Sözcü yazarı Necati Doğru, Türkiye’nin ekonomi durumunu değerlendirdiği bugünkü yazısında Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın dolardaki rekor artışları bilerek isteyerek hesaplayarak yapıyor olabileceği ihtimalini sordu.
“Dövizsiz kalmış Türkiye'de Erdoğan'ı taşıyamaz. Dövizin artmasına; enflasyonun alevlenmesine, halkın ‘yandım Allah…’ diye bağırmaya başlamasına katlanabilir. Ama asla ‘Dövizsiz Türkiye'ye…’ göz yumamaz. Döviz bitti. Damat gitti. Kendi de gider. Bunu biliyor” diyen Doğru, “1 doların 9 lirayı da geride bırakıp 10 liraya doğru yol almasına bilerek, isteyerek, aklı başında, izanı, dikkat ve idraki yerinde olduğu için yol veriyor, verdiriyor olabilir” dedi.
“Dolar arttıkça çok ucuza da gelse ve hatta zararına da olsa Türkiye'nin ihracatı artıyor. Türkiye'ye dış borçsuz ya da sıcak parasız döviz giriyor. Evet ithalat ihracattan daha fazla artıyor ama ihracatın artış hızı ithalatın artış hızından fazla olduğu için ‘Dövizsiz kalmış Türkiye tehlikesi’ ötelenmiş, ortadan kalkmış oluyor” diyen Doğru, “Oyları azalmıştı. Daha da azalacak. Görmüyor olamaz. Ama çaresi yok. Siyasetçi olarak ölmektense yaralı ayakta kalmak yolunu seçti” görüşünü savundu.
Doğru, şunları kaydetti:
“Tayyip Erdoğan, ayakta kalabilme modelinin mantığını; ‘ülkeyi dövizsiz bırakmamak ve eğer siyasi ömrü yeterse cari açığı kapatarak enflasyonu indirmek’ üzerine kurmuş olmalı. Ekonomik krizi derinleştirdiği için seçime gidip sandığa gömülmek yerine yaralar almış olarak ayakta kalmayı ve krizin yükünü fiyat artışları yangında geliri giderine yetmeyen halka bindirmeyi seçti. 'Döviz yeniden çoğalır. Damat yine geri gelir' hayallerini kuruyor olmalı. Merkez Bankası'nda başkan ve kadro değiştirme oyunları ile TL'nin başına giydirilen çuvalın etiketinde; 'Hayalin yoksa! Sen de yoksun!' diye yazıyor olmalı."
Yazının tamamını okumak için tıklayın.