T24 - Başbakan Erdoğan, referandum gezileri kapsamında Kütahya'da gerçekleştridiği mitingde İnegöl ve Dörtyol'da yaşananlara da ilk kez değinirken, terör örgütünün amacının insanları sokağa dökerek kardeşliği, dayanışmayı sabote etmek olduğunu söyledi. Erdoğan, bu tür konuların siyasi malzeme yapılmaması gerektiğini ve terörsit saldırıların tesadüf olmadığını söyledi. Kılıçdaroğlu'nun "27 Nisan 2007'de gerçekleştirilen e-muhtıranın AKP'nin iktidarı için Büyükanıt ile Erdoğan'ın işbirliği" sözlerine de yanıt veren Erdoğan, "Kendilerinin muhatap almıyorum, avukatların hukuka gideceker" dedi.
Erdoğan'dan, Kılıçdaroğlu ve Bahçeli'ye manevi tazminat davası
Başbakan Erdoğan, 12 Eylül referandumu için Kütahya'da yaptığı konuşmada, ilk kez İnegöl ve Dörtyol'daki olaylara değindi.
Başbakan Erdoğan, 12 Eylül'de yapılacak anayasa değişikliği refarandumu nedeniyle, bugün Kütahya'da vatandaşlara seslendi.
ntvmsnbc'nin haberine göre Erdoğan, konuşmasında Bursa İnegöl'de ve Hatay Dörtyol'da yaşanan olaylarla ilgili de ilk kez açıklamalarda bulundu:
"Terör örgütünün amacı, insanları sokağa dökmek ve kargaşa ortamı yaratmaktır. Kim ki sokağa dökülür bilsin ki terör örgütünün tuzağına düşmüş olur, kim ki sokak kavgalarında taraf olursa terör örgütünün hedefine ulaşmasına hizmet etmiş olur.
Terör örgütünün hedefi kardeşliği, dayanışmayı sabote etmektir, insanları sokağa dökmektir. Lütfen bu tuzağa düşmeyelim. Bu sinsi oyuna gelmeyin. Bu tuzağı biz bozacağız. Güvenlik güçleri de gerekeni yapıyor.
Terör örgütü gizli bir senaryonun taşeronluğunu yapıyor. Referandum öncesi kaos ortamı oluşturarak iç siyasete etki etmek istiyor. Vatandaşlara, STK ve siyasi partilere sorumlu ve sağduylu davranmaları çağrısı yapıyorum ve rica ediyorum. MHP, CHP, BDP'ye sesleniyorum. Sözlerinde, açıklamalarında, üsluplarında daha dikkatli, sorumlu davranmaları gerektiğini hatırlatıyorum. 3 tane oy için, şahsi hırsları için ülkenin huzurunu bozmaya kimsenin hakkı yoktur.
3 partinin de hakaret, AK Parti'yi yıpratmak uğruna küfür ederek, tahrik edici ve ayrımcı bir dil kullanarak sokakları gerdiklerini bilmeleri gerekir.
'Bu tür olaylar siyasi malzeme yapılmasın'
Kimse hak, hukuk tanımayan eylemleri, tepkileri haklı bir infial olarak meşrulaştırmaya kalkmasın. Terörü gerekçe göstererek şehirleri birbirine katmaya, vatandaşları mağdur etmeye kimsenin hakkı yoktur. Saldırganları teşvik etmek de fitnedir. Bu tür provokasyonlara çanak tutan beyanlar sorumsuzluk örneğidir. Ricam, bu konuların siyaset malzemesi yapılmamasıdır. Sağduyulu davranılmalıdır.
'Saldırılar tesadüf değil'
Tekrar ediyorum, bu terörit saldırılar asla bir tesadüf değildir. Ne zaman demokratikleşme süreci ve ekonomik atılım oluyor; umut çoğalıyor o dönemde bu taşeronlar devretye giriyor. Bugün de aynı şeyi yapıyorlar. Milletimiz uyanık olmalı. Provoskasyonlara alet olanlar, kirli oyunların parçası olurlar. Milletçe bu tuzağı bozacağız, kardeşliğimizi koruyacağız."
Kılıçdaroğlu'na "e-muhtırada işbirliği" yanıtı
Başbakan Erdoğan, CHP liderinin e-muhtura ile ilgili 'Erdoğan ile Büyükanıt'ın işbirliği' iddiasına da değindi:
"Bu konularda ne Bahçeli'ye ne de Kılıçdaroğlu'na cevap vermeyeceğim. Avukatlarım hukuka gidecekler. Kendilerini muhatap almıyorum. Benim aldığım terbiye, eğitim ve örğetim onlara onların diliyle cevap vermeye müsaade etmiyor. Onlara gereken cevabı miletim veriyor, verecek; 12 Eylül'de de verecek. Onlar bu şekilde konuşacaklar, biz işimizle, icraatımızla konuşacağız."