4 Kasım 2016'dan bu yana tutuklu olan eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın avukatları, Demirtaş'ın tahliyesi için başvuruda bulundu. Tahliye başvurusu için Anayasa Mahkemesi'nin Demirtaş'la ilgili verdiği hak ihlali kararı gerekçe gösterildi.
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın avukatları, tahliye dilekçelerini Ankara Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği'ne iletilmek üzere Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdi.
Dilekçede, Demirtaş'ın, Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığı davada 2 yıl 10 ay tutuklu kaldığı belirtildi. Davadaki temel isnatlardan birinin 6-8 Ekim 2014'teki olaylar olduğu ifade edilen dilekçede, mahkemenin 2 Eylül 2019'da Demirtaş'ın tahliyesine karar verdiği belirtildi.
TIKLAYIN - Anayasa Mahkemesi Demirtaş'la ilgili oybirliğiyle 'ihlal' kararı verdi, ancak özgürlük yolunu açmadı
Demirtaş'ın, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında da 20 Eylül 2019'da tutuklandığı kaydedilen dilekçede, bu dosyadaki isnatlarla yargılandığı davadaki isnatların aynı olduğu savunuldu.
Demirtaş'ın tutuklanmasına karar verilen soruşturma dosyasında şüpheli olamayacağı, zira aynı suçlama nedeniyle hakkında Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın açıldığı savunulan dilekçede, "Müvekkilin halen Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılandığı dosya kapsamıyla aynı olay gerekçe gösterilerek yeniden tutuklanması ve Anayasa Mahkemesi'nin 9 Haziran 2020 tarihli kararla müvekkilin makul süreyi aşan tutukluluğu nedeniyle verdiği hak ihlali kararı birlikte nazara alınarak özgürlük ve güvenlik hakkını ihlal eden bu tutukluluk durumuna son verilmesini talep ederiz" ifadeleri yer aldı.
Ne olmuştu?
Dokunulmazlıkları kaldırılan eski HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ, Kasım 2016'da, "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak", "terör örgütü üyesi olmak", "silahlı terör örgütüne üye olmak", "örgüt adına suç işlemek" iddialarıyla gözaltına alındıktan sonra tutuklanmıştı.
Demirtaş, Ankara 19'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nce "terör örgütü yöneticiliği", "terör örgütü üyesi olmak", "terör örgütü propagandası yapmak", "Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na muhalefet", "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik", "halkı kanunlara uymamaya tahrik", "suç işlemeye tahrik", "suçu ve suçluyu övme" suçlarından tutuklu olarak yargılanıyordu.
Ankara 19'uncu Ağır Ceza Mahkemesi, 2 Eylül'de, üç yılı aşkın süredir cezaevinde olan Demirtaş hakkındaki dosyanın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) görülmeye başlamasına çok az bir zaman kala oybirliğiyle tahliye kararı vermişti.
Ancak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Demirtaş'ın avukatlarının cezaevindeki süreleri hesaba katarak derhal tahliye edilmesi talebine karşılık, ana dava dışındaki başka bir davadan dolayı tutuklanmasını talep etmiş, böylece Demirtaş'ın tahliyesi engellenmişti.
Demirtaş'ın bireysel başvurusunu karara bağlayan Anayasa Mahkemesi, Demirtaş'ın Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki dava kapsamındaki tutukluluğunun makul süreyi aştığına, kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiğine hükmetmiş ve kendisine 50 bin lira manevi tazminat ödenmesine karar vermişti.