Karar gazetesi yazarı Taha Akyol, ekonomi kötü yönetildiği için Türk Lirası'nın eridiğini belirterek, "Türkiye’nin özellikle CB sisteminde hızla krize sürüklenmesinde iki sebep artık açıkça bellidir: Biri siyasette rasyonellikten uzaklaşma … Öbürü kurumların siyaseten ezilmesi… İşte, iktisat ilminin prensiplerine değil, siyasi çıkarlara göre izlenen zikzaklı politikalar… Kurumsal planda da Merkez Bankası’nın uzun vadeli para politikaları oluşturamaz hale getirilmesi… Bu yanlışları “dış güçler” falan gibi hamaset zarfına sarmak, sorunları büsbütün ağırlaştırdı." diye yazdı.
Dini kavramlara yer verilen yeni anayasa söyleminin, seçimlerdeki temel argümanlardan biri olabileceği endişesini taşıdığına işaret eden Akyol, "Çünkü, dinin bir partiyle, bir siyasetle, o siyasetin kusurlarıyla özdeşleştirilmesi hem samimi dindarların kabul edemeyeceği ağır bir vebaldir… Hem sorunlarımızın çözümü için gereken rasyonel politikaların daha bir unutulup ülkenin “orta gelir tuzağı”nda kalması gibi ağır bir milli mesuliyettir.
En büyük düşmanımız, ülkemizin gelişme hızını kesen kendi kusurlarımızdır. Biz Almanya veya Japonya gibi bilim ve hukuk temelli gelişmiş bir ülke olsak hangi “düşman” ne yapabilir?!." ifadelerini kullandı.
Yazının tamamı için tıklayın...