Habertürk yazarı Sevilay Yükselir, kişisel Twitter hesabından yaptığı referandum anketini yazdı. "Başta iyi gidiyordu aslında, ama sonradan bir kesim tarafından anketim manipüle edilince iş cıvıdı" diyen Yükselir, "Bir fikrim oluştu mevcut duruma göre halkın tercihiyle ilgili az biraz. Şöyle söyleyeyim: Bıçak sırtı gibi mesele sanki. Bir rakam vermem doğru olmaz ama sanki 'Evet' ve 'Hayır' oyları eşit gibi geldi. Yani bir tık hangi taraf öne geçerse o ipi göğüsleyecek gibi" ifadesini kullandı.
Yükselir'in Habertürk'te "Sandıktan ne çıkacak?" başlığıyla yayımlanan (23 Ocak 2017) yazısı şöyle:
Çıkar mı çıkmaz mı derken, Türkiye’nin önüne referandum sandığı getirecek olan Anayasa değişikliği TBMM’den geçti. Süreç başladı değerli okurlarım. “Şu lider şunu dedi”, “Bu lider böyle söyledi” falan bir önemi yok bundan böyle. Çünkü kim ne derse desin, kim mesajını hangi şekilde verirse versin ister kendini kelepçeleyerek, ister yerden yere atarak önemi yok söz milletindir artık! Doğruyu söylemek gerekirse ben de sonucun ne olacağını merak ediyorum. Kendime göre tespitlerim, tahminlerim var ama kesin sonucu bilmem için bunların yeterli olduğunu düşünmüyorum. Çünkü millet enteresan. Millet çok farklı. Ne yapacağını kestirmek mümkün değil. Ama merak etmiyor da değilim. Hatta bu merak yüzünden dün Twitter hesabım üzerinden bir yoklama çekmek istedim. Yani milletin neye meyilli olduğunu az da olsa görebilmek için... Başta iyi gidiyordu aslında, ama sonradan bir kesim tarafından anketim manipüle edilince iş cıvıdı. Ve sonuç tabii ki manipülasyona kurban gitti. Ama buna rağmen şöyle böyle bir tahmin yapabilme şansını yakaladım. Çünkü dedim ya, anketi başlattığım ilk saatler yani manipülasyoncuların devreye girmesinden önce gayet sağlamdı tablo. Doğruydu yani gidişat... Bir fikrim oluştu mevcut duruma göre halkın tercihiyle ilgili az biraz. Şöyle söyleyeyim: Bıçak sırtı gibi mesele sanki. Bir rakam vermem doğru olmaz ama sanki “Evet” ve “Hayır” oyları eşit gibi geldi. Yani bir tık hangi taraf öne geçerse o ipi göğüsleyecek gibi. Neyse... Bu işe fazla kafa yormamak lazım. Nihayetinde sonuç ne olursa olsun hayırlısı olacağına kalben inanıyorum. Çünkü bu millet özgür iradesiyle tercih yaptığında muhakkak doğruyu yakalıyor ve sonunda galip gelen o oluyor.
Tabii asıl mühim olan konu referanduma giden süreçte tarafların kampanyalarını nasıl şekillendireceği, neyin üzerine kurgulayacağı...
“Evet” diyen blok her halükârda “Hayır” diyen bloka karşı avantajda, bunu bir kere baştan belirteyim. Neden? Çünkü “Hayır” diyen tarafın asıl ses vereni anamuhalefeti temsilen CHP, ama bu blokun içerisinde sicili oldukça problemli başka bir parti daha var. 7 Haziran seçimlerinden önce “Biz artık tüm Türkiye’nin partisiyiz. Oylarınızı bize emanet edin... Bu topraklarda barış olsun. Kardeşlik olsun. Huzur olsun” palavraları ile milyonlarca insanı aldatan ve mağdur eden HDP var. Bu başlı başına bir garabet bence “Hayır” bloku için. Büyük bir dezavantaj. Bu dezavantajın ortadan kaldırılması da mümkün değil. Sonuçta sahaya inildiğinde millet kimin kimle kol kola yürüdüğüne dikkat edecek. Hal böyle olunca da tabii birlikte yola koyulan MHP ve AK Parti kampanyalarında bu durumu kullanacak. Bu öngörüm üzerine büyük bir ihtimalle CHP tarafı, “Bizim ‘Hayır’ deme konusunda HDP ile herhangi bir alışverişimiz olmadı. Olmayacak da! Her parti kendi hesabına çalışacak ve her parti kendi doğruları neticesinde yürüyecek!”Diyecek de, millet denilene bakmaz. Görünene bakar. Sonuçta şartlar zorunlu kıldığı için de olsa CHP ve HDP’nin bir ittifak içerisinde olduğu görüntüsü CHP’nin Atatürkçü ve Kemalist tabanının dahi huzurunu kaçıracak.
Önümüzde nerden baksanız 2 aydan fazla bir zaman var. Bu konularda daha çok yazıp çizeceğiz ve birbirimize çok şey aktaracağız o nedenle lafı uzatmak istemiyorum ancak yazımı bitirmeden evvel “Evet” blokunun baş aktörü iktidar tarafından kulağıma üflenen güzel bir kulisi aktarmak istiyorum. Bildiğiniz gibi sık sık Anayasa değişikliğinin Türkiye’ye neler kazandıracağının halka anlatımının çok önemli olduğunu ve bunu yapacak insanların da özenle seçilmesi gerektiğini ifade ediyorum. “Her ben de vekilim konuşayım” diyenin konuşmasına müsaade edilmemesinin, bu değişikliği hatmetmiş, içselleştirmiş insanların sahada olmasının kampanyada çok önemli bir strateji olduğunu vurguluyorum. Sanırım bu konu hem Cumhurbaşkanı, hem de Başbakan tarafından dikkatle değerlendirilmiş ve referandumda halkın önüne çıkıp konuşacak insanların özenle belirlenmesi yönünde fikir birliğine varılmış. Sanırım bu süreçte Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Yıldırım gibi konusuna hâkim, anlatımı yalın ve sözü etkin kişiler dışında kimsenin konuşmasına izin verilmeyecek
Neyse... Maraton başladı artık. Haydi bakalım rastgele... Sonuç iyilikler, güzellikler getire... Bu toprakların, gelecek kuşakların müreffeh ve huzurlu günlerine ışık ola...
Yükselir'in Twitter'dan yaptığı referandum anketi şöyle:
Türkiye referanduma gidiyor o kesin.Peki sonuç ne olur?Siz takipçilerim RT yapmadan lütfen sadece oylayın.Tahmini oranı görelim beraber