Türkiye tarihinde en kitlesel işçi ölümünün yaşandığı Soma Katliamının 5. yıl dönümünde, katliamda yaşamını yitiren madenciler anıldı. Katliama ve sonrasında yaşanan hukuki sürece tepki gösteren aileler, Soma 301 Madenciler Derneği önünde buluşup Madenci Anıtına yürüdü. Yürüyüş sonrası anıt önünde basın açıklaması gerçekleştirildi. 301 madencinin can vermesiyle başlayıp, sorumlu patronun serbest bırakılmasıyla sonuçlanan süreci protesto eden aileler, "Adaleti göçük altından çıkaracağız" dedi.
Evrensel'de yer alan habere göre, açıklamayı katliamda oğlu Uğur Çolak’ı kaybeden İsmail Çolak okudu. 5 yıldır tüm oyalama ve haksızlıklara rağmen adalet arayışından vazgeçmeyen 301 madenci yakını olarak yine alanlarda olduklarını söyleyen Çolak, açıklamasına taleplerini meclise taşıyan vekilleri, dava sürecinde ailelere destek olan avukatları ve özellikle tutuklu ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı’yı selamlayarak başladı.
Katliamın ardından dönemin Enerji Bakanı Taner Yıldız’ın, “Kusuru ve suçu olan kim varsa babamın oğlu bile olsa adalet önünde hesabını verecek” sözlerini hatırlatan Çolak, yine o dönem başbakan olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Madencinin kaderinde madenciliğin fıtratında böyle ölümler vardır” diyerek katliamı doğal göstermeye çalıştığını hatırlattı.
Aradan geçen 5 yılda adil bir yargılama olmadığına dikkat çeken İsmail Çolak, “Katliamdan tam 11 ay sonra 13 Nisan 2015’te başlayan ve geçen sene 11 Temmuz 2018’de karara bağlanan yargılama boyunca siyasi iktidar tarafından pek çok engelle karşılaştık. Nihayet çıkan karar patronlara ödül gibi olmuştur” dedi.
Yetmezmiş gibi geçen günlerde sermaye yanlısı bir kararla davanın bir numaralı sanığı Patron Can Gürkan’ın tahliye edildiğini aktaran Çolak, “Üstüne bir de mahkeme kendisine hediye verdi. Birkaç yıllığına iptal edilen maden işletme yetkisi de iade edildi” diye konuştu.
Bu kararın yeni katliamların önünü açtığını belirten Çolak, “Karar, Türkiye’de adalet sisteminin güçlüden ve zenginden yana olduğunu, adaletin bir kez daha göçük altında kaldığını doğruladı. Katliamdan sonra maden işçileri için yapılması gerekenler de yapılmadı. Geçici çözümlerin yeni ölümleri engellemeyeceğini biliyoruz. Sorumlu müfettişler yargılanmadığı için denetimlerin yetersiz kalmaya devam edeceğini de biliyoruz. Eve ekmek götürmek için toprağın altında ömür tüketen madenciler kelle koltukta çalışmaya devam ediyor” dedi.
"Karar iptal edilsin, adil bir karar verilsin"
İsmail Çolak şöyle devam etti:
“Soma Katliamı davası Yargıtaya kaldı. Yargıtayın katillere verilen bu ödül gibi kararı iptal etmesi davanın yeniden görülerek daha adil bir karar verilmesini istiyoruz. 301 madenci aileleri olarak adalet yerini bulana kadar mücadele edeceğiz. Kaybettiğimiz 301 canımız için en ağır cezayı almalarını istiyoruz. Bunun için mahkemeden olası kasıttan ceza vermelerini bekliyoruz. Böyle yapsın ki sorumlular gün yüzü göremesin ve yeni katliamların önüne geçilsin. 301’i unutmadık unutmayacağız. Bir gün adalet herkese lazım olacak.”
Açıklama sonrası aileler, yakınlarının mezarlarını ziyaret ederek karanfiller bıraktı.