Cumhurbaşkanı Eroğlu, Türkiye Haber İş Sendikası heyetini kabulü sırasında, konuyla ilgili bir soru üzerine, BM Barış Gücü görevinin 6 ay daha uzatılmasını öngören taslak raporu değerlendirdi.
Eroğlu, taslak raporun incelendiğini, daha sonra kendi aralarında tartışacaklarını belirterek, ''Müzakerelerde hedef olarak yıl sonunun seçilmesi memnuniyet verici'' dedi.
Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından yıl sonuna kadar müzakerelerin sonuçlandırılması gereğini ortaya koyduğunu hatırlatan Eroğlu, Rum tarafının ise müzakerelere süre konulmasına ve arabulucuya karşı olduğuna işaret etti.
''Yıllardır devam eden müzakerelerde anlaşma olacaksa yıl sonuna kadar olabileceğini'' ifade eden Eroğlu, ''Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum halklarının müzakerelerden yorgun düştüğünü'' söyledi.
''Anlaşma olsun'' niyetiyle müzakerelere oturulursa bir anlaşmaya varılabileceğini kaydeden Eroğlu, Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas'ın, ''uzlaşmaz taraf Türk tarafı'' düşüncesiyle bir açıklamaya dayanarak masaya gelmemesi halinde yıl sonuna kadar anlaşmaya varmanın mümkün olmayacağını söyledi.
ANLAŞMANIN YOLUNU ARAYACAĞIM
Kıbrıs Türk halkının haklarını müzakere masasında savunmanın asli görevleri olduğunu vurgulayan Eroğlu, bunun için de müzakere masasında istikrarlı ve sabırlı bir şekilde oturup müzakere etmenin ve anlaşma yollarını aramanın ana hedefleri olduğunu söyledi.
''Zaman zaman ayak oyunlarıyla karşılaşabileceklerini'' kaydeden Eroğlu, ''Karşı taraf bizi suçlayarak müzakere masasından ayrılma gibi bir düşünce içerisinde olabilir. Böyle bir düşünce yanlış. Müzakere masasında belli konuları görüşmek için oturuyoruz. Anlaşma yollarını müzakere masasında arayacağız. Anlaşma olup olmayacağını da zaman gösterecek'' dedi.
''Konuları tartışıp yıl sonuna kadar anlaşmaya varma hedefiyle müzakerelere başladıklarını'' ifade eden Eroğlu, bunun Rum tarafının da aynı arzuyu göstermesiyle olabileceğini vurguladı.
Eroğlu, ''Müzakere masasını suçlayarak ayrılmanın kimseye yararı olmaz'' dedi ve müzakereleri Kıbrıs Türk halkı ve devletinin haklarını koruyarak sürdürmesinin doğal olduğunu kaydetti.