Spor

Spor yazarlarından yorumlar

Galatasaray, ligin son sırasından kurtulamayan rakibi karşısında ağır darbe aldığı karşılaşma için spor yazarları ağır eleştirilerde bulundu.

23 Şubat 2009 02:00
Galatasaray, ligin son sırasından kurtulamayan rakibi karşısında ağır darbe aldığı karşılaşma için spor yazarları ağır eleştirilerde bulundu. İşte yazarların yorumlarından özetler:






Rıdvan Dilmen: Darmadağın
Galatasaray’ın Trabzonspor ve Fenerbahçe’nin üç puan bıraktığı haftada çantada keklik gördükleri Kocaelispor karşısında maçın başından sonuna kadar ne oynadığını kimsenin çözemediğini ifade ediyor ve ekliyor: “ Kontrolsüz, şuursuz, top rakipteyken hiçbir şey yapmayan, sadece seyreden bir takım izledik. Hücuma çıkışlarda kim nerede belli değil. Kelimenin tam anlamıyla berbat bir görüntü. Galatasaray’ın saha dışında yaşadığı karışıklıklar saha içine de yansıdı. Baros’un kaçırdığı penaltıya bakıyorsunuz, topa gelirken gol olacağına o bile inanmıyor. Bu oyunculardaki konsantrasyon eksikliğinin en çarpıcı göstergesi. Kocaelispor’un da hakkını yemeyelim. Mükemmel bir mücadele örneği gösterdiler, bileklerinin hakkıyla üç puanı alıp götürdüler.”

Erman Toroğlu: Kamyon devrildi
Galatasaray’ın orta alanda bu kadar büyük bir alan bırakırsa lig sonuncusu da olsa 5 tane gol atacağını belirtiyor. Kocaelispor takımından 5 gol yiyorsan büyük bir sorun bulunduğunu ve bunun sorumlusunun yönetim olduğunu vurguluyor ve ekliyor: “Federasyona bildiri dağıttılar, basına bildiri dağıttılar, taraftarı yürüttüler. Esas hatalı olan futbolcularla teknik direktörü hep sakladılar. Sonunda lastik patladı ve kamyon devrildi.”

Osman Tanburacı: İzmit pişmaniyesi
Skibbe gitsin diyenlere ‘Kocaeli'nin başında Mourinho mu var ki 5-2 yendi’ diye soruyor ve ekliyor: “Şimdi avaz avaz bağırıyorum; Skibbe kalsın hepsi gitsin! Futbolun cilvesi var ama böyle rezalet olmaz!”YeniŞafak

Sergen Yalçın: Bu kadar büyük rezalet görmedim
Galatasaray’ın lig sonuncusu Kocaeli karşısında 90 dakika yaşadığı işkencenin tek hakettiği yorumun, “rezalet” olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Kocaeli’ne helâl olsun.. 11 oyuncusu takımı bırakmasına, ligin son sırasında yer almalarına rağmen G.Saray’a karşı takım gibi mücadele ettiler.. Maalesef G.Saray onlar kadar takım değildi.. Kocaeli yenilseydi bile düşüncem budur..Bir konuda daha takke düştü, kel göründü.. Şimdiye kadar yönetim hakemlerden şikayet etti ve takımına sahip çıktı.. Aslında Skibbe’nin ve futbolcuların ekmeğine yağ sürdüler.. Bütün laubaliliklere göz yumdular.. Dünkü penaltıyı veren hakem de TFF’ye bağlı değil mi? Kocaeli maçı G.Saray açısından çok ciddi bir son uyarıdır.. Bir takım bu kadar başıboş bırakılmaz.. Servet sakat sakat oynarken 3 oyuncuyu birden değiştirdiğin için, son 10 dakika 10 kişi kalman bir rezalettir.. Anafikir tektir: Skibbe ile bu gemi yürümez..”

Levent Tüzemen: Sorun tazminat mı?
Skibbe ısrarı Şampiyonlar Ligi ve Fortis Kupası'ndan sonra şampiyonluk treninin kaçmasına neden olduğunu belirtiyor ve ekliyor: “Galatasaray Yönetimi'nin Skibbe'de ısrar etmesine bir anlam veremiyorum.. Eğer sorun Skibbe'nin tazminatındaysa, ben daha geç olmadan ‘Verin gitsin’ derim. Eğer Skibbe'nin Galatasaray'a verdiği zararı yönetim hala göremiyorsa yarın daha büyük felaketlerin baş sorumluları olur.. Beni eleştirenlere bir kez daha söylüyorum; Skibbe gibi sokak kemancısından pahalı ve kaliteli Galatasaray orkestrasına ‘Şef’ olmaaaazzz.”

Tanju Çolak: 5 yıllık kontrat yapın
Maçtan önce Bordeaux maçından yüksek moralle dönen Aslanlar'ın, ligin dibine demir atmış Kocaelispor'u yenip moral motivasyonu ikiye katlayacağı düşüncesinde olduğunu kaydediyor. Ayrıca futbolda en kötü düşünce rakibin kim olursa olsun küçümsememek olduğunu ifade ediyor ve ekliyor: “G.Saray'ın ilk 15 dakika ne oynadığı belli değildi. Takımın en kötü yeri defans ve bu defans ne akla hikmetse 3'lüye dönmüş. Böyle olunca Kocaeli takımı birçok pozisyon buldu. Servet, Meira, Emre Güngör'ün arkasına atılan her top pozisyon demek. Birini Santic çıkardı diğerinde kalecinin hatasından yararlanan Taner affetmedi. Bordeaux'un hocası Blanc, Fransa Ligi'nde şampiyonluğu istiyordu, UEFA önemsiz diyordu. G.Saray'da ise Skibbe ligdeki şampiyonluğu istemiyor anlaşılan. Onun gözü UEFA'da ama böyle oynatmaya devam ederse ikisi de zor görünüyor.5 yıllık kontratı yapın hocamla hemen herkes rahatlasın.”

Atilla Gökçe: Beksiz, liberosuz, ruhsuz!
Galatasaray’ın üç stoperli, üstelik liberosuz ve beksiz bir oyun sergilediğini belirtiyor. Orta sahanın sağında ve solunda oynayan Sabri ve Kewell 3-5-2’nin gerektirdiği kanat oyuncusu özelliklerine sahip olmadıklarını belirtiyor ve ekliyor: “Türkiye’ye geldiği günden beri kariyeri tartışılan Skibbe’nin Bordeaux yorgunluğundan (!) sonra Baros’u, Arda’yı ve Barış’ı kulübede dinlendirerek diplerdeki rakip Kocaelispor’a karşı tercih ettiği oyun planı bu. Bu planla olur mu, olmaz mı? Bunu düşünmeye bile gerek duymadı Skibbe... Rakibi ciddiye almamak, küçümsemek, önemsememek ne kadar sportmence bir tutum, ne kadar Alman ciddiyeti ile açıklanabilir? Karar sizin. Şimdi lafı hiç eğip bükmeden, kıvırmadan, skor tabelasına da bakmadan görünmeyen gerçeği söyleyeyim size: Bunun adı mesleksel saygısızlıktır.”

Oğuz Dizer: Altın ve Tenekke!
Skibbe’nin arkasından teneke çalınmadan veya ‘Tenekke’ lakabı takılmadan, ‘Annem çağırdı’ diyip gitmesi gerektiğini belirtiyor ve ekliyor: “Altın şubat başı gelmiş, üstelik de yeni kadro yapmış. Skibbe mayıstan beri bakmış! Kadrosunu saptamış, son şampiyon yapıyı yıldızlarla donatmış! Birinde trilyonluk, diğerinde milyonluklar. Ama üretilen malzemeye bakınca, Altın’ınki ‘altın’, Skibbe’ninki de ‘teneke.’ Olmuyor Skibbe! Bunca masraftan teneke kalitesi üretemezsin, yok böyle bir hakkın. Bordeaux karşısında kenarları kaldırdın. Sonra Arda, Barış ve Ayhan’ı da kaldırdın ve yine 3’lü savunma! Sabri arkada oynarken bile yetişemiyor. Önden nasıl yetişsin? Üstelik Kewell 10 metreci... Sen 100 metre koşusuna soktun ve faciaya çanak tuttun. Dalga mı geçiyorsun?”

Ebru Kılıçoğlu: Bordeaux derken morardı
Bordeaux maçını düşünen ve 5 asını yedek bırakan Skibbe'nin üçlü defans ısrarının, Galatasaray'ı hezimete götürdüğünü belirtiyor: “Ligin dibindeki Kocaelispor, Taner Gülleri'nin şov yaptığı maçta 3 puanı 5 golle aldı!.. Kocaeli olmayacağı hak ederek bir de 5 golle oldurunca, Ali Sami Yen'de de yıllardır olmayan oluyor: Taraftar hocasını ısrarla istifaya davet ediyor, futbolcusunu yuhalıyor!”

Turgay Şeren: Skibbe ve Sanctis ilk uçakla ülkenize
'Kocaelispor zayıf bir takım. Ben nasıl olsa yenerim' diye düşünen Skibbe’nin, ağzının payını aldığını belirtiyor ve ekliyor: “Zararı kendine değil. Onun umurunda mı; Galatasaray'ın 5 gol yemesi. Bu işin zararı ne yazık ki futbolculara ve Galatasaray'a oldu.
Şimdi Haldun Üstünel düşünsün bakalım. En çok futboldan anlayan adam rolünü çok iyi oynasın bakalım... 'Skibbe; ilk uçağa bin, yarın ülkene dön. Belki orada daha iyi öğrenirsin. Sonra gene bir fırsat Türkiye'ye gelirsin.' Gelelim kaleci Sanctis'e. Geldiği günden beri hep tereddüt içersindeydim. Bazen bir iki top kurtarıyordu. Galiba 'iyi' diyordum. Ama dün akşam Sanctis efendi senin yediğin golleri Türkiye'de bir amatör takımın kalecisi yemez.Kim bilir belki de mahalle takım kalecisi bile yemez. O zaman G.Saray'ın yakasından düş. Skibbe ile beraber ilk uçakla ülkelerinize dönün.”

Yalçın Dümer: Bunun adı intihar!
Galatasaray’ın Bordeaux sevdasına derin darbelerle ligde yaralandığını belirtiyor ve ekliyor: “Öyle bir fırsat kaçtı ki, ileride daha iyi anlayacaksınız. Tek kelimeyle intihar ettiniz. Bu kadar olur, penaltı atmaya bile mecali olmayan bir takım. Hayret, bin defa hayret. Sanırım kara bir perşembe bekliyor bizi...”