Star Gazetesi yazarı Ersoy Dede, gazeteci Can Dündar'a MIT TIR'larıyla ilgili bilgileri CHP Milletvekili Enis Berberoğlu'nun sızdırdığı iddialarının ardından bugünkü köşesinde 'Enis Berberoğlu’na kim verdi?' başlıklı yazısında başka bir iddiayı gündeme getirdi.
Gazeteci Can Dündar ve Erdem Gül MİT TIR'ları davası için bugün ikinci kez hâkim karşısına çıkarken, Dündar'ın 'Eyy CHP, bana sahip çıkmazsanız ben de öterim’ dediğini iddia eden Ersoy, konunun artık Berberoğlu ve Dündar'la birlikte Aydın Doğan'ı da ilgilendirdiğini savundu.
Yeni Şafak gazetesi, Can Dündar'a, MİT TIR'larına ait görüntülerin CHP Milletvekili Enis Berberoğlu tarafından verildiğini öne sürmüş, Enis Berberoğlu yaptığı açıklamada, "Eski bir gazeteci ve yeni siyasetçi sıfatıyla bu haberin tüm sorumluluğunu üstlenmeye hazırım" demişti.
Bunun üzerine Can Dündar şu açıklamayı yapmıştı;
"Bugün yandaş basında MİT TIR’ları haberini sızdıran milletvekilinin dönemin CHP Genel Başkan Yardımcısı Enis Berberoğlu olduğuna dair haberler yer aldı. Öyle anlaşılıyor ki, haberin kaynağının Fetullah Gülen cemaati olduğunu iddia eden Savcılık, benim kitabımda yer verdiğim bir ayrıntıdan yola çıkarak o gün gazetemizi ziyaret eden CHP milletvekillerinin peşine düşmüş ve çevrede telefonu sinyal veren ismin Enis Berberoğlu olduğunu öğrenmiş. Bu haberi de kendisinden önceki Fetullahçı özel yetkili savcılar gibi, mahkemeden önce havuz medyasına servis etmiş. Anayasa Mahkemesi kararını takmayan savcılığın TBMM üyelerinin dokunulmazlığını da hiçe saydığını görüyoruz. Açıkçası gazetecinin haber kaynağını açıklamama ilkesi gereği, savcılık ve mahkeme sorgumda haberi kimden aldığımı söylemeyi reddetmiştim. Ancak ısrarla haber kaynağımın Gülen cemaati olduğunu söyleyen tetikçilere karşı, yeni çıkan kitabımda kaynağın solcu bir milletvekili olduğunu belirtmiştim."
Dede'nin bugün (01 Nisan 2016) yayımlanan 'Enis Berberoğlu’na kim verdi?' başlıklı yazısı şöyle:
Vatana ihanet ve casusluk davasının sanığı Can Dündar için, - Anayasa Mahkemesi ‘gazetecilik’ dedi..
- Konsoloslar ‘gazetecilik’ dedi..
- Hükümet içindeki bazı isimler ‘gazetecilik’ dedi..
- Karar Gazetesi, ‘gazetecilik’ dedi..
Abdullah Gül, Bülent Arınç ve daha kim varsa..
Tamamı, bizzat bu ihanet dosyası için ‘gazetecilik’ dedi..
Bir kişi hariç..
Can Dündar..
***
Evet Can Dündar bu meselenin gazetecilik olmadığını söylüyor..
Eğer sahiden yaptığı işin gazetecilik faaliyeti olduğunu düşünseydi, kitabında açık-seçik kaynak ifşaatı yapar mıydı?..
Çıkar derdi ki; “siz haberin doğru olup olmadığıyla ilgilenin. Nereden bulduğum bana kalsın”...
Ama öyle demedi..
Yol arkadaşlarını satışa getirdi..
***
Bunca yılın Can Dündar’ı, oraya tam tarih ve adres yazdığı anda, görüntüleri kimin gazeteye getirdiğinin ‘kabbak gibi’ ortaya çıkacağını bilmiyor muydu sizce?..
Pek âlâ biliyordu..
Nitekim çıktı da..
Bundan sonra sorulması gereken başka sorulara geldi sıra..
***
Mesela;
(eğer sahiden görüntüler Enis Berberoğlu üzerinden gelmişse)
Enis Berberoğlu’na bu görüntüleri kim verdi?..
***
Değerli dostlar..
Bugün yargılaması yapılacak olan dava son derece önemli..
Bu bir vatana ihanet davasıdır..
Yabancı gizli servislerin, içimizdeki taşeronları eliyle çektiği operasyonların yargılandığı bir davadır..
Geçen hafta yapılması gereken yargılama, bizzat CHP’li vekillerin müdahalesiyle engellendi..
Bunu unutmayın..
Sistematik olarak ‘konsolos selfie’ etrafında dönüyor tartışma..
İngiliz ya da Amerikan konsolosu zaten fıtratının gereğini yapıyor..
Onda sorun yok..
Ama orada aslolan, CHP’nin bu davanın görülmesini engelleme gayretiydi..
Bugünkü duruşmada da bunu göreceğiz..
***
Değerli dostlar..
Enis Berberoğlu, hem CHP yöneticisidir..
Hem de Aydın Doğan medyasının, kumpas davaları sırasında tepe yöneticiliğini yapmış bir isimdir..
***
Şimdi artık cin şişeden çıktı..
Can Dündar açıktan tehdit etmiş,
‘Eyy CHP, bana sahip çıkmazsanız ben de öterim’ demişti..
Anlaşılıyor ki, ‘öttü’..
Dahası..
Meselenin bu boyuta gelmemesi için, bizzat Enis Berberoğlu, kendi eliyle Hürriyet’e yazar yaptığı Akif Beki’nin programında, MİT TIR’ları ihaneti konusu geldiğinde; “... Adam devletin askeri.. silahı doğrultmuş tutuyor. Şimdi bu fotoğrafı basınca vatan haini mi oluyorsun?...” diyerek savunmuştu arkadaşlarını..
(25/12/2015 - CnnTurk - Baştan Sona programı)
Artık bu dava, tek başına Cumhuriyet Gazetesi’ni değil, CHP’yi ve Aydın Doğan’ı da ilgilendiriyor..
Bakalım ne çıkacak..
Kalın sağlıcakla..