Gündem

TALPA: Uçağı türbülans düşürdü!

Pilotlar Derneği Başkanı A. Ziya Yılmaz, Tekirdağ adlı uçağın türbülans nedeniyle düşme ihtimalinin kuvvetli olduğunu söyledi.

27 Şubat 2009 02:00
Türkiye Havayolları Pilotları Derneği (TALPA) Başkanı, Amsterdam'daki kazaya, THY uçağından önce inen bir başka uçağın oluşturduğu türbülansın sebep olma ihtimalinin yüksek olduğunu söyledi. Bu durumda Amsterdam havaalanı kulesindeki görevlilerin hatalı olduğu ileri sürüldü.  

Türkiye Hava Yolları Pilotları Derneği (TALPA) Başkanı Ali Ziya Yılmaz, ''yurt dışında, yetkili olduğunu iddia eden kişilerce, kazanın nedenine ilişkin sürekli, kamuoyunu yanlış yönlendirici beyanlarda bulunulmasının, kendilerini bu acılı günde üzdüğünü'' belirtti.

Yılmaz, dernek merkezinde 2. Başkan Mete Dane ve Genel Sekreter Savaş Şen ile basın toplantısı düzenledi.

Meslek olarak taraf olmalarından dolayı kaza sonuç raporu açıklanmadan Hollanda'daki uçak kazasının detayına ilişkin açıklama yapmama prensibinde olduklarını kaydeden Yılmaz, ''Ancak iç ve dış basın aracılığıyla yurt dışında, yetkili olduğu iddia edilen kişilerce henüz hiçbir şey belli değilken sürekli farklı ve kamuoyunu yanlış yönlendirici beyanlarda bulunulması üzüntüyle karşılanmaktadır'' dedi.

''Kazanın oluşundan itibaren bizler de kazanın oluş sebepleri hakkında birtakım bulgulara ulaşmış bulunmaktayız'' diyen Yılmaz, kaygı duydukları konularla ilgili kamuoyu ile paylaşacakları bu sorulara cevap aradıklarını söyledi.

Yanıt aranan sorular

Yılmaz, ellerindeki bulguları açıklamaya yardımcı olacağını belirttiği bazı faktörlerle ilgili şu sorulara cevap aradıklarını kaydetti:

-TK 1951 sefer sayılı THY B737/800 tipi uçak yaklaşma kontrolden, kule kontrolüne devredildiğinde uçak Schipol kule ile temasa geçmiş midir?

-TK 1951 uçağın Schipol Havalimanı 18R pistine yaklaştığı sırada yaklaşma yapan önünde başka uçak var mıdır?

-Eğer TK 1951 uçağının önünde yaklaşan uçak var ise bu uçak wake turbulance kategorisi yüksek, geniş gövdeli bir uçak mıdır?

-Eğer wake turbulance kategorisi ifade edildiği gibi yüksek olan bir uçak TK 1951'in önünde yaklaşma yaptıysa, hava trafik ünitesince aralarında kaç millik ayırma yapılmıştır?

-Eğer wake turbulance kategorisi yüksek bir uçak TK 1951'in önünde yaklaşma yaptıysa hava trafik ünitesi tarafından pilotlarımıza gerekli ikaz yapılmış mıdır?

-Kaza olduktan sonra kokpit ekibine, kurtarma ekibi tarafından ne kadar süre içerisinde müdahale edilmiştir. Kokpit ekibi, kurtarma ekiplerince kaza olduktan ne kadar süre içerisinde kokpitten çıkarılmıştır?

-11 Eylül olayından sonra uygulamaya konulan kokpit kapı sistemlerinin acil bir durumda nasıl açılacağı konusunda kurtarma ekipleri yeterli bilgiye sahip midir?

-Yabancı basında çıkan olumsuz, karalayıcı ve ispatlanmamış muhtemel sebeplerle uçağın düştüğüne dair haberler, acaba dünya havacılık sektöründe hızla ilerleyen, dünyada söz sahibi olma noktasına ulaşmada emin adımlarla yürüyen Türk Sivil Havacılığı ve THY üzerinde, ticari kaygılardan oluşan bir karalama kampanyasına mı dönüşmektedir?

Kule hatası ön plana çıkıyor

Türkiye Hava Yolları Pilotları Derneği (TALPA) Genel Sekreteri Savaş Sen, edindikleri bilgilere göre Amsterdam Schipol Havaalanı'na THY uçağının inişinden 2 dakika önce türbülansı en tehlikeli uçaklardan biri olan Boeing 757 tipi uçağının iniş yaptığını belirterek, ''Eğer ardından bizim THY uçağı yeterli ayrım yapılmadan geldiyse, bu hava akımının içine girdiyse o an olan tek şey vardır; uçak üzerinde uçulabilirlik özelliklerinin tükenmesi'' dedi.

Uçağın yakıtı tamdı

THY uçağının Hollanda'daki kazasına ilişkin düzenlenen basın toplantısında konuşan TALPA Genel Sekreteri Savaş Şen, uçağın yakıtının bittiğine ilişkin spekülasyonlara karşı, ''Bu uçağımız yere düştüğü zaman yaklaşık uçakta 4 bin 100 kilogram yakıt vardı'' bilgisini verdi.

Uçağın en uzak yedek meydana daha emniyetli iniş yapabilecek yakıtının bulunduğunu ifade eden Şen, şunları söyledi:

Motor durmasında böyle bir düşüş olmaz

''TK 1951 iniş için normal geliyor, sürati çok normal. Saat 09.25.23'ten itibaren iniş için sürat bire bir tutturulmuş durumda. Saat 09.25.38'den sonra 09.25.53'üncü saniyede uçağın süratinde anormal bir düşüş var. Dakikada bin 500 metre düşebilecek bir alçalış oranı var. Sürat 83 nat, olması gerekenin 50 nat altı. Diyorlar ki 'motor durması.' Motor durmasında böylesi bir sürat düşüşü olmaz. Olsa bile böylesi bir alçalış olmaz.

Wake türbülans ihtimali en kuvvetli neden

Bazı kaynaklardan edindiğimiz bilgilere göre, bizim uçağımızdan yaklaşık 2 dakika önce hava alanına north west'in 757 tipi wake türbülansı en tehlikeli uçaklardan bir tanesi inmiştir. Önden gelen uçağın wake türbülansını sormak istiyoruz. Önden inen uçağın tipi nedir? Eğer önde inen uçağın wake türbülans özelliği varsa ve ardından bizim THY uçağı yeterli ayrım yapılmadan geldiyse, bu hava akımının içine girdiyse o an olan tek şey vardır; uçak üzerinde uçulabilirlik özelliklerinin tükenmesi. Buna sebep olan bu durumda nedir? Bizim pilotlarımız mı? Hayır. Bizim pilotlarımız böylesi bir durumda dahi uçağı en uygun şekilde yerle temas ettirmişlerdir. Pilotlarımız başarılıdır.''

TALPA Başkanı Ali Ziya Yılmaz da bir uçağın uçması için 2 önemli faktörün ''güç'' ve ''uçağın gövde yüzeyi üzerindeki hava akımları'' olduğunu ifade etti.

Yılmaz, ''Ne olduğunu bilmediğimiz yetkililer, motorların durmuş olabileceğini söylüyorlar, ama uçak yüzeyinden akan hava filelerini bozucu bir etken var mıydı yok muydu bunu dile getirmiyorlar'' diye konuştu.

Ali Ziya Yılmaz bir soru üzerine, wake türbülans özelliği olan bir uçağın THY uçağından önce gerekli ayrım yapılmadan iniş yapmış olması karşısında, kaza için öne sürülen diğer sebeplerin geri planda kalacağını söyledi.

Yılmaz, böyle bir durumun gerçekleşmiş olması durumunda bundan Hollanda havacılık otoritelerinin sorumlu olacağını vurguladı.

''Uçağın kokpit ekibine müdahalenin çok geç yapıldığı'' yönünde basında haberlerin yer aldığına dikkati çeken Yılmaz, ''Bu insani açıdan doğru bir olay değildir. İnsan hayatına önem veren bir toplulukta böyle bir şeyin olması cinayettir'' diye konuştu.

Yılmaz, Türk pilotlarına karşı bir karalama kampanyası başlatıldığını ileri sürerek, bu ulusal konu karşısında birlikte hareket edilmesi gerektiğini dile getirdi. 

Bakan: Çok spekülasyon var
 
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, TALPA'ya taziye ziyaretinde bulundu.

Dernek yöneticileri ile basına kapalı görüşen Yıldırım, daha sonra ziyaretine ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Kazayla ilgili tahkik heyetinin çalışmalarını sürdürdüğünü kaydeden Yıldırım, konuyla ilgili zaman zaman içeride ve dışarıda çeşitli spekülasyonların yapıldığını söyledi.

Kaza nedenine ilişkin kesin sonucun, tahkik heyetinin çalışmalarını tamamlamasıyla ortaya çıkacağını belirten Yıldırım, ''O bakımdan bizim medyadan beklentimiz bu çalışmaların sonucunu beklemeleridir'' dedi.

Yıldırım, yapılacak her türlü değerlendirmenin birçok yönden fayda yerine zarar vereceğini dile getirerek ''Bu değerlendirmeler hem Türk havacılık sektörünün imajının bozulmasına haksız yere neden olacak, hem de hayatını kaybeden ve bu olayda sebep ne olursa olsun ölü sayısının sınırlı olması amacına yönelik olarak hayatlarını riske atan kahraman pilotlarımızın ruhaniyetlerini de incitecektir. O bakımdan bizim sizden istirhamımız çalışmaları herhangi iç ve dış etkilerden uzak olarak olarak takip etmeniz'' diye konuştu.


'Uzmanlar karar verecek'

Kazaya, ''Amsterdam Schipol Havaalanı kulesinden kaynaklanan hataların neden olduğuna'' yönelik iddiaların hatırlatılması üzerine Yıldırım, ''Maalesef uzmanlara işi bırakmak yerine, tahmin yürüterek, kazanın hemen neden olduğu söylenmeye çalışılıyor'' dedi.

Bu yaklaşımın ciddi bir hata olduğunu vurgulayan Yıldırım, kaza öncesinde ''Tekirdağ'' uçağının motorlarının ikisinin birden durduğunun söylendiğini de anımsattı.

Yıldırım, bu iddiayı yetkili ya da yetkisiz kişilerin dile getirmesinin bir anlamı olmadığını ifade ederek ''O zaman kaza için kırım heyeti oluşturmaya hacet yok. Herkes istihareye yatsın, kalksın bir sebep ortaya atsın'' şeklinde konuştu.

Bu kazayla ilgili onlarca neden bulunabileceğini belirten Yıldırım, kazanın bir nedenden kaynaklanabileceğini söyleyenlerin, ''kazanın asıl nedenlerini gölgelemeye çalışmak ya da yapılan teknik çalışmayı anlamsız hale getirmek'' amacıyla hareket edebileceklerini söyledi.

Uçakta, biri bilgileri, diğeri de sesleri kaydeden 2 cihaz bulunduğunu anımsatan Yıldırım, bu cihazların resmi çözümleri elde edilmeden çeşitli yollardan elde edilen kayıtların kendileri açısından hiçbir anlamı olmadığını vurguladı.

Kazanın oluş nedeni, sonuçları, hepsinin değerlendirileceğini belirten Yıldırım, bu değerlendirmede asıl sorumluluğun Hollanda Sivil Havacılık İdaresinde olduğunu kaydetti.

Kimsenin bu konuda tereddüt taşımaması gerektiğini ifade eden Yıldırım, ''Kaza nedenlerini hiç kimse o yana yahut bu yana saptıramaz. Her şey ayan beyan ortaya çıkacaktır'' dedi.