Spor

Spor yazarlarının yorumları

Spor yazarlarından yorumlar: Rıdvan Dilmen: Tatile girmişler, Osman Tanburacı: Lincoln saç tokası mı?

23 Mart 2009 02:00
Rıdvan Dilmen: Tatile girmişler
Eskişehir karşısındaki sonucun kendisine hiç sürpriz olmadığını belirtiyor ve ekliyor: “Çünkü Hamburg maçından sonra Galatasaraylı oyuncular tatile çıkmışlar bile. Bence yazın gidecekleri Bodrum’u hayal ediyorlar. Eskişehir maçını bir kenara bırakın, eğer siz sezonun en önemli sınavı olan Hamburg maçına Serkan Kurtuluş, Kewell, Hakan Balta ve Volkan dörtlüsü ile çıkıyorsanız doğru yönetilmiyorsunuz demektir. Başkanından teknik adamına kadar. Ben Galatasaray’ın bu sezon ilk ikiye gireceğini sanmıyorum. Sivas ve Beşiktaş hırslarıyla, özverileriyle bulundukları yeri hak ediyorlar. Bu tablonun değişeceğini düşünmüyorum.”

Erman Toroğlu: Lig de bitti
Galatasaray için geçen hasta Avrupa bu hafta da ligin bittiğini belirtiyor ve ekliyor: “İlk yarıyı statta izledim, ikinci yarıyı televizyonda. 90+1’de Arda’nın bir görüntüsü var televizyonda, takımdan da maçtan da ümidini kesmiş gibi. Galatasaray, Skibbe’ye ‘Acemi’ diyordu. Eee Bülent, tam amatör. Bu tip maçlarda tecrübeli adamlar gerek. Mesela Kewell hiç de kötü oynamıyordu, gereksiz yere aldı oyundan. Lincoln 1,5 yıldır oynamıyor zaten doğru dürüst. Ama bu tip maçta Lincoln’ü de oynat, ona ceza verme.”

Uğur Meleke: Arda ve ‘yansıtma’
Arda Turan’ın kendisini heyecanlandıran bir genç adam olduğunu heyecanlandırma nedeninin sadece iyi top oynaması, mesleğini sevmesi veya futbola tutkuyla bağlılığı olmadığını ifade ediyor ve ekliyor: “Henüz 22 yaşında kaptanlık konusunda tutarlı/gerekçeli bir duruş sergilemesi... Ali Sami Yen’deki Bordeaux maçı bitiş düdüğünden 5 dakika sonra kan ter içinde söylediği sözcükleri özenle seçmesi, Skibbe ve yardımcılarına teşekkür etme erdemini göstermesi esas beni heyecanlandıran... Belki de Hamburg müsabakasının ardından Arda’nın “Kadıköy’de final oynamamız neden başkalarını bu kadar endişelendirdi?” sözlerini bu kadar ciddiye almam da bundan... Bu sözcüklerin Arda’nın dudaklarından dökülmesi, başka herhangi bir futbolcunun söylemesinden farklı... Çünkü belki de takımının en zeki yerli oyuncusu; kelimeleri düşünerek/tartarak konuşan özel bir sporcunun söyledikleri “yansıtma” izlenimi veriyorsa, ‘etrafımızdaki herkes bize düşmanlık besliyor’ paranoyası kokuyorsa, orada durmamız, hep birlikte ‘nereye gidiyoruz’ diye düşünmemiz lazım...”

Osman Tanburacı: Lincoln saç tokası mı?
Rakiplerinin puanlar kaybettiği haftada Galatasaray ununu elemiş eleğini duvara asmışlar gibi oynadığını kaydediyor. Galatasaray ilk yarıda golü atıp sonlara doğru rahatlayacağı yerde golü bile ikinci yarıya bıraktığını ifade ediyor ve ekliyor “Olgun ataktan vaz geçtim eğrisi bile doğrusuna denk gelmeyince rezil bir futbol yayıldı Ali Sami Yen'in çimlerine...Lincoln de kulübede yayıldı kaldı.Ey Bülent Korkmaz! Lincoln'ün varsa oynatacaksın. Oynatmazsan taraftar aklını oynatacak. Futbolcuna gıcık gitmekle hoca olunmaz! Ama esas kabahat Galatasaray yönetiminde. Yollarsan Skibbe'yi harcarsan Lincoln'ü işte böyle çanına ot tıkarlar! Ey Bülent Korkmaz bu mu senin kadron? Bu mu senin Galatasaray'ın? Lincoln saç tokası mı ki hala Kewell'ı çıkartıp Mehmet Güven'i oyuna sokuyorsun! Hem de golü de yemişsin!...”

Levent Tüzemen: Böyle hocalık olmaz
Eskişehir önünde alınan yenilgiyle Galatasaray’ın şampiyonluk yarışına mendil salladığını kaydediyor. Bülent Korkmaz’ın eğer kaprisli tavırlarını bırakmazsa asla iyi bir teknik adam olamayacağını ifade ediyor ve ekliyor: “Lincoln'a ceza verebilirsin. Kadroya almayabilirsin. Tribüne de gönderebilirsin. Ancak 18'e alıyorsan oynatmamazlık edemezsin.. Eğer, ‘Benim cezalandırma metodum böyle’ diyorsan kusura bakma senin Lincoln üzerinden Galatasaray'ı cezalandırmaya hakkın yok.”

Tanju Çolak: Tebrik ederim!
Eskişehir maçındaki oyun anlayışı ile Galatasaray için şampiyonluğun hayal olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “10 parçaya mı bölünsün. Arda'yı klonlasak mı ne yapsak? Bir Kewell bir de Arda gerisi hava civa. Ali Sami Yen'deki maçlarda Galatasaray, eskiden rakiplerini kendi alanına hapseder ve yoğun baskı altına alırdı. Bu oyun anlayışı ile ancak beraberlik ve mağlubiyetlerin Galatasaray'ı olunur. Arkadaşlar takım halinde kötüsünüz. Bülent Korkmaz'ı takımın başına getirerek onu kalkan yaptılar. Ama herkes biliyor ki bu yönetim ve Adnan Sezgin başarısızdır. Bu başarısızlıklarından dolayı kendilerini tebrik ederim!”

Atilla Gökçe: Dikkat et Bülent Hocam!
Lincoln kulübede otururken, Mehmet Güven’in hangi statükoyu değiştirmek için tercih edildiğini soruyor ve ekliyor: “Türkiye Kupası’ndan sonra UEFA’dan da elenmiş bu takımın en büyük sorunu, hedefsiz kalmaktır. Dikkat et Bülent Hocam... Erken geldin, erken gidebilirsin. Maalesef!”

Turgay Şeren: Yürekler acısı bir Galatasaray
Sarı-Kırmızılı takımın 10 kişilik Eskişehirspor karşısında kepaze olduğunu kaydediyor. Galatasaray'da dün akşam oynayan Arda da dâhil, hiçbir futbolcunun maç kazanmak için gayret göstermediğini belirtiyor ve ekliyor: “Ali Sami Yen'in tamamı dolu değil, zaten çok yağmur vardı. Sen Galatasaray olarak kupada Sivas'a elenmişsin. UEFA'da Hamburg'a yenilirken, 'sana kargalar bile gülmüş; bu goller yenilir mi' diye. Bir takım '2-0 öndeyken kendi sahasında bu maçı verir mi' diye. Ama dün akşam gördük ki, Galatasaray diye bir futbol takımı şu anda yok ortalarda.”