olamaz” dedi.
 
Ancak bu kararlılığa rağmen, İran’la 2008 Kasım ayında imzalanmış olan doğalgaz anlaşmasının uygulanmayacağını söyledi Yıldız. Bunun gerekçesinin ise “siyasi değil, tamamen teknik” olduğunu özellikle vurguladı.
 
“İran’la 13 Kasım 2008’de Güney Pars yataklarının işletilmesinde işbirliği konusunda bir iyi niyet anlaşması imzalamıştık. Anlaşma paylaşım sistemine dayalı idi. Türkiye’nin 4.5 milyar dolarlık bir yatırım yapması sözkonusuydu. Ancak İranlılar, kendi Anayasaları gereği bu sistemi uygulayamayacaklarını söylediler. Biz de, hesapladık. Onların önerdiği sistemin Türkiye’nin çıkarlarına uymayacağını belirledik. Çıkarlarımıza uymayacağı için de anlaşmadan vazgeçtik. Çinliler, İranlıların önerdiği model kendilerine uymuş olmalı ki, bizim çekildiğimiz anlaşmayı, İran’la yaptılar.”
 
Şimdilerde, İran’la daha küçük ölçekli 4-5 doğalgaz sahasında işbirliği imkanları görüşülüyor. Bakan Yıldız, bu konuda TPAO’nun değil, Türk özel firmalarının teşvik edileceğini anlattı.
 

“Boğazlar'da altın frank dönemi"
 
Türkiye’nin önemli enerji projelerinden biri de Samsun-Ceyhan boru hattı projesi.
 
Proje ile özellikle Boğazlardaki tanker geçişi sınırlandırılacak.
 
Türk hükümetinin, Boğazları rahatlatmak için kullanmayı planladığı yöntem ise “altın frank”. Yani Boğazlarda tankerlere geçiş ücretini arttırmak.
 
1936 tarihli Montrö sözleşmesi, Türkiye’ye boğazlardan geçişte aldığı ücreti arttırma hakkı veriyor. Ancak bu hak, bugüne kadar kullanılmamış. Bakan Yıldız, “Bu hakkı kullanırken, uluslararası ticareti de etkilemeyecek bir yol bulmanız gerekir. Bir alternatif güzergah ortaya koymanız gerekir. İşte bu güzergah, Samsun-Ceyhan boru hattı” diyor.
 
Bakü-Ceyhan, boğazları rahatlatan ilk proje idi. Kuruluşundan bugüne kadar toplam 1 milyar 63 milyon varil petrol akıtılmış Bakü-Ceyhan’dan. “Bakü-Ceyhan sayesinde her yıl 50 milyon ton petrol daha az geçiş yapıyor Boğazlar'dan” dedi Yıldız, ve ekledi:
“Ancak Bakü-Ceyhan’a rağmen Boğazlardan geçen petrol miktarı 120 milyon tona ulaştı. Bunu düşürmemiz gerekiyor. Bunu da Samsun-Ceyhan’la sağlayabiliriz...”
 

“Hala Galatasaraylıyım..."
 
Sohbetin sonunda Bakan Yıldız’a geçen hafta Aslantepe’deki ıslık olayını soruyoruz.
 
Bakan, Arena Stadı'nda yaşanan olayların ardından “Galatasaraylılığımı askıya alıyorum” demişti. Peki hala aynı görüşte mi?
“Hayır. Ben o sözü de zaten tepkimi ortaya koymak için söylemiştim. Tabii ki Galatasaray taraftarıyım. Zaten herşey normalleşiyor” dedi Bakan.
 
GS Başkanı Polat ile bu süreçte iki kez görüşmüş. Polat kendisine telefonda “Birlikte maça gidelim” çağrısı yapmış. “Maça gitmeyi isterim. Zaten bu haftaki maça da kendisi de GS taraftarı olan müsteşarımı gönderdim” diyor Yıldız.
 

“Fenerbahçe için Venezuella'da girişimde bulundum"
 
Ve bitirirken Venezuella’dan ilginç bir anektod daha. Bakan Yıldız anlatıyor:
“Temaslar sırasında bir Türk vatandaşı yanıma geldi. ‘Sizden bir yardım rica edebilir miyim’ diye sordu. Venezuella’da bir Fenerbahçe Gençlik Spor Okulu açmayı planlıyorlarmış. Amaçları, Güney Amerika’daki yetenekli çocukları eğitip, FB’ye kazandırmakmış. Benden de bu konuyu Venezuellalı makamlarla görüşmelerimde gündeme getirmemi istedi. Tabii ki, bu ricasını kırmadım. Venezuellalılarla görüşmelerimde, Fenerbahçe’nin böyle bir talebi olduğunu, gerekli kolaylıkların gösterilmesini istedim...”