Şili hükümeti Nobel ödüllü şair Pablo Neruda'nın darbeyle iktidara gelen Augusto Pinochet rejimi tarafından öldürülmüş olabileceğini kabul etti. Şili İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Neruda'nın kanserden ölmemiş olabileceği ifade edildi.
Hürriyet’te yer alan habere göre, İçişleri Bakanlığı, Neruda'nun resmi evrakta belirtildiği gibi prostat kanserinden ölmediği yönündeki haberlerin ayyuka çıkmasının ardından dün bir açıklama yaptı. Associated Press'in haberine göre, İçişleri Bakanlığı, İspanyol El Pais gazetesi tarafından yayınlanan bu yılın Mart ayına ait bir bakanlık belgesini teyit etti.
Bu belgeye göre, "Neruda'nın ölümünde, üçüncü bir tarafın sorumluluğu olasılık dahilinde ve kuvvetle muhtemel" ifadesi yer aldı. Fakat Bakanlık, kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için Nisan 2013'te Neruda'nın mezarını açan heyetin nihai sonuca ulaşmadığını da belirtti.
Asistanı Osorıo'nun iddiası üzerine mezar açıldı
Şili'deki Adli Tıp Servisi'nin Müdürü Patricio Bustos, mezarın açılmasının ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, "bir saat süren çalışmadan sonra tabutun çıkarıldığını ve Neruda'nın tabutunun iyi durumda olduğunu belirtmişti. Neruda'nın ailesi Nobelli şairin 1973'te prostat kanserinden öldüğüne inanırken, Şili mahkemesi Neruda'nın asistanı Manuel Osorio'nun iddialarını kabul ederek, mezarın açılması yönünde karar vermişti.
Osorio, Neruda'nın General Pinochet'nin ajanları tarafından zehirlendiğini iddia ediyordu. Neruda'nın yeğeni Rodolfo Reyes de dayısının zehirlendiğini açıkça dile getiren aileden ilk isim olmuştu.
O şüphe hep gündemde
Prostat kanseri olduğu bilinen Neruda, askeri darbe sonrası dostlarının işkence görmesi ve öldürülmesi karşısında sarsıntıya uğramıştı. Sürgüne gidip, Pinochet rejiminin insanlık dışı faaliyetlerini dünyaya duyurmaya karar veren Neruda, planlanan gidiş tarihinden bir gün önce ambulansla Santiago'da kanser tedavisi gördüğü hastaneye kaldırıldı. Resmi açıklamaya göre; Neruda, 23 Eylül 1973'te 69 yaşındayken doğal nedenler sonucu hayatını kaybetti. Fakat darbe rejiminin Neruda'nın ölümünde parmağı olduğu şüphesi ölümünden bu yana dile getiriliyor.